Gündem

Nalbant’tan ‘işsizlik’ vurgusu

Çanakkale Ziraat Odası Mühendisleri Odası, tarımsal öğrenimin 174.yıldönümü olması sebebiyle Cumhuriyet Meydanı’nda tören düzenledi. Düzenlenen törende ziraat mühendislerin yaşadığı işsizlik vurgulandı.

Çanakkale Ziraat Odası Mühendisleri Odası, tarımsal öğrenimin 174.yıldönümü olması sebebiyle Cumhuriyet Meydanı’nda tören düzenledi. Düzenlenen törende ziraat mühendislerin yaşadığı işsizlik vurgulandı.
 
Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen törene Çanakkale Belediye Başkan Yardımcısı İrfan Mutluay, Çanakkale Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Hicri Nalbant ve oda üyeleri katıldı. Ziraat Odası Mühendisleri Odası’nın Atatürk büstüne çelenk sunumu ile başlayan program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile devam etti.
 
Ziraat mühendislerinin günümüzde yaşadığı sıkıntıları dile getiren bir konuşma yapan Çanakkale Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Hicri Nalbant, “Günümüzde Türkiye’de 40 üniversite de Ziraat Mühendisliği eğitimine yönelik 166 program yer almaktadır. Bu programlarda 5107 öğrenci kontenjanı açılmıştır. Ziraat Mühendislerinin en çok istihdam edildiği Tarım İl Müdürlüklerine 3 yıldır ziraat mühendisi ataması yapılmamıştır. Bütün mesleklerde olduğu gibi ziraat mühendisliğinde de ciddi bir işsizlik sorunu olduğu burandan da görülmektedir. Aşağıda bahsedeceğimiz tarımdaki gelişmeler dikkate alındığında işsizliğin neden bu boyutlara ulaştığı daha kolay anlaşılacaktır. İMF ve Dünya Bankası programları ile Dünya Ticaret Örgütü veya Avrupa Bilirliği uyum yasalarının hepsi Türkiye gibi ülkelere ‘tarımsal destekleri azalt, kırsal nüfusu düşür, tarımsal üretime kota uygula, suyu ticarileştir, kamuya ait tarım işletmelerini özelleştir ve ithalatı serbest bırak’ demişlerdir. Tarımda uygulanan bu politikalar çerçevesinde bir yandan küçük çiftçilik tasfiye edilirken şirketler tarıma el atmaya başlamış, kırsal alanlar boşalmış, kır emekçileri kentlere yığılarak marjinal işlerde istihdam edilmişler yada sanayiye ucuz iş gücü haline gelmişlerdir” şeklinde konuştu.
 
“TÜRKİYE EN TEMEL ÜRÜNLERDE BİLE İTHALATÇI KONUMA GELMİŞTİR”
“3 milyon hektardan fazla tarım arazisi son girdi maliyetlerindeki artışa karşılık ürün fiyatlarının düşük kalmasından kaynaklanan nedenlerle ekilmemektedir” diyen Nalbant, “Bir zamanlar tarımda kendi kendine yeten Türkiye, şimdi buğday, mısır, pamuk, patates, soğan gibi en temel ürünlerde bile ithalatçı konuma gelmiştir. Hayvancılıkta durum daha vahimdir. Et ithal, hayvan ithal, saman ithal iken şimdi de Moldova’dan, Suriye’den çoban ithal edilmektedir. Rusya Federasyonu Federal Meclisi Devlet Duması temsilcisi Malik Kerimov, “’Atatürk döneminde Türkiye, Sovyetler Birliği’nin tarımsal ürün ihtiyacının % 33 ünü karşılıyordu. Bugün maalesef Türkiye Rusya’dan buğday alıyor’ demektedir. Buğday üretimi son 10 yılın en düşük seviyesindedir. Türkiye’nin en önemli tarımsal ürünü buğdayda üretim, 2018 yılında, önceki yıla göre % 5 düşüşle 19 milyon tona gerilemiştir. 2019 yılında ithalat inanılmaz boyutlarda artarak 11 ayda neredeyse 9 milyon tona ulaşmıştır. Durum mısırda, ayçiçeğinde, soyada, şeker pancarında ve pamukta da farklı değildir. Çözüm, üretimi odağına alan ve üretimden dış ticarete kadar tüm süreci planlayan, girdi maliyetlerini düşüren, destekleri arttıran, taban fiyat uygulayan, çiftçiyi borçlarından kurtaran, ithalatı, özelleştirmeleri durduran politikalarla birlikte çiftçilerin, tarım emekçilerinin örgütlü mücadelesinden geçmektedir” ifadelerini kullanarak konuşmasını sonlandırdı.
 
Gizem Tuğçe BAYHAN