TRT’nin sevilen dizisinde dikkatleri üzerine çeken Merve Çandar, Boğazgazetesi.com.tr’den Coşkun Balcı’ya verdiği özel röportajda kariyer hikayesini, Çanakkale sevgisini ve sanata olan tutkusunu paylaştı. Mavi gözleri ve zarif duruşuyla izleyicileri büyüleyen Çandar, hemşirelik mesleğinden oyunculuğa uzanan bu ilham verici hikayesi, sanatçının hayallerine nasıl ulaştığına dair çarpıcı ayrıntılar sunuyor.

Oyunculuk kariyerine nasıl başladığını anlatan Merve Çandar, çocukluğunun çoğu Çanakkale’de geçtiği bu yolculuğun 18 yaşında İstanbul’a taşındıktan sonra şekillendiğini belirtti.  Çandar, “Üniversite kazandım ve 18 yaşımda Çanakkale’den Istanbul’a geldim. 18 sene orada biriktirdiğim tüm hayallerim ve umutlarımla gelmiştim, dün gibi hatırlarım. Okulum bittiğinde de hastanede hemşire olarak çalışıyordum gece nöbetteyken de sinema sektöründen bir kadın gördü beni beraber çalışmak istedi, hayatım orda değişti diyebilirim. Neyi içten içe çok istersek bize er geç geleceğini o gece saat 03:00 sularında anladım. Sonra menajerlik şirketim olan GDEteam ile yollarım kesişti ve beraber yürümeye başladık. Bana hala rüya gibi geliyor’’ dedi.

Gazze’de can kaybı 46 bin 565’e yükseldi Gazze’de can kaybı 46 bin 565’e yükseldi

Merve 1

‘‘Çanakkale’li Olmak Bunu Söylemek Her Zaman Çok Gururlandırır’’

Memleketinde sanatla iç içe bir ortamda büyüdüğünü vurgulayan Çandar, Çanakkale’de doğup büyümekle duyduğu gururu dile getirdi. Çandar,‘‘Çanakkale’nin Çan ilçesinde doğup büyüdüm. Çanakkale’li olmak bunu söylemek her zaman çok gururlandırır beni, göğsümü kabartır. Bu kadar değerli topraklara ayak basarak, tarihini işiterek büyümek başlı başına apayrı bir konu benim için. Çanakkale’de her alandan insanla karşılaşmak mümkün tarım, hayvancılık, tarih, turizm, ticaret, sanat, siyaset vb. akıllara ne geliyorsa… Çanakkale’yi bilen bilir, buraya gelende gidende tek bir yürek içindir bizde. Herkes birbirini sever, sayar ve korur. Benim gözümde hepsi birer sanatçıydı aslında, gönlümde her zaman sanattan yanaydı. Teşekkürüm aileme ve memleketimedir’’ şeklinde konuştu.

“Çanakkale’de Ailemle Olmak Beni Bana Hatırlatıyor’’

Ailesinin Çanakkale’de yaşadığını belirten Merve Çandar, ailesini görmek için her fırsatta memleketine gittiğini söyledi. Çandar, ‘’ Ailem Çanakkale’de yaşıyor onları görmek için zamanımın olduğu her vakitte gidiyorum. Orada ailemle olmak beni bana hatırlatıyor, sıfırlanıyorum. Çan’ın tüm sokakları benim oyun alanım aslında, her bir duvarı bugün ve yarın olacakların, hayallerimin vizyonu gibi. Orada Merve’nin salt halini, duygularını, hayallerini görmek, hissetmek beni yatıştırır’’ sözleriyle memleketine olan bağlılığını ve orada hissettiklerini içtenlikle dile getirdi.

İlk Başrol Deneyimi: "Temelli Misafir"

TRT’nin sevilen aile dizisi “Temelli Misafir”de başrol oynayan Çandar, bu projeyi kariyerindeki büyük bir adım olarak ifade etti. Çandar, ‘‘Temelli Misafir dizisi kariyer başlangıcım için çok büyük bir adım oldu. Başrolünde yer aldığım ilk dizi ve tabii ki benim için çok ayrı bir yerde. Dilara Akın karakteri benim için büyük şans onu müthiş seviyorum, senaryoyu her zaman büyük heyecanla okuyor ve eğlenerek oynuyorum. Dilara’nın enerjisi, tuttuğunu koparma azmi, inatçılığı, hayvan dostlarımıza olan düşkünlüğü benim için yabancı olmadı, beni heyecanlandıran babasız büyümesinin getirisi olan alaycılığı, erkeklere/evliliğe olan uzaklığı, annesine düşkünlüğü ve bencilliği oldu. Bu özelliklerin beni de beslemesi, geliştirmesi çok hoşuma gidiyor’’ diye konuştu.

TRT ile Başlayan Başarılı Kariyer

TRT’de çalışmanın kendisi için önemini vurgulayan Çandar konuşmasının devamında şunları da söyledi.

“Öncelikle ben oyunculuk kariyerime TRT ile başladığım için çok mutluyum. İlk projem TRT Tabii platformunda “Kız Babası” dizisi oldu, ikinci projem TRT Türk’de “Temelli Misafir”. Daha mesleğimin çok başında ve gelişime en açık olduğum evredeyim. TRT sayesinde de müthiş iki yönetmen ve ekiplerle çalışma ve oyuncu arkadaşlarımla tanışma fırsatı buldum. Herkesten ve her işten farklı bir tecrübe edinerek ve iyi ki diyerek yoluma devam etmeyi tercih ediyorum. Çandar, izleyicilerinden aldığı olumlu tepkilerin tarif edilemez bir his olduğunu belirterek, ‘’ İzleyenlerimizden olumlu tepkiler almak tarif edebileceğim bir şey değil. Bana yüklenen sorumluluk yine benim için olduğum halden daha iyisi olmam gerektiği’’

Merve 2

Set Dışında Bir Oyuncu

Yoğun çalışma temposundan arta kalan zamanlarda genellikle seyahat etmeyi, dostlarıyla vakit geçirmeyi ya da kendi iç dünyasına dönmeyi tercih eden Merve Çandar, aynı zamanda sinema ve televizyon dünyasında kendini geliştirmek için çok izlediğini ve bolca notlar aldığını ifade etti. Çandar, “Genellikle set dışında da kendimi geliştirmek için çalışıyorum. Çok izliyor, çok okuyor ve notlar alıyorum. Mesela film/dizilerde oyunculukları inceler ben olsaydım ne yapardım sorusunu yöneltirim her zaman kendime. Nefes almak istediğim zamanlarda da seyahat etmeyi, arkadaşlarıma vakit ayırmayı çok severim. Tabi bazı zamanlarımda olur ki kendi iç dünyama dönüp sessizliği tercih ederim’’ dedi.

Merve Çandar’ın Yalnız Geçirdiği Dönemin Sanatına Katkısı

Kariyerindeki en unutulmaz anılardan biri olarak yalnız geçirdiği bir dönemi işaret eden Çandar, o yılların ona kocaman bir dünya kazandırdığını söyledi. Çandar konuşmasının sonunda, “Arkadaşsız kalmayı tercih ettiğim bir dönemim oldu yani bir çay dahi içebileceğim arkadaşım yoktu. Genel olarak da aslında yalnız bir çocuktum, arkadaşlık konusunda şansımın yaver gittiğini pek söyleyemem. Bende bu durumu kullanarak tüm vaktimi kendime ayırdım, bol bol hayal kurdum, karakterimi o zamanlarda şekillendirdim diyebilirim. Dünya sineması, Türk sineması, diziler, müzik, kitaplar hayatıma bu dönemde girdi. Şimdi daha iyi anlıyorum ki o dönem bir yalnızlık değil bu yola atılacak olan küçük adımların o zamanlarda ki farkındalığıymış. Tek başıma kalarak psişe ettiğim kocaman bir dünyam oldu bu sayede. Şimdi bu zamanlar arkadaşsız kaldığım o dönemin bir ödülü gibi benim için’’ ifadelerini kullandı.

Merve 6

Merve 5

Merve Çandar (5) Min

Muhabir: Coşkun Balcı