Çan İl Genel Meclis Üyesi Erdal Güler, CHP’den istifa etmesinin ardından tam 1 ay sonra açıklamalarda bulundu. Başka bir partiye geçmediğini ifade eden Güler, “Gideceğim, döneceğim yer yine Cumhuriyet Halk Partisidir. Kimse ile pazarlık edip para pulda almadım ki beni satın alabilecek para henüz icat olmadı. İnancımda buna müsaade etmez zaten. İçerideki ‘Truva atı’, ‘hain’ adına ne diyorsanız artık. O da ben değilim ve o şahıs hala grubun içinde kendini saklayıp oturmaya devam ediyor” dedi.
 
8 Eylül tarihinde sosyal medya hesabından bir paylaşım yaparak ‘CHP il genel meclis grubunun bir parçası olmayı bugün itibari ile sonlandırmış bulunuyorum’  diyerek istifasını duyuran Çan İl Genel Meclis Üyesi Erdal Güler, tam 1 ay sonra ise 8 Ekim’de ‘Çanakkale kamuoyuna’ başlığı altında istifa süreci ile alakalı açıklamalar yaptı. Güler, 7 Eylül 2021 tarihinde Cumhuriyet Halk Partisi üyeliğini E-devlet üzerinden sonlandırıp, 8 Eylül 2021 tarihinde de sosyal medya hesabım üzerinden Çanakkale kamuoyuna duyurduğunu istifasının nedenini ve ana başlıklar halinde nerde durduğumu aktaran Bağımsız İl Genel Meclis Üyesi Erdal Güler şu ifadeleri kullandı; “Bu geçen zamanda parti içinden sosyal mecralardan herkes bir şekilde konuştu, eleştirdi hatta farklı boyutlara geçip senaryo yazanlar iftira atanlarda oldu. Ben de sabırla bekledim dinledim. Olayı yanlış anlayanlar için şimdi birazda biz konuşalım müsaadeniz ile; Bu süreç ile ilgili birkaç kelime ile konuşacak olur isek çok yorucu ve yıpratıcı ama bir o kadarda eğitici, farkındalığımı arttıran kendi vicdan terazimi sorgulatan; altı üstü bir insan olduğumu hatırlatan ve önce ahlak sonra siyaset, önce vicdan sonra siyaset, önce ilke sonra siyaset ve önce insan sonra siyaset felsefesini kendime tekrar tekrar hatırlattığım olağan üstü bir süreçti diye ifade edebilirim.
 
Süreç bir kez daha bana gösterdi ki önce insan demeden ve okuyup, anlamadan konuşmakla siyaset olmuyor bu adamcılık, tetikçilik ve cehalet, hatta iftira atmak oluyor. Bu ilkeleri olan insanları etkilemez, utandırmaz ama yukarıdaki terimlerin sahiplerini akıl melekeleri var ise yerin dibine sokar, iftiracı yapar. Hakkımızda bir sürü iddia, itam ve sözler yazıldı çizildi söylendi. Hepsine cevap vereceğim. Bazen yazarak, bazen konuşarak bazen de zamana bırakarak…  Başlamadan şunu da ifade etmek isterim; ben bu açıklama ile parti içi sorunları yada şahısları kamuoyu önüne atacak, basın önünde partimi kötüleyecek değilim. Ama işin temeline biraz değinmem gerekiyor, azcık incinenler olacaktır artık affola.
 
“İSTİFA ETTİM AMA HALA CUMHURİYET HALK PARTİSİ SEÇMENİYİM, YUVAM ORASI”
Şöyle başlayalım; Ben Cumhuriyet Halk Partisi üyeliğinden istifa ettim evet doğru. Ama hala Cumhuriyet Halk Partisi seçmeniyim, yuvam orası. Aidiyetim de orada ve görev sürem içinde mi olur, görevim bittikten sonramı olur bilmem ama elbet bir gün tekrar partime üye olacağım. Ülkemin aydınlık geleceği ve güzel yarınlar için bir nefer olarak çalışmaya devam edeceğim. O zaman niye istifa ettiğimi soracaksınız haklı olarak; istifa bildirim de de yüzeysel olarak ifade ettiğim gibi Cumhuriyet Halk Partisi il genel meclis grubu içinde kontrolden çıkan bir takım olaylar ve duruşlar ortaya çıkmış, grup kararları hiçe sayılır olmuş ve kişisel şov noktası haline gelmişti son dönemde.
 
“KİMSE KUSURA BAKMASIN YOK ÖYLE BİR DÜNYA”
RES dosyası ile başlayan süreç burada sözlerim yanlış anlaşılmasın 6 tane çok onurlu duruş sahibi arkadaşım çok ağır iftiralara maruz kaldılar ve kimsede çıkıp onlara destek olmadı. Hatta çirkinliği körükledi kendi yol arkadaşlarının bazıları sonrasında son meclis başkanlığı seçiminde alınan grup kararı delindi. 1+1 fire ile başkanlık kaybedildi bildiğiniz üzere Sn. Nejat Önder tercihini açıkça ifade etmiş ve farklı bir oluşuma yelken açmış iken diğer fire kendini gizleyerek içimizde oturmaya devam etmekte maalesef. Bizde kendi içimizde çözüm noktaları aramaya başladık, araştırmalar yaptık. 5 ay gibi bir süre geçti ve ‘biz bu işi kapatıyoruz önümüze bakacağız söylemleri’  ile birlikte bende isyanın fitili ateşlenmiş oldu. Partimizin üst kurulları var disiplin kurulları var sonuçta 17 kişi içinde kendini gizleyen ama 17 kişiyi de zan altında bırakan bir şahıs var ve grup kararına uyulmamış, tüzükteki karşılığı ile parti suçu işlenmiş ama ne kimseye ifade, nede savunma verdik. Kimse de müdahale etmedi ve biz artık konuyu kapatıyoruz. Kimse kusura bakmasın yok öyle bir dünya ve isyan burada başladı. Bunun üzerine imar dosyaları kaynaklı bazı aksaklık ve tutarsız hareketler yaşandı. Gündemi uzun bir süre meşgul eden bildiğiniz bugün son karara bağlanan Ulupınar’daki eko turizm dosyasında komisyondaki arkadaşlarımızın grubu bilgilendirmeden gizli kapaklı hareket etmeleri dün eleştirdiklerimizi bugün yapar hale getirdi. Dosya geçsin geçmesin önemli değil. Hatta Ak Partinin desteği ile geçti ilk oylamada. Ama hepimiz biliyoruz ki eko turizm imara kapalı bölgelerde imar imkanı sağlayan kişisel çıkar oluşturabilecek amacın dışında kullanımda denetim imkanı olmayan  imar değişiklikleridir. Dosyanız yasal ve uygun olabilir mevzuattaki eksiklikler sebebi ile ama az önce söylediğim gerekçe ile etik değildir. Dosya paydaşının siyasi bir figür olması sebebi ile birde gizli kapaklı yapmaya kalkarsan bizim gibi idealist insanlar isyan bayrağını çeker, eylemsizliği eyleme döker. Bildiğiniz üzere il daimi encümen üyesiyim ve bir sürü imar para cezaları ve yıkım kararları alıyoruz encümende. Yine Ayvacık tarafında açılışı ve yıkımı olay olan bir mekan ile alakalı karar aldık yıkım için, talana müsaade edecek halimiz yok ya…  Vay efendim niye şerh koymamışım, niye yıkıma onay vermişim, eleştiren arkadaşlar oldu. Bardağın taştığı anlar işte bunlar oldu ve bu süreç eylemsizliğin eyleme dönüştüğü hatta bir şeylerin düzelmesi için fitilin ateşi olsun diyerek başlanan bir süreçtir.
 
“İÇERİDE Kİ ‘TRUVA ATI’, ‘HAİN’ ADINA NE DİYORSANIZ ARTIK, BEN DEĞİLİM”
Yani ben başka bir partiye geçmiyorum arkadaşlar. Gideceğim, döneceğim yer yine Cumhuriyet Halk Partisidir. Kimse ile pazarlık edip para pulda almadım ki beni satın alabilecek para henüz icat olmadı. İnancımda buna müsaade etmez zaten. İçeride ki ‘Truva atı’, ‘hain’ adına ne diyorsanız artık. O da ben değilim ve o şahıs hala grubun içinde kendini saklayıp oturmaya devam ediyor. Maalesef ki. Ak Partili arkadaşlar ile fotoğraf vermişim diye eleştirenler var. Yarın MHP, İyi Parti, Gelecek, DEVA, onlarla da vereceğim, veriyorum da… Hepimiz insanız, insani ilişkilerimiz var. Bizi biz yapan rakip olmak düşman olmamızı gerektirmez. Akıl melekeleri yerinde olan hiçbir kimse de bunun aksini düşünmez sanırım.
İl Özel İdaresince yapılan altına imza attığımız tüm yatırımlar devlet yatırımıdır. Vatandaşın parası ile yapılan vatandaşın mülküdür. Vali, kaymakam ve siyasi denktaşlar bu işlerin başında birlikte olmalıdır.  2,5 yıldır bunun mücadelesini veriyorum. Partisel yada şahıs bazlı şov alanından kurtarılmalıdır. Zor olacak biliyorum ama imkansız değil. Bu noktada tek güç de aslında toplum. Bu farkındalığı yaratabilir isek yarınlarda daha güzel olacak.
 
ELBET BİR GÜN KAVUŞACAĞIZ
Benim aklıma gelenler kısaca bunlar. Çok derine inmeden kendimizi ifade etmeye çalıştık. Birde yeri gelmişken benim için artık siyasi bir çöp olduğumu ifade edenler var. Geliyor kulağıma duyuyorum ve onlar için de şunu söylemekte yarar var; ben makamlar, mevkiler ve bir takım imtiyazlar için değil ilkelerim ve inandıklarım için aidiyet yaşar ve mücadele ederim. Sade üye olmak bile hatta sempatizan olup katkı sunmak bile çok değerlidir ve kimseyi çöp yapmaz. Bunları da hatırlatarak değerlerini unutanlara bir göndermede biz yapalım ve elbet bir gün kavuşacağız diyerek Atatürk ilkeleri ışığında fikirlerini anladığımız ve yaşattığımız daha güzel bir dünya dileyerek sözlerimize noktayı koyalım.”
 
Gülçin AKIN