Geçtiğimiz günlerden yeniden 2012 isimli kıyamet filmini izledim.
Geçtiğimiz günlerden yeniden 2012 isimli kıyamet filmini izledim.
Beni çok etkiliyor böyle filmler ister istemez.
Felaket senaryoları üretmeden uyuyamıyorum, zaten öyle de uyuyamadığım için…
Sonuç olarak uyuyamıyorum.
2012 filmi çıktığı sene 2009’du ve ben Maya halkının tarihiyle ilgili pek çok araştırma yapıyordum.
İnsan hayret ediyor bu halka.
Mayalar astronomi bilimine düşkün olduğu için, Marduk gezegeniyle ve dünyanın yok oluşuyla ilgili kehanetlerin kaynağı olan Maya Takvimi’ni hazırladı. Takvim M.Ö. 12 Ağustos 3114 tarihinde başlar ve M.S. 21 Aralık 2012 tarihinde biter. Mayalar 2012’de dünyanın büyük hasarlı depremlerle karşılaşarak, büyük bir tufanla yok olacağına inanırlar. Fransa’nın batısındaki Bugarach ve İzmir’in Selçuk ilçesine bağlı Şirince köyünün etkilenmeyeceğini söylemişlerdi.
Bahsi geçen 2012 isimli film de Maya halkının tahmin ettiği kıyametin gerçekleştiği bir senaryoyu anlatıyor. Tabii hikâye anlatmanın en önemli noktalarından birisi mikro ölçekte makro hikayeyi verebilmek. Bu yüzden, çekirdek bir aileden, dünya ülkelerinin yöneticilerine uzanan bir hikayeyi dinliyoruz.
Mayalar gibi aynı dönemde yaşamış bir ırk daha olan İnkalar ise daha çok ilgimi çekmişti.
Yaşadıkları yer olan Machu Picchu işgal edilmeden önce, Kolomb öncesi Amerika’nın en büyük ve en verimli uygarlığı olarak biliniyor. Maalesef İnkalar ve Mayalar bugün yok olmuş bir halk. Ancak ön görüşlülükleriyle günümüzü aydınlatmaya devam ediyorlar.
