Postmodernizm nedir onu açıklamaya çalışayım öncelikle; modernizme tepki olarak çıkan ve onun idealarını eleştiren bir düşünce, bir toplumsal yaşam ve örgütlenme biçimlerini ifade eden durumdur.
Postmodernizm nedir onu açıklamaya çalışayım öncelikle; modernizme tepki olarak çıkan ve onun idealarını eleştiren bir düşünce, bir toplumsal yaşam ve örgütlenme biçimlerini ifade eden durumdur.
Modernizm ise gelişen teknolojiyle beraber eskiyi tamamen reddedip yeni olan her şeye yönelmektir kelime anlamı olarak.
Ama ben çok felsefik değil de biraz daha somut konulara nasıl bir etkisi var ona değineceğim sizlerle birlikte.
Postmodern düşünce, kişileri ve toplulukları kendi yaşam şekillerinin yaratıcısı olarak görmeye çalışır. Hoşgörü, özgürlük ve farklılık postmodern düşüncenin temelini oluşturur. Bilgi, iletişim, teknoloji ve özellikle teknolojinin getirmiş olduğu internet ve sosyal medya sayesinde ortaya çıkan ‘küresellik’ etkisi günümüzde postmodern olarak adlandırdığımız gruplar üzerinde sadece kültürel değil ekonomik yansımalarını da göstermiştir.
Postmodernizim aslında medyanın çağıdır, medyanın egemen olduğu bir sistemdir. Medya, en doğruyu yansıttığını iddia etse de aslında belli görüşün, grup ya da kişinin düşüncelerini bizlere sunmaktadır. Doğru bilgi yerine ne kadar inandırıcı olabilirlerse onu ön plana çıkarırlar ve reklamlar yoluyla kişilerin tüketime yönelik duygularını harekete geçirerek satın alma davranışlarımızı değiştirirler.
Postmodern toplumlarda zorunlu tüketim yerini daha gösterişli ve rekabetçi bir tüketime bırakmış olup, kitle iletişim araçları sayesinde yayılan imajların kişileri, hem maddi hem görsel tüketimini kullanarak dış görünüş, görsellik gibi konuların önemli olduğuna inandırmıştır.
Aslında buna her gün maruz kalıyor ve görüyoruz. Topluma önderlik eden kişilerin, sanatçıların, şarkıcıların veya ünlü diye tabir ettiğimiz insanlar tarafından bize dayatılan moda akımı… Düşünürler, kitap veya gazetedeki yazarlar gibi insanlar tarafından oluşturulan ve yayılan düşünce akımları…
Geçen senenin trendlerini bu sene tekrar görmek çok zor bu biraz daha somut nesneler için geçerli. Fikir ve düşünce de ise modasının geçmesi tabii biraz daha zaman alıyor.
Ama somut örneklerle devam edelim biz. 24 ay taksitle (alışveriş kredisi) ile kendilerine akıllı telefon alıyor insanlar sadece popüler kültüre adapte olabilmek için. Kılık kıyafet ise tüm mağazalar aynı çizgide bazen istesen de istemesen de dahil oluyoruz.
Gelir durumu da hiç fark etmiyor aslında gelişen üretim teknolojileri sayesinde hemen her ürünün kendi ikamesi var. Ama sistem öyle harika işliyor ki indirimli geçen sezonun ürünleri bir rafta fiyatı daha yüksek olan yeni sezon ürünler diğer rafta, insanların genel tercihlerinin hangisi olduğunu tahmin edersiniz.
Tüketim anlayışımızı bu denli etkileyen arkasına iletişim teknolojileri özelikle sosyal medyayı alan ekonomik güçler olarak nitelendirdiğimiz dev şirketler var oldukça veya bizim tüketim anlayışımız kökten değişmedikçe kapitalizmin gölgesinde yaşamaya devam edeceğiz.