‘’Taşra baskısında çıkan yazımın en önemli kısmını İstanbul baskısına koymamışsınız, kalemimin şerefiyle oynatmam, sansüre hayır’’ isimli, gencecik bir okurken duayen gazetecilere yapıldığını duyarak,

‘’Taşra baskısında çıkan yazımın en önemli kısmını İstanbul baskısına koymamışsınız, kalemimin şerefiyle oynatmam, sansüre hayır’’ isimli, gencecik bir okurken duayen gazetecilere yapıldığını duyarak, imrenip, bir gün köşe yazarken benim başıma da gelse şöyle havalı bir tirat atsam diye yanıp tutuştuğum konuşmamı hala yapamadım sayın okur. Yerel gazetelerde İstanbul baskısı diye bir şey yokmuş, tabi bu öncelikle bu küçük bir sorun. Saniyen, benim yazılarımda kırpılacak önemde bir pasaj da bulunmuyormuş. Konuştuğum bir büyüğüm böyle söyledi gazetede. Aklınca gaza getirip, seçim öncesi bütün dikkatler üzerimdeyken, halk oyunu kullanmak için yazdığım kelimelerde mesaj ararken benim başımı belaya sokmak niyetinde ama yaşımız ondan küçük de olsa yeteri kadar sandık tecrübesine sahibiz şükür.
Ben yine asıl meseleme dönerek, yazımın iki faklı versiyonunun birini baskıya giren matbu gazeteye diğerini okumakta olduğunuz internet sitesinin editörüne yolladım. Ertesi gün elimde gazete ile patronun yanına hışımla girdim. Tek amacım ilerde yazılarıma sansür konmaya çalışıldığında vereceğim tepkinin bilinmesi için bir ön uyarı yapmaktı. ‘’Yazımın tamamını neden gazetede basmadınız bu sadece bana değil Takvim-i Vekayi’den beri kalemine sahip çıkan tüm gazetecilere yapılan bir ayıptır’’ diyerek gazeteyi masaya attım. Sadece gözleriyle verdiği talimatla hemen emanetimi geri aldım masadan ama başında dikilmeye devam ettim. Siteye girip yazımı okumasını bekledim sonra gazeteye göz atarken son paragrafın olmadığını görünce asıl konuşmama başlayabilecektim. ‘’Agah seni Takvim-i Vekayi’den beri kullanılan tüm gazetelere sararım ibret olsun diye de basın müzesinde sergiletirim’’ diyerek beni kovdu. Kafamda tarihe bir yolculuk yapıp tüm basılmış gazeteleri kutsal bedenimde hissederken kendimi bir mumya gibi hissetmeye başladım.
Neyse ki, iyi tarafından bakarsak müzedeki yerim bir şekilde garanti altına olunmuş oldu.