Son dönemde ülkenin batısında Ege Denizinde özellikle adalar çevresinde Türkiye ile Yunanistan ile kıta sahanlığı ve deniz yetki alanında gerilim devam ediyor. Peki  Çanakkale bu tartışmanın tam anlamıyla neresinde, çünkü son 2 yıldır, NATO üyelerinin arasında yer alan ABD Türkiye sınırlarına hatta kentimize çok yakın alanlarda üs sayısını arttırmaya devam ediyor. En büyük örneklerinden olan Çanakkale'ye 8 mil olan Semadirek ve 5. 1 mil olan Midilli adalarında yer alan hareketler de akıllara ABD Türkiye’ye hatta Çanakkale’ye komşu mu oluyor sorusunu akıllara getiriyor.
 
 
ABD, Türkiye sınırına 40 km uzaklıktaki Dedeağaç Limanı’nı genişleterek, büyük askeri gemilerin yanaşabileceği üs haline getirmiş, Balkanlar’a bu üs üzerinden binlerce tank ve askeri araç sevk etmişti. ABD ile Yunanistan, Dedeağaç’ın kullanımı konusundaki anlaşmanın süresini 5 yıl daha uzatacak. Sadece Dedeağaç değil Çanakkale’ye çok 8 mil kadar yakın  Semadirek ve Midilli ve Linni adalarında da ABD üsleri yapılıyor. Peki ama Kendisi de  NATO üyesi olan ABD neden NATO üyesi ve stratejik ortak olarak nitelendirdiği Türkiye sınırına bu kadar yoğun bir üs yapılanmasına girdi. Yunanistan sınırı  neden bu kadar askeri donatı ile güçlendiriliyor.
 
Türkiye Ne Demişti?
ABD-Yunanistan Savunma İşbirliği Anlaşması uyarınca Yunanistan, Türkiye sınırındaki Dedeağaç Üssü ve Girit Adası'ndaki Suda Üssü de dahil olmak üzere, ülkedeki Amerikan üslerinde daha fazla ABD askerinin konuşlandırılmasına izin verecek. Yenilenen anlaşma ile ABD, Yunan askeri üslerine de erişim hakkına sahip olacak.Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Dışişleri Bakanlığı'nın sert uyarıları, gayriaskeri statüdeki Ege adalarındaki Yunanistan askeri varlığını bir kez daha gündeme getirmiş. Uluslararası hukuka göre, kolluk haricinde hiçbir güç bulunmaması gereken 23 adanın 22'si Yunanistan tarafından silahlandırıldı. Askeri varlık tespit edilemeyen tek ada ise Herke adası oldu. Bu adalarda jet üssünden, mekanize ve topçu birliklere kadar her şey var. Türkiye ile Yunanistan arasında gerilime neden olan 23 Ada'nın statüsü Lozan 1923 Lozan Anlaşması ve 1947 Paris Antlaşması ile belirlendi. Bu adalardan 14'ü, Adalar (Ege) Denizi'nin güneyinde bulunan Batnoz, Lipso, İleriye, Kelemez, İstanköy (Kos), İstanbulya, İncirli, İleki, Sömbeki, Herke, Kerpe ve Çoban (12 adalar) ile Rodos ve Meis adaları. Lozan Antlaşması ile İtalya'nın egemenliğinde olan adalar, 1947 Paris Barış Antlaşması ile Yunanistan'ın egemenliğine verildi. Ancak bu adalara gayri askeri statü verildi. Egemenlik devrinin şartı olarak Yunanistan'ın bu adalarda jandarma ve polis dışında silahlı güç yerleştirmemesi şart koşulmuştu.
 
 
 
 
İbrahim Akın KAZANCI