Güzel bir telefon uygulaması keşfettim arkadaşım Sevi sağ olsun; Storytel.

Güzel bir telefon uygulaması keşfettim arkadaşım Sevi sağ olsun; Storytel.
Açıkça söylemek gerekirse, telefon uygulamalarında çok fazla antin kuntin şeylere takılmam. Oyun da oynamam.
Bu yüzden arkadaşım Storytel’in uygulaması hakkında ilk 14 gün ücretsiz olduğunu, deneme süresini henüz başlatmadığını ve nasıl bir uygulama olduğunu merak ettiğini söylediklerinde, “Durun” dedim. “Ben yüklerim, çok ilgilimi çekmiyor nasılsa…”

E-kitap okumak konusunda çok önyargılıydım ta ki kullanana kadar ama ben nasibimi almadığım için ‘kitap dinlemeye’ karşı da önyargım devam etmişti. Bu yüzden dikkatimi öncelikle hiç çekmediğini düşündüğüm Storytel’i rahatlıkla indirdim (nasıl olsa silecektim), sonra da arkadaşıma kurcalaması için telefonu verdim.

O heyecanla kitapları keşfederken, ben de yarım gözle takip ettim ve günler geçti…
Geçtiğimiz akşam yemek yaparken, müzik dinlemek yerine aklıma hala ücretsiz kullanacağım haklarım olan Storytel geldi ve açtım.
Karşıma çıkan uzun bir süredir okumak istediğim Gündüz Vassaf’ın Cehenneme Övgü kitabıydı…
Ben de bastım ‘başlat’ düğmesine…

Aaaa… Kimmiş o önyargılı kişi gösterdi bana!
Tüm yemekleri o kadar heyecanla yaptım ki bir yandan Cehenneme Övgü kitabını dinlerken… Zaman zaten su gibi akıp geçti, yemekler oldu pişti yendi… Ben bir yandan dinlemeye devam ettim.

İşte o anda önyargılarımdan biri yine kırıldı ve ‘Ah Gizem, bak gördün mü’ diye bir serzenişte bulundum kendime. Seslendiren o kadar sağlam kişiler var ki, okunan her bir cümle aklımda sanki. Hiçbir ayrıntıyı kaçırmadan dinleyebildim. Üstelik bir yandan da yemek yapabilme şansım da vardı, güzel bir zaman tasarrufum oldu.
Ve günün sonunda Storytel bu güzel, içi dolu uygulamayı bizlere sunduğu için bir takipçi daha kazandı! Bu uygulamayı yaparken çalışan herkesin emeklerine sağlık…

Yazının özeti;
1-Arkadaşlar önyargı iyi bir şey değil.
2-Bazen kitapları dinlemek de ayrı zevk verir.