Avcı, toplayıcılıktan bugünün modern toplumlarına uzanan yaklaşık 10 bin yıllık bir süreç. Tarımın ilk başladığı yıllar Fırat ve Dicle’nin o verimleri toprakları…

Avcı, toplayıcılıktan bugünün modern toplumlarına uzanan yaklaşık 10 bin yıllık bir süreç. Tarımın ilk başladığı yıllar Fırat ve Dicle’nin o verimleri toprakları…
Birçok devrimden geçtiğimiz, her defamsında bizi bir adım daha ileriye götüren olayların aslında en kilit noktalarından biri. Şehirleşmenin, bir şeyler üreterek sahiplik duygusunun gelişmeye başladığı yıllar.
Fırat ve Dicle’den başlayan bu serüven ilk önce Anadolu daha sonrada Avrupa’da görülmeye başladı. Geleneksel tarım adı altında gelişen bu süreç daha çok insan ve hayvan gücüne dayanan, üretilen ürünlerin hatalı ya da küçük bir böcek istilası ile bile başa çıkamayarak şekilde üretilmeye çalışılması bu yöntemi bir o kadar da zor yapıyor.
Geleneksel tarım yöntemleri sanayi devrimi sonrasında her ne kadar azalmaya başladıysa da yaşayan nüfusun ciddi bir bölümü geçimini bu yöntemle elde ediyor. Ülkemizde durum böyle modern tesislerin getirmiş olduğu yüksek maliyet karşısında çiftimiz atalarından devraldıkları tarlaları hemen hemen aynı yöntemler işliyor. Aradaki tek fark makineler.
Çanakkale gibi zeytin ve üzüm bağlarının bol olduğu yerde veya genel olarak Marmara ve Ege bölgesinde insan gücüne dayalı tarım hala popüler.
Geleneksel tarımların ekonomiye ve sosyal yaşantıya olan etkisi yüksek. Ülkemiz ile karşılaştırıldığında alan büyüklüğü olarak %4 gibi bir komik rakama karşılık tarım ihracatında çoğu gelişmiş ülkeyi bile geride bırakan Hollanda, Avrupa’nın gıda ihtiyacının karşılanmasında önemli bir yere sahip.
Modern tarımda gerçekleşen devrimler sayesinde insan gücüne olan ihtiyaç sürekli azalırken, üründen alınan fayda sürekli artmaktadır.
Bilgisayar ve gps ile elektronik kontrollü tarım aletleri onlarca hektarlık alanları tek biri kişinin kontrolünde işleyebilirken yakın zamanda tanıtılan John Deere marka traktör tamamen insansız ve uzaktan kontrollü şekilde çalışabiliyor. Fiyatı da tahmin edersiniz ki yüksek.
Kurumsal bir firma gibi çalışan insanlara hitap eden bunun gibi yüzlerce çeşit ürün varken, geleneksel tarım ile uğraşan insanlar adına yapılmış ürünler, bu gruptaki kişiler adına fiyatları yine tam ulaşılabilir değil.
Ne tam anlamıyla profesyonel tarım yapabiliyoruz ne de geleneksel tarımdan uzaklaşabiliyoruz iki arada bir derede hesabı.