Slavoj Zizek, bir Sloven Marksist sosyolog, filozof ve kültür eleştirmeni.
Slavoj Zizek, bir Sloven Marksist sosyolog, filozof ve kültür eleştirmeni.
Korona’nın ilk çıktığı dönemlerde bir yazı yayımladı. Yazısı koronanın etrafına ördüğü bir betimlemeden oluşuyordu. Zizek, Çin’in Wuhan kentinden yayılmış olan virüsü kapitalist sisteme vurulmuş bir darbe olarak tanımladı. Bu kapitalist darbenin komünizmi yeniden akıllara getireceğini iddia etti. Şimdi yazısının bir kısmını sizinle paylaşacağım: “Alternatif bir toplum, ulus-devletin ötesinde bir toplum, küresel dayanışma ve iş birliği içinde hareket eden bir toplum gibi; düşünceler geliştirmemizi sağlayan bir virüs umarım ortaya çıkar ve bizi enfekte eder. Tıpkı Çernobil vakasının Sovyet sosyalizminin çöküşüne neden olduğunun iddia edilmesi gibi bugünlerde koronavirüsünün de Çin sosyalizmin sonu olacağı görüşünü duyar olduk ama bence virüs bizi bilme ve insana dayalı sosyalizmi yeniden keşfetmek için zorlayacak.”
Zizek’in aslında bahsettiği şey, oldukça anlaşılabilir. Küresel bir dayanışma söz konusu. Çünkü mevzubahis olan sağlık; din, dil ve ırk ayırt etme gibi zahmete girişmiyor. Ancak, yanıldığı bir nokta var ki zannımca, bu virüs bizi bireyselleşmeye daha çok itecek. Aslında sosyal mesafeyi ve temizlik malzemelerine yatırdığımız parayı daha çok önemseyeceğiz. Bu kaotik ortamın bir getirisi olarak –ki umarım öyle günler olmaz- sahip olma arzusu ile günden güne kamçılanabilir, bencillik ile harmanlanabiliriz. Şu günlerde medya okuryazarlığının bile bir anlamı kalmadı. Hepimizi Bakanların sözlerine Midas kulaklarımızı açıyoruz, hepimiz en korunaklı yöntemleri araştırıyoruz. Ancak Zizek’in bahsettiği noktayı da anlamalıyız. ‘Birbirimizi düşünmeliyiz’ diyor, en azından benim yorumladığım haliyle, sen atlatabilirsin ama başkasına da bulaştırabilirsin.