Sosyal medya hayatımızın bir parçası artık.

Sosyal medya hayatımızın bir parçası artık. Fakat çok fazla sosyal medya kullanmak, psikolojimizi olumsuz yönde etkilediğini belirtiyor. Peki bunlar nasıl etkiliyor?
En son istatistikler; kullanıcıların % 40’ının bir günde sosyal medyayı birden fazla ziyaret ederken, Amerikan Facebook kullanıcılarının % 63’ü de siteye günlük olarak girer.
Hepimizin sosyal medya kullanmak için kendimize göre sebeplerimiz vardır. Bazıları diğer kişilerin güncellemelerine ve fotoğraflarına göz atmayı severken, diğerleri siteleri duygularını ifade etmek için kullanırlar. Fakat Benedictine Üniversitesi’nden Dr. Shannon M. Rauch’a göre sosyal medya kullanımının ana sebepleri; dikkat dağıtma ve can sıkıntısını gidermek içindir. Bu nedenle sosyal medya, her girişte kişiye destek verir.
Durum güncelleyenler için destekler; destekleyici yorumlar ve beğeniler şeklinde gelir. Desteklenmiş davranışlar da sürekli olarak tekrar edecektir. Bu nedenle kişi için bu davranışı basitçe sonlandırmak zordur.
Bu davranış, Facebook bağımlılığına yol açabilir. Bu tür davranışlar çok yaygın olduğu için araştırmacılar, Facebook bağımlılığını ölçmek için psikolojik bir ölçek geliştirdiler (BFAS). Norveç’te Bergen Üniversitesi’nde, Dr. Cecile Andraessen ve meslektaşları Facebook bağımlılığını ölçmek için 6 kriter geliştirdiler. Bu ölçek, “Facebook’u kullanmayı ve nasıl kullanacağını planlamayı düşünürken çok zaman harcarsın” ve “Facebook’u kişisel sorunlarını unutmak için kullanırsın” gibi ifadeler içerir. Facebook bağımlılığını tanımlayan altı kriterden dördünü, “sık” ve “çok sık” olarak skorladılar.
Bunun sonucunda araştırmacılar; daha fazla kaygı bozukluğu olan ve sosyal açıdan güvensiz kişilerin, daha fazla sosyal ağ sitesi kullandığını gözlemlediler. Almanya’da Freie Üniversitesi’nde çalışan bir araştırma grubu, Facebook’ta kendileri hakkında pozitif bildirim alan kişilerin beyninde, nucleus accumbens bölgesinde daha güçlü aktivite saptadı. Bu güçlenen aktivite, daha fazla Facebook kullanımıyla bağlantılıdır.
Çalışmalarda elde edilen bulgulara göre; Facebook’a bağımlı olan çoğu kullanıcı siteyi; dikkat çekme ve özgüvenlerini arttırmak için bir yol olarak kullanıyor. Fakat bu davranışın, akıl sağlığı ve mutluluk üzerine negatif etkileri olabilir mi?
Sosyal Medya Kullanımının Negatif Etkileri
2012 yılında, Birleşik Krallık’ta sosyal medya kullanımı ve kullanımın duygulara etkisi üzerine bir araştırma yapıldı. Ankete göre katılımcıların %53’ü sosyal medya sitelerinin davranışlarını değiştirdiğini iddia ederken, katılımcıların %51’i bu değişimin negatif yönde olduğunu belirtti.
Hayatlarının sosyal medya kullanımıyla daha fazla kötüleştiğini söyleyenler; başarılarını arkadaşlarıyla karşılaştırdıklarında daha az özgüvenli hissediyorlardı. Böylelikle anket, katılımcıların üçte ikisinin, siteleri kullandıktan sonra rahatlama ve uyumada zorluk yaşadıklarını rapor etti. Katılımcıların %55’i ise, sosyal medya sitelerine giremediklerinde endişeli ve rahatsız hissediyorlardı.
D. Rauch ve meslektaşları tarafından yapılan daha güncel bir araştırmaya göre; sosyal medya üzerindeki etkileşimin, özellikle yüksek seviyede kaygı bozukluğu olan kişiler için yüz yüze karşılaşmaları daha zor hale getirebilir.
Sosyal medya kullanımı ile ilgili diğer bir endişe siber zorbalıktır. Araştırmalara göre sosyal medya kullanan ergenlerin %95’i sosyal ağ sitelerinde siber zorbalığın çeşitli şekillerine şahit oluyorlardı ve %33’ü de siber zorbalık kurbanlarıydı. Bu durumda yapılacak en iyi şey, ebeveynlerin çocukların sosyal medya kullandığı süreyi sınırlamaları olacaktır.

Kaynak: https://www.medicalnewstoday.com/articles/275361.php