8 Aralık 1995’te kurulan KESK’in yıldönümü nedeniyle KESK Çanakkale Şubesi, sendika binasında bir basın açıklaması yaptı. Gün boyunca süren etkinlikler, akşam Çanakkale Belediyesi Sosyal Tesisleri’nde düzenlenen buluşma ile devam etti. KESK’e bağlı çeşitli sendikalardan çok sayıda üyenin katıldığı programda yoğun bir ilgi vardı.
Etkinliklerde konfederasyonun 30 yıllık örgütlü mücadelesi, elde edilen sendikal haklar ve yıllar içinde geliştirilen dayanışma pratikleri öne çıkarıldı. Program, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Çanakkale Şubesi Mali Sekreteri Aylin Demirel’in, KESK Çanakkale Şubeler Platformu adına hazırlanan ortak açıklamayı okumasıyla başladı.
KESK’in memleketin en ücra köşelerine uzanan 11 hizmet kolu ile bu ülkenin emekçilerinin insanca yaşam mücadelesinin adı olduğunu aktaran Demirel şunları söyledi; “Emeğiyle geçinen tüm kesimlerin önünde her zaman zorlu süreçler, çetin mücadeleler olmuştur. Bugün de kelimenin tam anlamı ile bir zulüm döneminden geçiyoruz. İçine itildiğimiz ekonomik, siyasal, toplumsal bunalım gittikçe derinleşiyor. Siyasal iktidar yarattığı asgari ücretliler ülkesinde, “yerli ve milli IMF programı bütçesi” ile emeğe daha fazla yoksulluktan, güvencesizlikten, geleceksizlikten başka bir şey vaat etmiyor. Ülkenin kaynakları, vergilerimiz sermayeye, silah tekellerine, Saraylara akıtılıyor. Demokrasinin, hukukun tamamen rafa kaldırılmak istendiği, halk iradesinin yok sayıldığı otoriter rejim ile kurumsallaşıyor. Tüm baskılara rağmen bu bozuk düzene ses yükseltenlerin sayısı artıyor, birleşik mücadele zemini güçleniyor. Bunu, 22 Kasım Adana ve Samsun, 29 Kasım Van ve İzmir’deki “Geçinemiyoruz, Halk İçin Bütçe, Demokratik Türkiye İstiyoruz” bölge mitinglerimizde güçlü bir şekilde gördük Emek, demokrasi, barış ve ekoloji mücadelesi veren tüm kesimlerle yollarımızın kesiştiği mitinglerimiz birleşik mücadeleye önemli katkılar sunmuştur. KESK önümüzdeki süreçte emek, barış, demokrasi, laiklik ve özgürlük mücadelelerini kararlılıkla sürdürecek. 30. Yaşımıza girdiğimiz bugün bizim için sadece bir kutlama günü değil, mücadeleyi yükseltme kararlılığımızı haykırdığımız, azmimizi bilediğimiz, umudumuza sımsıkı sarıldığımız gündür! KESK olarak bundan sonra da; geçmişten geleceğe uzanan Emek, Demokrasi, Barış ve Laik Bir Yaşam İçin Birlikte Mücadelemizi büyüteceğiz. Faşizme karşı demokrasi, emperyalizme karşı bağımsızlık, savaşa karşı barış, baskılara karşı özgürlük, nefrete, düşmanlığa ırkçılığa, şovenizme karşı tüm farklılıkların tanındığı, emeğin birliği için, laik bir ülke için mücadeleyi kararlılıkla sürdüreceğiz. Emeğimizi sömüren, görünmez kılan, bedenlerimizi metalaştıran, ezen erkek egemen sisteme karşı; sendikaları yaşamı dönüştürme alanı olarak da gören kadın mücadelesinin en önemli özneleri arasında olmaya devam edeceğiz. Haklı mücadelemizi baskı altına almaya çalışan, her türlü hukuk dışı ve fiili uygulamalar karşısında geçmişte olduğu gibi bugün de sessiz kalmayacağız. Bugünden yarına umudu büyütmeyi sürdüreceğiz.”
