Dünya Prematüre Günü hakkında bilgi veren Acıbadem Bursa Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Mehmet Soner Sarmaşık, "Her yıl, milyonlarca bebek prematüre olarak dünyaya gözlerini açıyor. Türkiye'de her yıl 1 milyonun üstünde bebek doğuyor. Bu bebeklerin yüzde 12'sinin prematüre doğduğu biliniyor. Bu da yaklaşık 120 binden fazla bebek anlamına geliyor. Zamanından önce doğan bu bebekler, sağlıklı gelişim için özel bir özen ve çaba istiyor. Prematüre bakımı hem hastanede hem de evde devam etmesi gerekiyor. Her yıl 17 Kasım Dünya Prematüre Günü'nde bilgilendirme ve etkinliklerle kamuoyunun dikkati bu bebekler üzerine çekilmek isteniyor" dedi.

"Ne kadar erken doğarsa, görülen sorunlar fazlalaşır"
37 haftadan önce doğan bebeklere prematüre adını verildiğini belirten Dr. Sarmaşık sözlerine şöyle devam etti:
"Prematüre bebekler, normal olarak beklenenden 3 hafta önce doğan bebeklerdir. 34-36 haftalar arasında doğan bebeklere sınırda prematüre diyoruz. 32-36 hafta arasında doğanlar, orta prematüre adını alıyor. Erken prematüreler ise 24 ile 31'inci hafta arasında doğanlardır. Prematüreler, anne karnında gelişimlerini tamamladıkları için birçok tıbbi sorunla doğabilirler. Solunum güçlüğünden emme yutma güçlüğüne, dolaşım sorunlarından göz sorunlarına kadar farklı sorunlar görülebilir. Bebekler ne kadar erken doğarsa, ortaya çıkabilecek tıbbi sorunlar fazlalaşır. Ama bu sorunlar bebekten bebeğe de değişir."

"Taburculuk sonrası tıbbi takip çok önemli"
Prematüre doğanların doğumdan hemen sonra çocuk yoğun bakım ünitesinde tedavilerinin yapılması gerekebileceğine dikkat çeken Dr. Sarmaşık, bu ünitelerde bebeğe gerekli tıbbi desteğin verildiğini ve evde bakım yapılacak düzeyine geldiğinde taburcu edildiklerini belirtti. Taburculuk sonrasında gerek aile gerekse hekimler tarafından düzenli takiplerinin yapılmasının çok önemli olduğunu vurgulayan Dr. Sarmaşık, "Bu bebeklerin özellikle ilk yıllarda gelişimleri diğer bebeklere göre daha geri olur. O yüzden mutlaka izlenmeleri gerekir. 28 haftadan önce doğanlar, 3 yaşına kadar, 28 haftadan sonra doğanlar ise 2 yaşına kadar izlenir. Büyüme ve gelişmeleri doğum haftaları göz önüne alınarak izlenmektedir. Bu yaşlarda, yaşıtlarını yakalamış olmalılar. Bu bebeklerde bakım, ilgi, özen ayrıca çok önemlidir. Uygun bir şekilde beslenmelerinin düzenlenmesi, ihtiyaca göre fizik tedavi, kardiyoloji ve nöroloji desteklerinin takip edilmesi gerekir. Bundan dolayı herkesin bilinçli ve dikkatli olması gerekli" diye konuştu.
Anne babalarn bebek sağlığı konusunda bilgilendirmenin de çok önemli olduğunu vurgulayan Dr. Sarmaşık, günümüzde gelişen tıp teknolojisiyle çok düşük kiloda doğan prematüre bebeklerin bile hayata tutunma şansının artırıldığını belirtti.

Editör: Boğaz Gazetesi