Yirmi yedi Avrupa Birliği üyesi ülke Schengen vizesi adı altında tek bir vize politikası uygulamaktadır.

Yirmi yedi Avrupa Birliği üyesi ülke Schengen vizesi adı altında tek bir vize politikası uygulamaktadır. Buna ek olarak, Avrupa Birliği (Schengen Bölgesi) dışındaki dört ülke (İzlanda, Lihtenştayn, Norveç ve İsviçre) Avrupa Birliği ile yapmış oldukları anlaşma ile Schengen Alanı'nın parçası olan aynı tip vize politikasını benimsemektedirler.
Avrupa Birliği ile Türkiye arasında büyük vize krizi yaşanıyor. Krizin nedenini Türkiye'deki Suriyeliler ile düzensiz göçmenler olduğunu tahmin etmek hiç te zor değil. Suriyeli ve Afganların Türk vatandaşlığın almaları, isimlerini basit şekilde internetten değiştirmeleri de işin tuzu biberi oldu. Avrupa, bu durumdan sonra vizeye başvuran herkes için Güvenlik Soruşturması talep etti. Pandeminin başladığından beri süren vize sıkıntısının son haftalarda daha da arttı. Başta Almanya olmak üzere birkaç ülke hariç Avrupa ülkeleri Türk vatandaşlarına vizeleri durdurma noktasına getirdi. Geçen sene vize retleri yüzde 10 civarındayken son birkaç aydır vize retleri yüzde doksanları geçti.
Bu kriz sadece iş dünyasını ya da turist vizesi almak isteyenleri değil, AB ülkelerinden evlenenleri de olumsuz etkiliyor. Randevu alabilirlerse işlemlerin bitmesi de yıllar sürebilir.
Sorun bununla da sınırlı kalmıyor, Schengen ülkeleri her geçen gün vize verme şartlarını daha da ağırlaştırıyorlar. Vize uygulamaları artık neredeyse insan haklarına aykırı boyutlar kazanmaya başladı. Vatandaşlarımızın bu süreçte aşağılanmaları, kendilerinden kısa süreli vizeler için bile Türkiye’ye geri döneceklerini ispata yarayacak çok sayıda belge istenmesi, üstüne üstlük bir de vizeler için dünya kadar harç tahsil edilmesi gerçekten anlaşılır bir şey değildir ve onur kırıcıdır.
Türkiye’nin mevzuatının ve teknik kapasitesinin AB ile uyumlu hale getirilmesi için. 16 Aralık 2013 te 72 başlık altında anlaşma imzalandı. Bu anlaşmaya göre üç yıllık süre içerisinde Türkiye bu 72 maddelik şartları yerine getirecek ve AB ile vize serbestliği sağlanacaktı. Yani her şey yolunda gittiği takdirde 2017 yılında vizesiz yolculukların başlaması söz konusu olacaktı.
Schengen ülkelerine vizesiz giriş yapabilmemiz için gerekli olan 72 madde içinde AB nin özellikle üzerinde durduğu ve gerekli şartları yerine getirmediğimizi iddia ettiği maddeler ide şöyle sıralıyor.
1. Geri Kabul Anlaşması'nın etkin bir şekilde uygulanması. Geri Kabul Anlaşması, Avrupa Birliği'nin yasadışı göçleri engellemek için öne sürdüğü bir anlaşmadır. Geri Kabul Anlaşması'nın imzalandığı ülkelerin vatandaşları, anlaşma gereği ülkelerine geri iade ediliyorlar.
2. Pasaport ve vizelerde belge güvenliğinin sağlanması ve bu alanda AB ile işbirliğinin artırılması.
3. Yasadışı geçişleri engelleyecek şekilde sınır kontrollerinin etkin şekilde yapılması ve bu konuda üye ülkeler ve ilgili AB kurumları ile işbirliğine gidilmesi
4. Entegre sınır yönetimi stratejisinin uygulanması
5. Sınır yönetimi, vize, gümrükler, geçiş belgeleri gibi alanlarda yolsuzlukla etkin mücadele edilmesi
6. Uluslararası mülteci hukukuna uyum sağlanması
7. Mülteci statüsünün belirlenmesi için uzmanlaşmış bir birim oluşturulması, mülteci statüsü verilen kişilerin kendi kendilerine yetebilmeleri, kamu hizmetlerine erişimi, sosyal hakları ve entegrasyonlarının sağlanması
8. Düzenli ve yasadışı göç ile ilgili veri toplanması ve göç akınları gözetim mekanizması oluşturulması.
9. Organize suç ile mücadele ulusal stratejisi ve eylem planının uygulanması.
10. Avrupa Konseyi Sözleşmesi ve AB standartları uyarınca insan kaçakçılığı ile etkin mücadele edilmesi.
11. Cezai konularda adli işbirliği ile ilgili uluslararası sözleşmelerin imzalanması.
12. OLAF, EUROPOL, EUROJUST gibi AB kurumları ile işbirliği, MASAK’ın ilgili AB ajansları ile işbirliği.
13. AB standartları uyarınca kişisel veri koruma mevzuatının oluşturulması.
Tarafsız bir gözle de bakacak olursak vize muafiyeti için yapmamız gereken 72 maddenin 7 tanesi tam olarak sonuçlandıramadık. Bu kriterler de şunlardır.
Terörle mücadele mevzuatı: Bu alanla ilgili kriteri karşılamak için Türkiye’nin bugüne kadar ilettiği öneriler AB kanadının beklentilerini tam olarak karşılamıyor. AB, Terörle Mücadele Kanunu’nda, Ceza Muhakemesi Kanunu’nda ve Türk Ceza Kanunu’nda cezalandırma ve tutuklamayla ilgili ilave değişiklik talep etti. Türkiye ve AB arasındaki en tartışmalı konu bu madde.
Kişisel verilerin korunması: Türkiye bu süreç içerisinde gerekli yasal düzenlemeyi yaptı. Ancak Avrupa Birliği olağanüstü hal ile ilgili düzenlemenin, bu kriterin karşılanması açısından sorun olduğunu belirtiyor.
Yasadışı geçişleri engelleyecek şekilde sınır kontrollerinin etkin şekilde yapılması ve bu konuda üye ülkeler ve ilgili AB kurumları ile işbirliğine gidilmesi
Cezai konularda adli işbirliği: Bu kritere ilişkin tam anlamıyla çözüm bulunabilmiş değil. Sorunun odağında Kıbrıs’ın tarafımızdan tanınmaması ve şu aşamada mevcut politikasında değişiklik sinyali vermemesi yer alıyor.
Europol ile anlaşma: AB, anlaşmanın imzalanması için Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’nun AB standartlarıyla uyumlu hale getirilmesi gerektiğini belirtiyor.
Yolsuzlukla mücadele: AB kanadı bu kritere ilişkin pratik adımlar üzerine yoğunlaştı. Türkiye’den TBMM Üyeliği Etik Kanunu teklifinin son durumu hakkında bilgi talep edildi.
Geri kabul anlaşması: Ankara, Türkiye üzerinden kural dışı şekilde AB ülkelerine geçiş yapan kişilerin geri alınmasına ilişkin Geri Kabul Anlaşması’nın, vize muafiyetiyle birlikte uygulanacağını bildirilmişti. AB, ikili geri kabul protokollerinin uygulanmasında da sıkıntılar olduğu görüşünde.
Sizce ne zaman düzelir bu vize çıkmazı?