18 yaşına yeni giren Cerebral Palsy’li Duru Oğuz, ‘Karmakarışık’ isimli üçüncü kitabının okuyucularla buluşmasını heyecanla bekliyor.  ‘Duru’nun Günlükleri’ ve ‘Üçüz Civcivler’ isimli kitaplarının ardından üçüncü kitabının baskıya girmesinin heyecanını yaşayan Duru Oğuz, genç yaşında yakalamış olduğu başarıdan dolayı mutluluğunu anlattı. Oğuz, ayrıca üniversite hedeflerini ve ilerleyen yıllarda Çanakkale’de açmak istediği kafenin detaylarını paylaştı.
 
Çanakkaleli Cerebral Palsy (spastik) hastası 18 yaşındaki Duru Oğuz’un üçüncü kitabı ‘Karmakarışık’ yakında kitapçılarda yerini alacak. Heyecanla yeni kitabının çıkacağı günü bekleyen genç yazar, duygularını anlatarak, üniversite hedeflerini paylaştı.
 
Oğuz, öncelikle yayınlanan kitapları ile ilgili bilgi vererek, “ Duru’nun Günlükleri isimli kitabımda, kendi yaşam öykümü masal, hikaye şeklinde anlattım. Çocuklar ve büyükler için yazdım. Üçüz Civcivler de ise farklı bir tempo oldu. Çakıl, Fındık, Şımarık isimli üçüz civcivlerimiz maceradan maceraya atıldılar. Çocuklar için eğlenceli bir kitap çıkarmaya çalıştım” dedi.
 
“ÇOCUKLARIN BEYİN GELİŞİMİ İÇİN MASAL GEREKLİ”
Yakın zamanda çıkacak olan ‘Karmakarışık’ isimli kitabına da değinen Duru Oğuz, “Masal kahramanların değişik hallerini anlatan bir kitap oldu. Bunu da tabi büyükler de okuyabilir. Masal okumak çok önemli. Özellikle çocukların beyin gelişimi için MASAL gerekli. Yalnız olan bir çocuk, masal okuduğunda yalnız olmadığını hissediyor. Benim en sevdiğim kitaplardan biri ise Şeker Portakalı” şeklinde anlattı.
 
CİVCİVLER BÜYÜYÜCEK, ÜÇÜZ TAVUK OLACAKLAR
Ayrıca Duru Oğuz Üçüz Civcivler kitabını sevenlere müjde vererek, yeni serinin geleceğini söyledi. “Yeni seride yine Üçüz Civcivler macera peşinde koşuyor. Bu sefer Berat ve Beril var kitabımızda. Bu kişilerin civcivlerin insanları. Yeni seride Berat ve Beril’in mezuniyet balosuna yardımcı oluyorlar, doğayı koruyorlar civcivlerimiz, bebek bakıcılığı yapıyorlar ve ardından üçüz tavuklar oluyorlar” diye açıkladı.
 
Genç yazar, ayrıca Varol Yaşaroğlu’nun ‘Kral Şakir’ isimli çizgi filmi gibi bir dünya yaratacağını ve bu konuda çalışmalara başladığını söyledi. 18 yaşındaki Cerebral Palsy’li Duru Oğuz, gülümseyerek “Ben çok daha iyisini yapacağım” dedi.  Projesini bir yapımcı ile konuştuklarını söyleyen Oğuz, projesinin çok beğenildiğini ve bu konuda ilerleyen tarihlerde bir çalışma yapılacağını müjdeledi.
 
“DRAMATURJİ YAZARLIK BÖLÜMÜNÜ BEKLİYORUM”
Şu anda liseyi bitirerek, üniversite için hazırlandığını söyleyen Oğuz, yazarlık konusunda kendini geliştirebileceği bir bölüm için hazırlandığını açıkladı. Duru Oğuz, “TYT sınavına hazırlanıyorum. İzmir’de bulunan Dokuz Eylül Üniversitesi Dramaturji Yazarlık bölümünü bekliyorum. Bu bölümde, hayal gücünüzü genişleterek, metinler yazıyorsunuz. Projeler üretiyorsunuz ve tamamladıktan sonra oyun sergiletiyorlar size ve sonra mezun oluyorsunuz. Ben çok güzel şeyler başaracağıma inanıyorum” ifadelerini kullandı.
 
GENÇ YAZARIN HAYALİ SANAT OKULU VE KAFE KİTAP AÇMAK
Yazar Oğuz, okulunu bitirdikten sonra Çanakkale’de sanat atölyesi ve kafe açmak istediğini söyleyerek, burada engelli arkadaşları ve çocuklar için birçok farklı kurs olanağı sağlamak istediğini de belirtti. ‘Sanat Okulu’ olarak tanımladığı merkezde ayrıca, yazarlık konusunda kurslar vermeyi hayal ettiğini de açıkladı. Oğuz, “Müzik, resim kurslar bu merkezde olacak. Ayrıca ben de yazarlık atölyeleri düzenlemek istiyorum. Hikayenin girişi nasıl yapılır, kurgusu nasıl yapılır bunları anlatmak istiyorum. Keyifli zaman geçirmek için bir merkez olacak. Bir de kafe açmak ve burada engelli arkadaşlarıma da iş olanakları sağlamak istiyorum. Ne kadar özel durumlu arkadaşım varsa bu kafede misafir etmek istiyorum. 6 Ekim Cerebral Palsy Günü’nde ya da Engelliler Haftası’nda yani özel günlerde burada etkinlikler düzenlemeyi planlıyorum” şeklinde anlattı.
 
“ASLA HAYAL KURMAYI VE ÖZGÜR BİR ÇOCUK OLMAYI BIRAKMASIN”
Yazar olmak isteyenlere çocuklara şimdiden tavsiyelerde bulunan Duru Oğuz, hayal etmekten vazgeçmemeleri gerektiğini vurguladı. Oğuz, “Bol bol oyun oynasınlar, oyunlar onların hayal güçlerini geliştirir.  İlgisini çeken bir kitap okuduğunda, kafasında bir şeyler canlandığında bunları ailesi ile paylaşabilir. Bu hayal ettiklerini resim çizebilir. Çocuk hayal gücüne göre hareket ettiğinde, gerisi zaten geliyor. İlk önce hayal kurup, gözlerini kapatsın ve yaşadığını hissetsin. Daha sonra yavaş yavaş yazmaya başlasın. Asla hayal kurmayı ve özgür bir çocuk olmayı bırakmasın” diye sıraladı.
 
“OKUMAYA BAŞLAYINCA KİTAPLARI ARTIK KOLİYLE ALMAYA BAŞLADIK”
Duru’nun annesi Süreyya Oğuz da kızının başarılarının dolayı mutluluğunu dile getirerek, “Duru beş buçuk aylık doğdu ama doğduğundan beri ona sürekli kitap okuduk. Üstüne giydiği yeleğine ayağındaki çorabına kadar rengini söyledik, sürekli onunla konuşuyorduk. Sürekli masal kitapları okuyorduk. Duru her zaman farklı bir çocuktu. İlkokulda okumaya başlayınca kitapları artık koliyle almaya başladık. Okumayı çok seviyordu. Ufak ufak yazmaya başladı ve okulda öğretmeni Duru’ya bir kitap çıkartabileceğini söyledi. Yazdıklarını çok beğenmişti. Duru’nun Günlükleri ilk kitabı bu şekilde çıkmış oldu. Ardından Üçüz Civcivler ve şimdi Karmakarışık kitabı ile üçüncü kitabını yazmış oldu. Bu arada bir sürü hazırda bekleyen öyküleri de var” şeklinde anlattı.
 
KİTAP BAĞIŞI PROJESİNE DESTEK ARIYORLAR
Duru Oğuz, ayrıca okuduğu birçok kitabı bir okula bağışlamak istediğini söyledi. Annesi Süreyya Hanım ise, bu konuda destek talebinde bulundu. Süreyya Oğuz, “Bu kitapları bir okula bağışlamak konusunda yardımcı olursa çok mutlu oluruz. Şu anda İl Milli Eğitim bize araştırıyor uygun bir okul için, yardımcı olacak kurumlar olursa seviniriz” dedi.
 
Gizem Tuğçe BAYHAN