Çanakkale'nin merkezine bağlı Dümrek köyü muhtarı Abdülkerim Yavuz, merada çoban köpekleri tarafından yakalanan karacaya sahip çıktı. Adeta evcil hayvan gibi insanlarla samimi olan karaca köyün maskotu oldu.
Çanakkale'de geçtiğimiz yaz aylarında meydana gelen yangınlar sebebiyle yaban hayvanları yerleşim yerlerine inmeye başladığı görüldü. Meraya inen bir anne karaca burada 2 tane yavru dünyaya getirdi. Merada keçilerin başında nöbet tutan çoban köpekleri yavrulardan bir tanesini yakalarken anne ile diğer yavru canını kurtarmak için bölgeden uzaklaştı. Yeni doğmuş karaca yavrusu çobanın hızlı refleksleri sayesinde yaralanmadan köpeklerden kurtuldu. Çobanın durumu Dümrek köyü muhtarı Abdülkerim Yavuz'a bildirmesiyle Yavuz, karaca yavrusunu alarak evine getirdi. Muhtar Yavuz, yavru karacanın bakımını gerçekleştirdikten sonra annesinin alması için bulduğu yere götürerek uzaktan izledi. Merada annesini bekleyen yavru karaca gün geçtikçe güçten düşmeye başladı. Muhtar bir süre izlediği karacanın annesinin gelmediğini ve durumunun kötüye gittiğini görünce duruma dayanamayarak yavruya 'Ponpon' ismini koyarak kendi evinde bakmaya başladı. 15 Mayıs tarihinden beri karaca yavrusunun kendileriyle beraber olduğunu ve adeta evcil hayvan gibi olduğunu söyleyen muhtar Yavuz, "Ben hayvanı insanlık görevimi yerine getirmek için baktım. Bundan sonra yine de bakmaya devam ederim, hiçbir sıkıntı yok. Ne yapılması gerekiyorsa yapmaya da hazırım" dedi.
Anne karaca yavrusunu alır diye umdu ama beklediği olmadı
Yavru karacanın hayatlarına nasıl girdiğini anlatan Dümrek köyü muhtarı Abdülkerim Yavuz, "Bu karacanın hikayesi şöyle oldu. Bu sene Çanakkale'de çok yangın oldu. Yangınlardan ötürü bu karacanın annesi bizim meraya gelmiş. Merada doğum yapmış. Bizim çobanlar meralara keçileri yayıyor. Çobanlar keçileri yaydığı sırada çoban köpekleri bu yavruyu yakalamışlar. Çoban yavruyu köpeklerin ağzından sağlam bir şekilde alıyor. Bu arada beni arayarak ‘Abi böyle bir karaca yavrusu yakaladım. Köpeklerin ağzından aldım. Ne yapayım?' dedi. Diğer yavru ve anne köpeklerden kaçarken bu yavruyu bırakmışlar. Ben gidip çobanın kurtardığı yavruyu aldım. Evde biraz baktım. Sonra tekrar gidip yerine koydum. Annesi alır yeniden doğal yaşamına gider diye. 1-2 gün gidip bunu kontrol ettim. Annesi gelmedi" ifadelerini kullandı.
Her türlü ihtiyacını giderip büyüttüm
Annesinin yavru karacayı alması için meraya bırakarak uzaktan izlediğini fakat annesi gelmediği için orada iyice zayıfladığını belirten köy muhtarı Abdülkerim Yavuz, "Bu yavru merada durunca iyice acıkmış, zayıflamıştı. Bu arada yavruyu çakal olsun, tilki olsun, yaban hayvanları baya var. Yaban hayvanları yavruyu kessin yiyecekti. Benim de bu duruma vicdanım el vermedi. Aldım yavruyu evime getirdim. O zamandan beri de biberon ile süt, mama her türlü ihtiyacını giderip büyüttüm" şeklinde konuştu.
Her türlü bakımını yapıyoruz
Abdülkerim Yavuz, yavru karacanın her türlü bakımı araştırarak yaptığını şu sözlerle aktardı:
"Beslenmesi için gerekli destekleri alıp, hangi otu, yemi yiyorsa araştırıp belli öğünlerle hepsini veriyorum. Mesela ilk geldiğinde küçük hayvan 2 günlük olduğu için biberonla başladık. Belli aralıklarla ineklerimizden sağdığımız sütü içti. 3 ay boyunca süt ile beslendi. Sonrasında ise taze fasulye, börülce, yonca, civciv yemi verdik. Takip ederek her türlü bakımını yapıyoruz. Bu zamana kadar herhangi bir hastalığı da olmadı. Bakımı güzel, keyfi yerinde."
Köyün maskotu haline geldi
Yavru karacanın evcil hayvan gibi insanlarla ve diğer hayvanlarla anlaştığını söyleyen muhtar Yavuz, "Şu an aramız çok güzel. Gezintiye çıkarıyorum, köy kahvehanesine gittiğimde arkamdan geliyor. Kendi kendine köyde gezinip karnı acıktığında tekrar eve geliyor. Köyün maskotu haline geldi. Bütün ziyaretçiler görmeye geliyor. Yavru bize de iyice alıştı. Bizim bahçemizdeki kediler, köpekler, tavuklarla da çok iyi anlaştı. Birbirlerine alıştıkları için zarar vermiyorlar. Beraber yaşayıp duruyorlar. Hiçbir sıkıntıları yok, keyifleri yerinde. Evin önünden salıyoruz bu bahçeyi dolaşıyor. Evin etrafında geziyor. Acıktığı, canı sıkıldığı zaman yeniden evin önüne geliyor. Yeniden geziyor. Bizden biri, aynı evcil hayvan gibi" diye konuştu.
Ne yapılması gerekiyorsa yapmaya da hazırım
Yavru karaca için yetkililere seslenerek ne yapılması gerekiyorsa hazır olduğunu vurgulayan muhtar, "Biz bakıyoruz yavruya ne yapılması gerekiyorsa yapmaya da hazırız. Ben hayvanı insanlık görevimi yerine getirmek için baktım. Bundan sonra yine de bakmaya devam ederim, hiçbir sıkıntı yok. Ne yapılması gerekiyorsa yapmaya da hazırım" dedi.
            



