Milli Görüşün öncü partisi Yeniden Refah Partisi Çanakkale 2. Olağan kongresi büyük bir coşkuyla gerçekleştirildi. Genel Başkan Dr. Fatih Erbakan'ın katılımıyla gerçekleştirilen kongreye partililer ve vatandaşlar da yoğun ilgi gösterdi. Yerel seçimlerde yaptığı çıkışla gözleri üzerine çeviren ve üye sayısında artşa geçen Yeniden Refah Partisi, giderek kötüleşen Türkiye şartlarında vatandaşların umudu olmuştu. Vatandaşların tuttuğu dalı güçlendirmek ve partiyi iktidara taşımak için çalışmalar başlatan yeniden Refah Partisi İl Başkanlığı, görkemli kongresiyle adeta mesaj verdi.

Çanakkale Belediyesi nikah salonunda gerçekleştirilen  ve Genel Başkan Dr. Fatih  Erbakan’ın katılımıyla gerçekleştirilen 2. Olağan Kongresi Saygı Duruşu ve İstiklal arşının ardındna başladı. Divanın oluşturulmasıyla Mali ve faaliyet raporları okundu. Ardından siyasi konuşmalara geçilerek ilk sözü  İl Başkanı Mehmet Salih Yüzbaşı aldı. İl Başkanı Mehmet Salih Yüzbaşı yaptığı açıklamada   “Bugün burada sadece bir kongreyi gerçekleştirmiyoruz.  Bugün burada, ahlakın, adaletin, hizmetin  yeniden filizlendiği bir didilişi gerçekleştiriyoruz.  B dirilişe öncülük eden, sadece yolumuzu çizen bir genel başkan değil,  bir dava önderi ve  bir halk mücadelesinin  mirasçısı olan Sayın Dr. Fatih Erbakan’a  teşekkürü bir borç biliyorum” dedi.  

Hedefimiz bir Milletvekili

İl Başkanı Yüzbaşı, Çanakkale’deki çalışmalarına da değindiği açıklamasında hedeflerini de belirlediklerini ve ilk seçimde bir milletvekili çıkarmak için çalışacaklarını dile getirerek “Göreve geldiğimizden bu yana teşkilatlarımızla bir an bile durmadık.  Teşkilatlarımızla köy köy, mahalle mahalle, gönül gönüle bir yolculuk gerçekleştirdik.  İlçelerimizi yapılandırdık ve tüm ilçelerde  teşkilatlarımızı kurduk.  Mahalle başkanlarımızı, gençlik kolları başkanlığımızı kurduk. Tüm bunları yaparken vatandaşlarımızla da bir araya geldik ve sorunlara çözüm ürettik.  Artık masa başında değil, milletimizin yanında siyaset yapan bir partiyiz.  Sadece tabela değil,  yürekten çalışan bir teşkilat inşa ettik.  Çünkü biliyoruz ki bu davayı büyüten sadece afişler ve sloganlar değil, yürekten dokunan samimi davranışlardır.  Bugün yeni bir ekibimizle devam edeceğiz. Fakat görev değişse de dava aynı davadır. Görev alan her arkadaşımız bilsin ki  bu görev sadece   bir unvan değil,  ağır bir sorumluluktur.  Bizim rehberimiz merhum önderimiz Prof. Dr. Necmettin Erbakan hocamızdır.  Bugün o kurlu mirası, onun izinde yürüyen  bir liderle devam ediyoruz.  Sayın Genel Başkanım, burada kararlılıkla ifade ediyorum  ki ilk seçimlerde Çanakkale’mizde bir milletvekili çıkaracağız inşallah.  Yerel seçimlerde Çanakkale merkez ve ilçelerini Yeniden Refah belediyeciliğine kavuşturacağız inşallah.  Bu sadece bizim hedefimiz değil, sözümüzdür” dedi.

Milli görüşün üzerine beton dökseler vazgeçmeyiz

İl Başkanı Mehmet Salih Yüzbaşının ardından ‘Mücahit Erbakan’ sloganları eşliğinde kürsüye çıkan ve  konuşmasına Milli görüşün engellenmesine değinen ve geçmişte parti kapatmaya kadar giden döneme değinerek, milli görüş gömleğini  çıkarmayacaklarını vurgulayan Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Dr. Fatih Erbakan “Bugün Çanakkale’de Yeniden Refah Partimizin bereketli kongresini görünce aklımıza o eski günlerimiz ve ulu çınarlarımız geldi.  Partilerimizi kapatsalar bile kalplerimizi kapatamadılar.  Her seferinde daha büyük güç ve heyecanla ayağa kalktık. Rahmetli Erbakan Hocamızın da söylediği gibi, dört partimizi değil, on dört partimizi de kapatsalar, o beşincisini kurup yine de yola devam edeceğiz ve bu yoldan dönmeyiz.  Bugün Çanakkale’den hep birlikte Erbakan Hocamızın giydirdiği ‘Milli Görüş’ gömleğini son nefesimize kadar çıkarmayacağız.  Milli görüşün üzerine beton değil, kurşun da dökseniz  milli görüşü  bitiremezsiniz diye haykırıyoruz”  dedi.

Gençlerimiz bu şartlar altında evlenemiyor

Konuşmasında çocuk yaşta çalışmak zorunda kalan çocukların ve iş bulamayan gençlerin durumuna da değinen YRP Genel Başkanı Dr. Fatih Erbakan “Hükümet 2025 yılını ‘Aile yılı’ ilan etti.  Aile yılı ilan edilmek çok güzel ama  bugün Türkiye’de gençler evlenemiyor,  yuva kuramıyor. Onlara bekar yaşamak daha cazip geldiği için değil,  büyük şehirlerde bugün ev kurma ve düğün yapma maliyeti  1 milyon lira seviyesine gelmiş.  Bu rakamlarla gençler evlenemiyor. Çünkü gençler işsiz ve umutsuz.  Gençlerimizin iş yapabileceği bir üretim, bir kalkınma hamlesi yok.  İş sahibi olsa bile bugünkü şartlarda elde ettiği  gelirle  evlenebilmesi mümkün değil.  Cumhurbaşkanı dertleniyor, ‘gençler evlenmiyor’ diyor. Biz Çanakkale’den kendisine diyoruz ki  gençler evlenmiyor değil, evlenemiyorlar. Çünkü maddi sıkıntılardan dolayı.  Bir aylık ev kirası asgari ücreti aşmış, bir çeyrek altın neredeyse 30 bin liraya gelmiş, düğün ateş pahası, adına evlilik desteği dedikleri  onu da herkese vermedikleri 150 bin liralık destek, bugün iki tane bilezik almaya ancak yetiyor.  Bu şartlar altında gençlerimiz evlenemiyorlar.

Bugün Türkiye’de genç işsizlik oranı resmi rakamlarla yüzde 20’ler seviyesine gelmiş.  Ancak gerçek bunun da daha fevkinde  yüzde 30’lara varan bir genç işsizliğiyle karşı karşıyayız.  Cumhurbaşkanı nüfusumuzun azalması bir beka sorunudur diyor ama  asıl beka sorunu  iktidarın uyguladığı ekonomi politikalarıdır.   Bu borç-faiz-ekonomi politikası yüzünden, önce millet yerine önce imtiyazlılar diyen anlayışınız yüzünden  bugün çocuklar da gençler de perişan. 

Varsa yoksa beton çimento projesi

Genel Başkan Dr. Erbakan “Eskiden av hanımlarından bahsederdik, şimdi ev gençleri var.  En gençleri, ne eğitimde ne de işte olan gençlerin sayısı. 15-25 yaş aralığında  5 milyona yakın gencimiz ne eğitimde,  işte var. Tablet, bilgisayar veya kıraathane köşelerinde zamanını öldürüyor.  Çünkü okusam da diplomam olsa da bir torpilim olmadıktan sonra  bu diploma işe yaramayacak öyleyse okumayayım diyor.  Öte yandan genç insanlarımıza iş istihdamı sağlayacak bir proje yok.  Varsa yoksa beton çimento projesi, Kanal İstanbul projesi, AVM rezidans projeleriyle uğraşıyorlar.  Rant projeleriyle uğraşıyorlari Gençlere iş istihdamı sağlayacak projeler yok.  Diğer yandan iş bulan genler çalışmak istemiyor. Çünkü bu asgari ücret  bu emekli maaşını göründe ‘çalışarak aç kalacağıma, çalışmadan aç kalırım daha iyi’ diyor” dedi.  

Emekli her yerden feryat ediyor

Türkiye’nin bir çok ilinde bir araya geldiği emeklilerin taleplerini de dile getiren ve sorunlarına değinen Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Dr. Datih Erbakan, emeklilerin feryat ettiğini belirterek “4 bin 469 lira emekli  maaşı yılın ilk üç ayındaki  enflasyonla alım gücü 13 bin liraya düşmüş.  Açlık sınırı 26 bin liraya gelmiş.  Türkiye’nin neresine gidersek  emeklilerimiz bize feryat ediyor.  Bu feryadımızı kürsülerden, televizyonlardan dile getirin diyor. Bu şartlarda emeklilerimiz hayatta kalma mücadelesi veriyor.  54. Hükümette merhum Erbakan Hocamız Başbakan olduğu dönemi hatırlayın,  Erbakan Hocamız Başbakan olduğunda Bağ-kur emeklisine yüzde 320 maaş zammı verdi.  Bu olaya o devri yaşamayanlar inanamıyorlar.  ‘Böyle bir şey bu ülkede oldu mu?’  diyorlar.  Evet Milli Görüşün bereketiyle emeklilere yüzde 320 maaş zammı yapıldı. İşçi ve memusun maaşlarına yüzde yüz zam yapıldı, çiftçilerin ürün taban fiyatlarına artış yapıldı ve Cumhuriyetin  en bol ve bereketli dönemi yaşandı” dedi.

Kaynaklar canavarlara aktarılıyor

İktidarın kaynak yaratmama sorununun temeline de değinen ve kaynakların nerelere aktardığını açıklayan YRP Genel Başkanı Dr. Erbakan “Öte yandan asgari ücret 22 bin 100 lira oldu. 4 kişilik bir aile kimseye muhtaç olmadan yaşayabilmesi için gerekli olan mebla 80 bin lire.  Bu da asgari ücretin nerdeyse 4 misli yoksulluk sınırı var.  2 asgari ücretin girdiği bir hane bile yoksulluk sınırının yarısına kadar bir alım gücüne sahip.  Çanakkaleliler olarak çiftçinin, köylünün durumunu en iyi siz bilirsiniz.  Bu tarım ilacı, gübre ve sulama, elektirik girdi maliyetleri ve devletin verdiği taban fiyatlarıyla çiftçi ve köylüler ayakta duramıyor.  Her geçen yıl ekim ve biçim azalıyor. Çünkü çiftçi ve köylü ekip biçtikçe  daha fazla zarar ediyor.   Bu gerçeğin bir diğer ispatı da  çiftçimizin bankalara olan borçlarıdır. AK Parti iktidarı döneminde çiftçilerin bankaya olan borçları 2,5 milyardan  1 trilyon seviyesine geldi.  Yani AK Parti döneminde çiftçilerin bankalara olan borcu 400 misli açıklandı.  Ülkemizde kaynaklar işçiye emekliye, esnafa, çiftçiye aktarılacağı yerde  canavarlara gidiyor.  Canavarlar kim? Kamudaki israf, lükse ve şatafata gidiyor.  Lüks araçlar, uçaklar, saraylar, 5 maaşlı çalışan bürokratlar ve protokol masrafları. Bunların hpsi kamuda israf yaratıyor.  İkinci canavar ise imtiyazlı holdingler.  İhaleler, özelleştirmeler ve getirilen özel vergi muafiyetleriyle milletin ve devletin imkanları bir avuç imtiyazlı holdinglere aktarılıyor.  Üçüncüsü faiz canavarına gidiyor.  Devlet yılda 2 trilyon faiz ödüyor.  Yani 5 milyar doların üzerinde bir parayı faize ödüyor.  Bu canavarlara para yedirildiği için de millete imkan kalmıyor.  Borç-vergi-faiz ekonomisi dediğimiz işte budur.  İmkan var, kaynak var ama kaynak canavarlara gidiyor.  Paylaşımda adalet yok.

Son kurtuluş dalını elleriyle ittiler

İktidar ile yapılan ittifak hakkında da konuşan ve hem Türkiye’nin hem de iktidarın kurtuluş reçetesini oluşturarak  mutabakat olarak sunduklarını ancak uygulanmadığı için ayrıldıklarını dile getiren Genel Başkan Dr. Fatih Erbakan Toplumsal çürüme ve ahlaki erozyona karşı karşıyayız.  Bugün Türkiye’de hapishanelerde  400 bin tutuklu ve hükümlü var.  AK Parti iktidara geldiğinde bu 100 bin seviyesindeyken  bu iktidarda 4 misli artmış.  Borcumuz katlandıkça tutuklu sayımız da katlandı.  Bunun daha da çarpıcısı bunların 150 bini uyuşturucudan içeriye girmiş.  Ne oluyor bize? Nereye gidiyoruz?  Dindar nesiller yetiştireceğiz derken toplumun geldiği şu hale bakın.  Diğer taraftan sanal kumar almış başını gitmiş, uyuşturucu çocuk yaşlara düşmüş, evlenmeler azalıyor boşanmalar artıyor.  Ahlaki erozyon almış başını gidiyor. Ateizm, deizm almış başını gidiyor. LGBT Propagandası her yanı sarmış.  Böyle bir sosyal çürümeyle karşı karşıyayız.  Aileler parçalanmış, uyuşturucu bağımlısı genç ve çocuklar her yana yayılmış, ateizmin ve deizmin pençesine düşmüş gençler her yana yayılmış. Çürümeye terk edilmiş bir yapı ve artık artmayan  bir nüfus ve bütün bunların karşısında adeta bir muhalefet gibi durmuş, hiçbir sorumluluk almayan bir iktidarla karşı karşıyayız.  Bize diyorlar ki, bu hale bunlar getirdiyse siz neden onlarla ittifak yaptınız? Türkiye kısa yoldan bu halden bir an önce kurtulsun diye  onların önüne bir mutabakat metni koyduk.  O mutabakat metni  AK Partiye uzatılan son bir kurtuluş dalıydı. Onu da maalesef ellerinin tersiyle ittiler.

Şimdi biz geleceğiz ve o mutabakatı uygulayacağız

Uygulanmayan mutabakatı iktidara geldiklerinde kendilerinin uygulayacaklarını belirten Erbakan “O mutabakat metninde holdinglere kaynak aktarılmayacak diyordu. Kamudaki lükse, şatafata son verilecek diyordu.  Milli kaynak paketleriyle kaynak üretilecek diyordu.  Bu elde edilen imkanlar vatandaşa aktarılacak, milletin alım gücü ve refah seviyesi arttırılacak.  İşçiye emekliye insan onuruna yaraşacak bir maaş verilecek diyordu.  Eğer bunlara uysalardı aradan geçen iki sene sonunda böyle bir tabloyu konuşuyor olmazdık.  Ama Yeniden Refah Partimizin Milli görüşünden yola çıkarak ortaya koyduğu o mutabakat metnine uymadılar.  Elinin tersiyle iterek aynı tas aynı hamam  devam ettiler ve Türkiye’yi bu hale getirdiler.  Böyle olunca biz de bu ittifakın içerisinden çıktık.  Şimdi yeniden biz geleceğiz ve Yeniden Refah Partisi olarak o mutabakat metnindeki maddeleri biz uygulayacağız.

Çanakkale'de yılların eskitmediği dostluk Çanakkale'de yılların eskitmediği dostluk

Gerekirse idam cezası getireceğiz

Ülkenin sosyal çürümesini durdurmak ve dirliği yeniden sağlamak adına atılacak adımlara da değinen Dr. Erbakan “Maddi kalkınma tek başına yetmez,  manevi kalkınma da gerekiyor.  Bunun için de dört adım atacağız. Birincisi eğitim müfredatının ıslah edilmesi. Bugün imam hatipler taşıdığı manadan uzaklaşmış , ilahiyatlar iktisadi bozukluklarla dolmuş,  okullardaki eğitimler çocuklara milli ve manevi değeri vermiyor.  Bu eğitim sistemini yeniden yapılandıracağız.  Bu bozulmada rolü büyük olan medyadaki gündüz kuşağı programları, akşam dizileri, yarışma programları  bizim iktidarımızda kültürümüze ve aile yapımıza uygun hale getireceğiz. Üçüncü adım da evlenmeyi  zorlaştıran boşanmayı kolaylaştıran batıdan misal, aile ve sosyal politikalar  alanındaki yasalar ve düzenlemeler. 6284  bunlardan bir tanesi, süresiz nafaka bunlardan bir tanesi,  biz geldiğimizde milli ve özgün yasalarla aile yapımızı koruyacağız.  Boşanmayı zorlaştıran evlenmeyi kolaylaştıran yasaları hayata geçireceğiz.  Dördüncü adım da uyuşturucuyla mücadelenin etkin yapılması.  Burada cezaları da ağırlaştıracağız.  Gerekirse uyuşturucu ticareti yapanlara Suudi Arabistan’daki gibi idam  cezası getireceğiz .  bunlarla mücadeleyi de bugün bunların yaptığı gibi çoluk çocukla, torbacıyla değil,  asıl olarak bunların başındaki baronlarla yapılması lazım ki  onu da biz yapacağız” dedi.

Genel Başkan Dr. Fatih Erbakan’ın konuşmasının ardından, partide emeği geçenlere plaket takdim edildi. Kongre sonrası partilierle de bir araya gelen Genel Başkan Fatih Erbakan’ın salondan ayrılmasının ardından oylamaya geçildi. Mehmet Salih Yüzbaşı’nın tek aday olduğu seçimde yapılan oylamayla il yönetimi yeniden seçildi.     

Gezi Için Çanakkale’ye Gelen Öğrenciler Hastaneye Kaldırıldı (3)Gezi Için Çanakkale’ye Gelen Öğrenciler Hastaneye Kaldırıldı (2)Gezi Için Çanakkale’ye Gelen Öğrenciler Hastaneye Kaldırıldı (5)Gezi Için Çanakkale’ye Gelen Öğrenciler Hastaneye Kaldırıldı (4)Gezi Için Çanakkale’ye Gelen Öğrenciler Hastaneye Kaldırıldı (7)Gezi Için Çanakkale’ye Gelen Öğrenciler Hastaneye Kaldırıldı (6)

Muhabir: Cuma Deren