Günümüzün en büyük problemi anksiyete... Ve ondan kaçmak değil, onu tanımamız lazım.
Günümüzün en büyük problemi anksiyete... Ve ondan kaçmak değil, onu tanımamız lazım. Anksiyete bozukluğu kaygı duygusunun bir tehlike yokken kendini göstermesi, uzun süre devam etmesi ve çok güçlü hissedilmesidir. İleri derecede anksiyete bozukluğu kişileri fazlasıyla rahatsız edebilmekte ve günlük hayattaki işlevlerini yerine getirmesini zorlaştırabilmektedir. Kaygı bozukluğu yaşayan kişinin, sosyal yaşamında başka kişilerle olan ilişkileri de olumsuz etkilenmektedir. Anksiyetesi olan kişiler çoğu zaman endişeyi yoğun bir şekilde hissettiklerinin farkındadır. Ancak kendilerini kontrol edemez ve sakinleşemez. Durum bu seviyeye ulaştığında kişilerin sağlıklı bir hayat sürebilmesi için tedavi olması gerekmektedir.
Peki anksiyetenin belirtileri neler?
Özgüvensiz ve değersiz olduğunu düşünmek
Başkaları ile konuşmanın zor olduğuna inanmak
Toplum içinde konuşmaktan ve yemek yemekten çekinmek
Gergin, kaygılı, sıkıntılı ve tanımlanamayacak şekilde tuhaf hissetmek
İnsanların sözleri ile zihnini meşgul etmek
Çevreden kopmak, kaçmak istemek
Kas ağrısı çekmek
Hızlı nefes alıp vermek
Çabuk gerilmek
Titremeye, sallanmaya başlamak
Umutsuz hissetmek
Devamlı ağlamak istemek
Konsantre olamamak
Çabuk yorulmak
Uykusuzluk çekmek
Hatırlamakta zorlanmak
Üzüntülü durumlara yoğunlaşmak
