Turizmde önemli şehirlerden biri olan Çanakkale’de koronavirüs vaka sayısında artışın hızlı olması, yaklaşan sezon için sektördekilerin endişelerini arttırdı. ÇATOD Başkanı Armağan Aydeğer, salgındaki bu artışın Çanakkale turizmine olan etkisini değerlendirerek, vaka sayılarında düşüş olmadığı sürece turizmin başlamasının zor olacağını söyledi. Aydeğer, “Vaka sayıları azalmazsa Türkiye olarak sürdürülebilir ve sürekli turizm hareketinden bahsetme şansımız maalesef yok” dedi.
 
Çanakkale’de koronavirüs vaka sayılarındaki artışın turizm sektörüne yansımasını değerlendiren Çanakkale Turistik Otelciler, İşletmeciler ve Yatırımcılar Birliği Derneği (ÇATOD) Başkanı Armağan Aydeğer, şu anda rezervasyonlarda iptallerin gerçekleştiğini söyledi.
 
Başkan Aydeğer “Covid-19 ‘un ülkemizde görüldüğü 11 Mart’tan sonra tüm turizm camiasının beklentisi 2020 yılının kayıp bir yıl olduğu. 2021 yılı Nisan ayı ile beraber bu durumun ve turizm sektörünün normalleşmeye gireceği yönündeydi. Özellikle geçtiğimiz Ocak ve Şubat aylarında bütün beklentilerde bu yöndeydi. Yani vaka sayılarının düşeceği yönünde bir görüş vardı. Ama maalesef tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de vaka sayılarında normalin çok üzerinde bir vaka artışı gerçekleşti. Bu durumda turizmciler olarak bizlerin Nisan 2021 beklentimiz tamamen tersine dönmüş oldu. Özellikle genel olarak Nisan sonuna doğru, Mayıs başı ve Ramazan Bayramı ile beraber beklediğimiz bir turizm hareketi var. Bu umutlarımızı korumaya çalışıyoruz. Ama Covid-19 vaka sayılarının çok yüksek seyrediyor olması tedirginliklerimizi arttırmış durumda” ifadelerini kullandı.
 
“BU TÜRK TURİZMİ İÇİN HİÇ İYİ BİR REFERANS DEĞİL”
2020 yılındaki turizm hareketi ile bu seneyi kıyaslayan Aydeğer, “2020 yılı zaten iç turizm ağırlıklı geçmişti zaten ve Çanakkale turizmi de iç turizm odaklıydı. Belirli bir sayıda da Balkan turizmi gerçekleştirmiştik. Aslında biz turizmciler 2021 yılında dış turizm hedeflemiştik. Ama Covit-19 vaka sayılarının Nisan ayında pik yakması, tepe noktasına ulaşması, özellikle yabancı ülkeler Türkiye ile ilgili seyahat kısıtlamalarını arttırdı. Almanya Covid-19 vaka sayısının çok yüksek olması nedeni ile Türkiye’yi enfeksiyon riski yüksek ülkeler arasına aldı. Rusya’da Türkiye’ye uçuşlar ile ilgili sefer sayılarını azalttı. Birçok Avrupa ülkesinde ve ülkemize yabancı turistlerin geldiği ülkelerde de Türkiye yapılan tatili seyahati sonrasında 15 gün karantina kararı devam ediyor. Bu durumda tabi ki ülkemize yabancı turist gelmesine mani olan en önemli etken. Ama burada en önemli konu Covid-19 vaka sayılarının sürekli hızlı bir şekilde artıyor olması. Çünkü bu vaka sayıları azalmaz ise Türkiye olarak sürdürülebilir ve sürekli turizm hareketinden bahsetme şansımız maalesef yok. Şu anda vaka sayımız ve vaka artış hızımız dünyada Türkiye’yi bir kaç ülkeden biri konumuna getirdi. Bu Türkiye için Türk turizmi için hiç iyi bir referans değil. Bu durumda turizmi çok olumsuz etkiliyor” diye konuştu.

“ŞİMDİ MAYIS AYI İPTALLERİNİ ALIYORUZ”
Covid-19 vaka sayılarının ülkemizde çok artması ve artmaya devam etmesi turizmi çok olumsuz etkilerken, yabancı turistlerin geldiği ülkelerinde Türkiye seyahatleri ile ilgili ek tedbirler alıyor. Bu durumda tabi ki yabancı turistlerin ülkemize gelmesini engelliyor” diyen Aydeğer, “Bu durum rezervasyonları da etkiledi. Geçtiğimiz ay iptal rezervasyonları almıştık. Nisan ayında da iptaller devam etti. Ama şimdi Mayıs ayı iptallerini alıyoruz. Haziran ayı ile ilgili bir takım seri grup iptalleri var. Bu iptaller yurtdışı iptalleri. Bu nedenle özellikle benim aynı zamanda bir turizmci olarak söyleyeceğim en önemli konu, Covit-19 vaka sayılarının kesinlikle ve kesinlikle makul sayılara çekilmesi gerekiyor. Covit-19 vakalarının biteceğini zaten artık düşünmüyoruz ama Ülkemizde günlük 50 binli vakalar hem dünya kamuoyunda turizm piyasası açısından da Türkiye’yi olumsuz bir noktaya taşıyor” şeklinde belirtti.

“DESTEKLERİN HAZİRAN AYI SONUNA KADAR DEVAM ETMESİ ÇOK ÖNEMLİ”
Koronavirüs salgından en başta etkilenen sektörlerden olan turizmin şu anda zor durumda olduğuna değinen Aydeğer, şu şekilde özetledi: “Bu süreç ile alınan kısıtlama ve yasak tedbirlerinin özel sektörde hizmet veren hiçbir sektör için kolay bir durum olmadığını açık yüreklilikle söylemek isterim. Hep söyledim şimdide söylüyorum turizm sektörü gerçekten çok zor durumda. Turizm sektörü son bir yıldır çok büyük sıkışıklık içinde, gelirlerinin yüzde 90’ını kaybeden bun un yanında sürecin çok uzun olması nedeni ile turizm işletmelerini tamamen kapatan turizmciler var. Böyle bir süreçte turizm işletmelerinin süreç ile ilgili gösterebilecekleri direnç oldukça azaldı. Bir de bunun yanı sıra kısa çalışma ödeneği desteğinin Mart ayı sonu ile bitmesi sadece turizm işletmecileri ile alakalı değil tüm işletmeler için kötü oldu. Özellikle kısa çalışma ödeneği ile beklentimizin en azından Haziran ayı sonuna kadar, bu süreçteki kısıtlama ve yasaklar hafifleyene kadar devam etmesi yönünde. Kısa çalışma ödeneği bu süreçte tüm işletmeler için çok önemli bir konuydu. Yetkililerden ve devlet büyüklerimizden talebimiz kısa çalışma ödeneğinin Haziran sonuna kadar devam ettirilmesi. Bu kritik süreçte hem kısa çalışma ödeneği hem de işletmeleri rahatlatacak olan vergiler ile ilgili destek ve ötelemelerin yine Haziran ayı sonuna kadar devam etmesi çok önemli. Turizm sektörünün yaklaşık bir buçuk seneye varan süreçten sonra ayakta kalması için bu destekler olmaz ise olmazların başında geliyor.”

“VAKA SAYILARI MAKUL SEVİYELERE İNERSE OLUMLU DURUMLARDAN BAHSEDİYOR OLURUZ”
Aydeğer, beklentilerinin Ramazan ayındaki tam kapanma ile birlikte vaka sayısının azalması yönünde olduğunu belirterek, “Covid-19 Pandemisi ile ilgili tedbirler kısıtlama ve yasaklar kaçınılmaz bir durum. Kısıtlama ve yasakları gönlümüz tabii ki istemiyor. Ama Türkiye’deki çok ciddi vaka artışı haberleri bilgisi dünyada çok çabuk yayılıyor. Bu zor süreci de aşmamız için bazı zorlukları da göğüslememiz gerekiyor. Umut ediyoruz ki Ramazan ayı içerisinde alınan tam kapanma kararı ile de vaka sayıları makul seviyelere inerse ve bizler turizmde daha olumlu durumlardan bahsediyor oluruz. Şu an tabir yerinde ise tam bıçak sırtı denilen bir noktadayız. Eğer önümüzdeki birkaç hafta bu vaka artışlarında olumlu bir vaka düşüşü gözlemleye bilirsek, özellikle Balkan Pazarı olmak üzere yurtdışı ve yurt içi pazarda Ramazan Bayramı sonrası için rezervasyonlarda olumlu bir yansıma görülebilir” ifadelerini kullandı.
 
Sevi Gözay UĞURLU