Tüm Yazıları
NAMIK KEMAL AKTAN
Ölünün - Ölümün Kokusu
Oldum olası mezarlık ziyaretlerini sevmem ama fırsat yarattıkça da erken yaşta ölen babamın ve benden önce ölen erkek kardeşimin mezarlarına uğrayıp anarım onları.
Bedava Hayat
Anan baban çekmiştir ceremeyi, Doğarken para vermemişsindir ebeye, Yemişsindir, içmişsindir ekmek elden su gölden, Bedava öğrenmişsindir mama demeyi.
Polemik
Ne zaman iki kişi farklı ya da zıt görüşlerle çatışsa kısa sürede çok kişi onları dinlemeğe ya da izlemeğe başlar.
Zaman
Dur, geçme zaman, İstemiyorum bu anı yaşayamadan, Hemen bitirmeyi.
Umarsız
Et pahalı, ekmek yemek pahalı, Yaşamak pahalı birader. Ama yazsan ne fark eder ölürüm diye, Ölür gidersin,
Kalanlara
Ey gözümde tüten çocukluğum, Ey bütün tatlı hatıralar, Acı hatıralar, size de.
Sevgiliye Mektuplar
Yazamaz oldum artık, Elim kalem tutmuyor, Hasretimi hiçbir şey avutmuyor.
Tut Ki Ben Öldüm
Tut ki ben öldüm, Tut ki kalbim durdu, Kapandı gözlerim.
Ne Düşünüyorsun?
Face’i ne zaman açsam bıkmadan usanmadan şunu soruyor bana: “Ne düşünüyorsun?”
Küçük Borç
Yağma yok, aldanmayacağım artık söylenenlere, İnanmayacağım bakkalın sözlerine,
Farz Et
Farz et ki seni seçtim şiirim için, Seçmem ya, farz et.
Buzdolabı Mı?
Şöyle dönüp yaşadığım geçmiş günleri düşünüyorum hatta ta çocukluğumdaki güzel günleri.
Al Gardını
Öğretmen olarak ilk atandığım yer Çankırı Lisesi’ydi. 1965’ten 1978’e kadar orada görev yaptım. İlk görev yerim Çankırı’ydı.
Yaşamak
Bu böyle yaşamak mı azizim, El yesin, sen yutkun karşısında, El yesin, el içsin lıkır lıkır, Sen kuru fasulye kaşıkla sabah akşam.
Zor Bulmaca
Bildim bileli bulmaca çözmeyi severim. Her türünü severim ama zamanla bir türü öne çıktı: Kare bulmaca.
Kırılan Karpuzlar
Atalarımız ne güzel söylemiş, türküsü de var: “İki karpuz bir koltuğa sığar mı?”
Hepsinin görevi ayrı
“Bunu bilmeyen mi var, hepsinin görevi ayrı.” dediğimde hemen içinizden şöyle geçmiştir: “
Giderken
Ne sebzelerde eski tat kaldı Ne meyvelerde Ne de dostlukta,
İhtiyaçtan
İnsanın bazen sırtının kaşınacağı gelir ama kaşıyamazsın. Sağdan uzatırsın başparmağını veya soldan ama ulaşamazsın o deli gibi kaşınan noktaya.
Çarşafa dolanmak
“Hangi sözcük bir yolunu bulmuş ya da allem edp kallem edip dilimize girmemiştir?” desek karşı çıkanlar olsa bile birisi çıkıp hemen ya bir terim, bir mecaz, bir atasözü ya da deyimi hatırlatmıştır..