Okdaş, derneğin kuruluş amacını “ata sporu olan avcılığı sürdürülebilir, yasalara uygun ve etik bir şekilde yaşatmak” olarak tanımladı. Bu kapsamda yasalara uymayan ve “bohçacı” diye tabir edilen kişilerin ayıklanarak bilinçli bir avcı topluluğu oluşturmayı hedeflediklerini belirtti. Avcılığın sadece vurmak değil, doğaya saygı duymayı, limitlere uymayı ve av arkadaşını korumayı gerektiren bir kültür olduğuna dikkat çekti.
Dernek üyeliği için sıkı kriterler bulunduğunu söyleyen Okdaş, adayların avcılık kursu bitirme belgesi, yivsiz av tüfeği ruhsatı, temiz sabıka kaydı ve sağlık raporu gibi şartları taşıması gerektiğini ifade etti. “Derneğe üye olacak avcının dört dörtlük bir insan olması gerekiyor” dedi.
Çanakkale Merkez Avcılar Derneği’nin faaliyetleri arasında sezon açılış yemekleri, domuz ve kuş sürek avları, iftar organizasyonları, aile yemekleri, köpek ve atış yarışmaları yer alıyor. Ayrıca genç nesillere tüfek tamiri, fişek yapımı gibi geleneksel bilgileri aktardıklarını belirten Okdaş, vurulan hayvanlarla fotoğraf çektirilmemesi ve sosyal medyada paylaşılmaması gerektiğinin altını çizdi.
Avlanma dönemleri ve yasaklar konusunda üyelerini Merkez Av Komisyonu kararlarına göre bilgilendirdiklerini söyleyen Okdaş, avcının ava çıkmadan önce “Avcı Bilgi Sistemi” üzerinden kota almak zorunda olduğunu hatırlattı. Yangın gibi doğal afetlerde avlakların kapatıldığını da vurguladı.
Toplumda avcıların “katil” olarak görüldüğünü ancak bu algının yanlış olduğunu dile getiren Okdaş, “Bizim avcılığımız öldürmek için değil, doğayla iç içe olmak içindir. Zor kış şartlarında ormana yem, yaz aylarında su bırakan da avcılardır. Biz doğanın gözcüsüyüz” ifadelerini kullandı.
Çanakkale Merkez Avcılar Derneği Başkanı Okdaş, sözlerini şu çağrıyla noktaladı:
“Avcıyı katil olarak görmesinler. Kapımız tüm vatandaşlara açık. Gelsinler, bizimle doğada bir gün geçirsinler, önyargılarını bıraksınlar. Biz doğayı korumak ve sürdürülebilirliği sağlamak için varız.”
