Korona virüs konusu tüm dünyanın gündemine otururken, geçtiğimiz hafta Türkiye’de de görüldüğü Sağlık Bakanı tarafından açıklandı.
Korona virüs konusu tüm dünyanın gündemine otururken, geçtiğimiz hafta Türkiye’de de görüldüğü Sağlık Bakanı tarafından açıklandı. Henüz ölümün gerçekleşmediği, sadece kişi ve yakın çevresindeki kişilerde görüldüğü açıklanan haberler sonrası ise tüm ülke bir panik haline girmiş durumda.
Fakat ünlü yazar Jack London’ın bu anlamda çok güzel bir sözü var;
“Bir topluluğun kapıldığı panik, insanın yalnız başınayken kapıldığı panik kadar korkunç değildir.”
Çünkü toplumsal panik, toplumsal hareketlere sebep olur ve çoklu eylemlerin sonuçları da büyük olur. Hiçbir yerde kolonya kalmaması veya makarna raflarının tükenmesi gibi…
Üstelik şu anda devletimiz bu konuda çok güzel bir çalışma verirken, bu şekilde panik durumuna girmek, hastalıktan daha çok zarar verecek bizlere. Bunu bir görmek gerekiyor. Bu yüzden tedbiri elden bırakmadan, kişisel hijyenimize odaklanarak, bu hastalığı atlayabileceğimize yürekten inanıyorum. Yeter ki panik yaparak kaosu doğurmayalım.
Bir de çokça duyduğum şeyler şunlar ki; “Bir arkadaşımın tanıdığı varmış hastanede, korona varmış” türevlerindeki mesajlar. Şu anda çok fazla kirli bilgi etrafta dolaşıyor. Bunlara itibar etmek ne yazık ki ancak paniğe neden oluyor. Lütfen ‘şu tanıdığımın tanıdığı öyle diyor’ mesajlarına da inanmayın. Ne demişler, ‘insanın ağzı torba değil ki büzesin’. Birinin bir şeyi söylemesi, onun gerçek olduğu anlamına gelmiyor. Bu yüzden resmi makamların açıklamalarına güvenin. Üstelik şöyle bir düşününce hastaları saklamanın kimseye bir çıkar sağlamaz, bu yüzden lütfen kaostan beslenen insanların ekmeklerine tereyağı sürmeyin.
Umarım en zararsız şekilde bu hastalığı da atlatırız. Herkese koronasız haftalar dilerim…