Genel olarak Türk Halk Oyunlarına baktığımızda, çeşitli açılardan değerlendirme olanağına sahip olduğumuzu görürüz.

Genel olarak Türk Halk Oyunlarına baktığımızda, çeşitli açılardan değerlendirme olanağına sahip olduğumuzu görürüz.
 
Bunlardan biri din, büyü ve ritüellerden doğarak bir gelenek haline gelen şeklidir. Bir diğeri, bilimsel çalışmalar sonucunda derlenen "halk bilimin malzemesi olarak halk oyunlarıdır. Sonuncusu, bu malzemeden yola çıkarak yorumlama süreci sonunda "sahnelenen bir sanat olarak halk oyunlaradır.
 
        Bu durumda hemen akla gelen, "neden halk oyunlarını sahneleme gereği duyuyoruz?" sorusudur.
 
        Bu soruyu cevaplamadan önce halk oyunları ile sahne oyunları arasındaki farkı belirtmek gerekir. Geleneksel halk oyunlarının en önemli özelliği, özel bir seyircisi olmayıp, özellikle kırsal kesim ortamı içinde herkesin katılma olanağının olmasıdır. Yani bireysel bir sav yoktur, etkinlik çabası anonimdir.
 
       Biçim kaygısı duymadan sürekli tek düzen hareketlerin tekrar edilmesi dışardan seyreden biri için çok sıkıcı olabilir. Her oyunu kendi başına ilginç kılmak için seyirciyi oyalayacak, etkileyecek yerleri seçip çıkarmak durumundayız. Kısacası yapmamız gereken bir çeşit ayıklama elmalıdır.
 
      Halk oyunları ile sahne oyunları arasındaki en önemli ayrımın oynamaya yol açan amacın farklı oluşu olduğunu belirtmiştik. Sahne oyunlarında amaç yalnız ve yalnızca seyirdir.
 
     Bir ayrım da oyuncular bakımındandır. Halk oyunlarını köyünde, kasabasında oynayan türlü meslekten, uğraşıdan gelmiş insanlardır ve sadece kendi köylerinin oyunlarını bilirler, dans için ayrı bir eğitim görmemiş, teknik yeterliliği elde etmemişlerdir.
 
     Oysa bütün yurdun oyunlarından dedenmiş bir gösteri çıkarabilmek için, ekibi meydana getiren oyuncuların teknik bakımından birbirlerine eşit ve bütün bölgelerin danslarını aynı ölçüde iyi oynayabilecek yolda yetişmiş olmaları zorunluluğu vardır
 
     Bu ayırımlardan yola çıkarak oyunları sahneye uyarlamalıyız. Yapılan değişiklikler oyunların temel yapısını, özünü değiştirmemelidir. Bu değişikliği gerçekleştirebilecek, ancak yaratıcı yeteneği olan bir sanatçı, bir koreograftır.