Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süha Özden, herhangi bir sondajın özellikle orta büyüklükteki bir depremi oluşturması veya bölgedeki herhangi bir aktif fayı harekete geçirmesinin mümkün olmadığını söyledi.

Özden yazılı açıklamasında şu ifadelere yer verdi; “15 Ocak 2017 tarihinden başlayıp 9 Şubat 2017 tarihine kadar Gülpınar – Tuzla (Ayvacık – Çanakkale) açıklarında, büyüklükleri 5.3’e kadar varan, sayıları ise 400’ü geçen bir deprem silsilesi yaşanmıştır. Bu depremlerin olduğu bölgede, yaklaşık doğu-batı doğrultulu ve güneye eğimli bir normal fayın (Tuzla Segmenti) davranışı görülmektedir. Bölgedeki etkinlik, mevcut gerçekleşen depremler dahilinde ve bu segment üzerinde kabukta biriken enerjiyi açığa çıkarmıştır. Depremin olduğu bölge aynı zamanda Tuzla Jeotermal sahasına karşılık gelmektedir. Bu kapsamda bölgede Jeotermal enerji için yapılan sondaj faaliyetlerinin de devam ettiği bilinmektedir. Jeotermal ile ilgili yapılan sondajların aynı zamanda re-enjeksiyon yöntemiyle yapıldığı ve tüm dünyada bu yöntemin yaygın olarak kullanıldığı bilinmektedir. Herhangi bir sondajın özellikle orta büyüklükteki bir depremi oluşturması veya bölgedeki herhangi bir aktif fayı harekete geçirmesi (tetiklemesi) mümkün değildir. Literatürde veya uygulamalarda böylesi bir durum bugüne kadar kayıt ve ifade edilmemiştir.”
 


Kaynak: Haber Merkezi