Erkek; ‘’ Ekonomik krizi tedavi edecek de hukuk. Onun için bu adalet mücadelesini veriyoruz. Türkiye hukukun üstünlüğünde dünyada 117. sırada olunca enflasyonda yüzde 80’leri geçti’’ dedi.
 
 
‘’Erdoğan, 14. Louis gibi ‘Devlet benim’ diyor’’
 
Cumhurbaşkanı Erdoğanı 14. Louis’e benzeten Erkek;  “Yalnızca adliyede, mahkeme salonlarında değil ekonomide, sağlıkta, her alanda, ama en önemlisi gelir dağılımında büyük bir adaletsizlik var. Toplum derin bir yoksullukla karşı karşıya kaldı. Toplumdaki derin yoksulluğun, yaşanan acıların sorumlusu, en başta bu ucube sistemi Türkiye’de hayata geçirenler. Tüm güçler bir kişide birleşince tablo ortada. Erdoğan, 14. Louis gibi ‘Devlet benim’ diyor. Türkiye Cumhuriyeti devleti bir şahıs devleti olmayacak.’’ dedi.
 
Ekonomik krizin tedavisinin hukuk olduğunun altını çizen Erkek; ‘’Bugün Türkiye’deki en değerli ekonomistlere ‘Ekonomik kriz nasıl aşılır’ diye sorduğunuzda, onların verdiği cevap da bizimle aynı. ‘Önce hukuk devleti, önce adalet’ diyorlar. Ekonomik krizi tedavi edecek de hukuk. Onun için bu adalet mücadelesini veriyoruz. Türkiye hukukun üstünlüğünde dünyada 117. sırada olunca enflasyonda yüzde 80’leri geçti. Bu topraklarda hala yatağa aç giren çocuklar varsa, işsizlik ve umutsuzluk karşısında intihara sürüklenen gençler varsa adaletten asla bahsedilemez. Adaletin olmadığı yerde aş, iş, ekmek de olmuyor. Öbür tarafta Beştepe Külliyesi’nde, sarayın sıcak odalarında 4-5 maaş alarak yaşayarak da var.’’ diye konuştu.
 
‘’Osman Kavala davasında fail ceza hukuku uygulanıyor’’
 
Çok tartışılan Osman Kavala davası konusunda Erkek; ‘‘’İki gün önce Gezi davası görüldü. O davada Osman Kavala da 4 yıldır tutuklu. Hakkında mahkeme olmadığı halde 4 yıldır cezaevinde. Gezi davasında, Osman Kavala davasında fail ceza hukuku uygulanıyor. Failin suç oluşturan bir eylemi yok ama muhalif olması sebebiyle cezaevinde. Çağdaş hukuku bir yana bıraktılar, fail ceza hukukunu uyguluyorlar. Bugün Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde Madımak davası devam ediyor. Önümüzdeki hafta Çorlu’da Çorlu tren katliamı davası var. Çorlu’da, adalet rayların altında ezildi. Çünkü gerçek sorumlular sanık olarak yargılanmıyorlar. 27 Ocak’ta Ankara Çubuk’ta Genel Başkanımıza yönelik linç girişimi davası var. O davada da azmettirenler, perde arkasındakiler yargılanmıyor. 31 Ocak’ta Sakarya Hendek davası ve daha devam eden birçok dava… Maalesef bu davaları yaratan, bu memleketteki ağır ihmaller ve hukuk devleti olmayışımız.’’ diye ifade etti.
 
‘’Basın İlan Kurumu’nu silah olarak kullanan bir saray iktidarıyla karşı karşıyayız’’
 
Hükümetin basın ilan kurumunu baskı aracı olarak tuttuğunu ifade eden Erkek; ‘’Demokratik hukuk devleti basın özgürlüğü olmadan gerçekleşemez. Sözcü, Cumhuriyet, Birgün, Korkusuz, Evrensel gibi basın organları, gazeteler, ilan kesme cezasıyla susturulmak istendi. Basın İlan Kurumu’nu silah olarak kullanan bir saray iktidarıyla karşı karşıyayız. RTÜK belli televizyonlara, Halk TV’ye Fox’a, TELE 1’e, KRT’ye, Habertürk’e toplam 71 kez ceza verdi. Bunun bedeli 21 milyon 500 lira. Diğer taraftan diğer kanallarla ilgili 100 bin şikayet var. Ama bir tek ceza yok.’’ dedi.
 
 
‘’Sokak röportajlarına tahammül edemiyorlar’’
 
İktidarın basına ve eleştirel yorumlara ‘’ O kadar gözleri döndü ki sokak röportajı yapan insanları dahil gözaltına aldılar. Sarayın duvarlar arasındaki korkusu o kadar büyük ki sokak röportajlarına tahammül edemiyorlar. Cumhurbaşkanına hakaret davaları tam trajikomik hal aldı. 2014’ten bugüne, cumhurbaşkanına hakaret suçlamasıyla 160 bin soruşturma açıldı. Dünyada bunun örneği yok. 35 bin açılan dava ve çok acıdır ki bu davalarda yargılanan bin 107 çocuk. Cumhurbaşkanına hakaret dosyalarında bin 107 çocuk yargılandı.'’ diye ifade etti.
 
 
İbrahim Akın KAZANCI