Aldemir, hükümetin açıkladığı enflasyon verileriyle gerçeğin gizlenmeye çalışıldığını savunarak, ekonomik krizin vatandaşın günlük yaşamında çok net hissedildiğini söyledi.
Aldemir, “Eskiden kredi kartları beyaz eşya, televizyon, telefon gibi ürünler için kullanılırken, bugün vatandaş ekmek, poğaça, simidi bile kredi kartıyla alıp ödemesini bir ay sonraya erteliyor. Bu durum ekonominin hangi noktada olduğunun en somut göstergesidir” dedi.
“Ekonomi Adeta Yangın Yeri”
Ülkede yanlış ekonomi politikalarının kalıcı hasarlar bıraktığını belirten Aldemir, “Çarşıya, pazara çıkıldığında ekonomik krizin boyutu çok net görülüyor. Sadece ekonomide değil, sağlıkta, eğitimde ve birçok alanda ülke adeta yangın yeri. Liyakatsiz yöneticilerin yanlış kararlarıyla devlet kurumları kaosa sürükleniyor” ifadelerini kullandı.
“Tutarsız Politikalar Yatırımcıyı Kaçırıyor”
Geçmişte uygulanan düşük faiz politikalarının döviz kurlarını ve altını hızla yükselttiğini hatırlatan Aldemir, “İthalata bağımlı bir ülke olarak bu yükselişten en fazla biz etkilendik. Sonrasında atılan adımlar da istikrar getirmedi. Her gelen yönetici kendi programını uyguladı, devlette istikrar sağlanamadı. Bu istikrarsızlığın bedelini de işçi, emekli ve memur ödüyor” dedi.
Aldemir, hukukun üstünlüğü ve yargı bağımsızlığına duyulan güvenin zedelendiğini de belirterek, “Yabancı yatırımcı güven ortamı olmadan ülkemize yatırım yapmaz. Ancak bağımsız gazetecilerin, belediye başkanlarının, siyasetçilerin tutuklandığı, Anayasa Mahkemesi’nin kararlarının bile tanınmadığı bir yerde yatırımcı güvenmez” şeklinde konuştu.
“Kredi Notu Artışı Vatandaşa Yansımıyor”
Hükümetin açıkladığı kredi notu artışlarının da gerçeği yansıtmadığını dile getiren Aldemir, “Kredi notları yükseliyor deniyor ama pazara çıkan vatandaş bunu hissetmiyor. Tabana yansımayan hiçbir veri gerçeği değiştirmez” dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi’nin iktidara gelmesi halinde ekonomi politikalarında adalet ve hukukun üstünlüğü esaslı bir anlayışla hareket edeceklerini vurgulayan Aldemir, “Halkın güvenini kazanacak, ekonomiyi rayına oturtacak ve yeniden istikrarlı bir Türkiye’yi inşa edeceğiz” sözleriyle konuşmasını tamamladı.