Son haftalarda gündemde yer alan Assos Antik Liman bölgesindeki ‘kaya ıslah projesi’ çalışmaları ile Gelibolu Gazi Süleyman Paşa Camii İmamının, Mustafa Kemal Atatürk ve sevenlerine yönelik hakaret niteliğindeki yorumu belediye meclisi toplantısında zaman zaman gerginliği yol açan tartışmalara neden oldu. Turizm sektöründe faaliyet gösteren AK Parti Belediye Meclisi Üyesi Nilgün Cura Gökser’in sosyal medyada yer alan fotoğrafların bölge turizmine zarar vereceğini söylemesi sonrasında, konuyla ilgili çalışma yaptıklarını söyleyen Çanakkale Belediye Meclisi Çevre Komisyonu Başkanı Deniz Erdem, kapıdan içeri alınmadıklarını fakat alabildikleri bilgi doğrultusunda iş makinasının girmemesi gereken bu bölgeye ağır iş makinalarının girdiği, kimyasal patlatıcılarının kullanıldığını söyledi.
 
Çanakkale Belediyesi Ekim Ayı Meclis Toplantısı Belediye binasının toplantı salonunda gerçekleştirildi. Belediye Başkanı Ülgür Gökhan’ın gündem dışı konuşmaları ile başlayan toplantıda birçok konuya değinildi. Başkan Gökhan, Türkiye Büyük Millet Meclisi Müsilaj Araştırma Komisyonu’nun Çanakkale’yi ziyaret etmesi ile ilgili değerlendirmelerini paylaşarak, “Güzelyalı ve Dardanos Arıtma Tesislerini incelemek için geldi ama geç geldikleri için sadece Dardanos Arıtma Tesisini inceleyebildiler.  Jülide İskenderoğlu milletvekilimiz komisyon üyesi o da katıldı.  Komisyon Marmara Adasını incelemesinin ardından geldiler, bizim Dardanos Arıtma Tesisimizden son derece memnun kaldılar.  Çünkü bu bölgede Çanakkale İleri Biyolojik arıtması olan tek belediye biziz, iki tane birden ileri biyolojik arıtmamız var.  Buradan şu sonuca vardılar; evet bunun olması gerekir. Sadece müsilaj değil Marmara Denizinin kirlilikten kurtulması için belediyelerin arıtmalarının kesinlikle ileri biyolojik olması gerekir.  Bununla ilgili Marmara Belediyeler Birliğinin bir toplantısı vardı, Bursa Büyükşehir Belediyesi, Balıkesir Büyükşehir Belediyesi, Saros’tan dolayı Edirne Belediyesi gibi Belediyeler katıldı.  Şu karara vardık;  müsilaj ile ilgili Bakanlıkla beraber aldığımız, altına imza attığımız 22 maddenin mutlaka uygulamaya geçmesi şart. Cumhurbaşkanımızın bir söylemi oldu New York’ta, Paris Antlaşmasını imzalayacağımızı bahsetti.  Eğer onu imzalayacak olursak ve gerçekten meclisten geçecek olursa o zaman yurt dışından, Avrupa Birliği gibi uluslararası projeleri destekleyen kuruluşlardan hibe alma şansımız doğacak. Bir de Türkiye gelişmekte olan ülke sınıfına girdi ve o da bizim için bir avantaj olacak. Çünkü biz gelişmekte olan ülkeyiz kaynak ihtiyacımız var, bu anlaşmayı da imzaladık deyip bu kurumlardan hibe alınabilir ve bu hibenin  önemli bir kısmı da Marmara Denizinin kirliliğini azaltmak için kullanılabilir. Gerek arıtmaların ileri biyolojiye geçmesi, gerekse nehirlerin deşarjı olsun imzaladığımız 22 maddenin gerçekleşmesini sağlayacak. Çünkü Türkiye Cumhuriyeti Devletinin imkanları o 22 maddenin çok kısa sürede yapma noktasında değil maalesef. Ama bu konuda dış destek alabiliriz” dedi.
 
“ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNİN BARINMA SORUNLARI İLE İLGİLENİYORUZ”
Gökhan, konuşmasında öğrenim yardımları için başvurularının 11 Ekim günü başlayacağını hatırlatarak, “İhtiyaç sahibi öğrencilere yönelik öğrenim yardımları başvuruları başlıyor. Üniversite öğrencilerinin barınma sorunları ile ilgileniyoruz. Bu konuda, bir otelle anlaşma noktasındayız. Yurt işletmek ayrı birçok hukuki prosedür gerektiriyor. Biz bir otelle anlaştık, çocukları orada barındıracağız. Bize müracaattan daha fazla alan var. Başka imkanları da arayacağız ama şu anda bize gelen müracaatları karşılayabilecek durumdayız.  Burada kıstas şu ihtiyacı olan çocuklar. Maddi durumu uygun olmayan çocuklar, hatta onların içinde sıfır geliri olan çocuklar da var. Onları da ücretsiz barındırıyoruz. Şimdilik Çanakkale’de böyle bir sıkıntı gözükmemekte. 44 tane erkek, 22 tane kız öğrenimiz var” bilgisini verdi.
 
AK PARTİ İL BAŞKANI MAKAS’IN ‘ÇEVRECİ’ PAYLAŞIMINA CEVAP GELDİ
Ak Parti İl Başkanı Naim Makas’ın sosyal medya hesabında harmanlık pazar yerinin fotoğrafını paylaşarak, ‘Çok çevreci duruyor sayın başkan, tahsis edilme yaklaşımının da çevreci anlayışla gerçekleştiği konuşuluyor’ açıklaması üzerine yorum yapan Gökhan, “Ben önce okudum anlamadım. Zekam pek yetmedi, Naim Bey’in zekasına erişmedi. Sonra anladım, meğer şunu diyormuş; burada verdiğiniz yerleri, sizin çevrenizdeki insanlara verdiniz. Böyle demek istiyormuş” diyerek sözü İrfan Mutluay’a bıraktı.
 
“KİMİN HAK SAHİBİ OLUP OLMAYACAĞINI BELİRLEMEDİK, PERONLARI TESPİT ETTİK”
Belediye Başkan Yardımcısı İrfan Mutluay ise pazar yerlerinin nasıl tahsis edildiği ile ilgili açıklamada bulundu. Mutluay, “Biz tahsisleri yapmadan önce, Pazar yeri kuruluş aşamasında bir önbaşvuru aldık. Hatta bu duyuruları Ziraat Odası’nın mesaj hattını kullanarak yaptık ki herkese ulaşabilelim. Burada birtakım kurallar getirdik. Kurallarımızdan biri şuydu;  ilk önce merkeze bağlı köyleri seçtik. Hedef kitlemiz onlardı. Kooperatiflerde ise ilçelerin kooperatiflerinin de burada yer alabileceğini düşündük. Önbaşvuruları aldıktan sonra esaslarımızı belirledik ve tek tek arayarak belgelerini tamamlamalarını istedik. Burada çiftçi kayıt sistemine kayıtlı ürünlerle birlikte, yani üretici ile tüketici buluşturabileceğimiz bir altyapıyı hazırlamak istedik ve başvuranların, evraklarını tamamlayarak üreticilerin hiçbiri dışarıda kalmadı. Kurayı kayıt altına aldık, isterse Ak Parti İl Başkanımıza kayıtları teslim edebilirim. Kurada sadece yerleşecekleri peronları tespit ettik. Yani kimin hak sahibi olup olmayacağını belirlemedik, peronları tespit ettik. Bunun dışında depozito almadık, yasal alt sınırla işgaliye bedeliyle teslim ettik ve süresiz bir tahsis yapmadık. 1 Eylül 2021 tarihli encümen kararına bakabilirler, tahsisi 1 Mayıs 2022 tarihine kadar yaptık. Çalışa esaslarımız var, burada da en fazla 1 senelik tahsis yapabileceğimizi belirttik. 1 Mayıs’ta tekrar taleplere göre tahsis yapacağız. Başvuru sayısı fazla olursa, haftada iki güne çıkarabiliriz, bu hep birlikte verebileceğimiz bir karar. Tırnak içinde söylüyorum çevreci bir anlayışla yaklaşmadık, tamamen şeffaf bir tahsisat yaptık. Yönetmeliğimizde olduğu gibi, öncelik diğer pazarlarda yeri olmayan üreticilerdir. Biz burada diğer pazarlarda yeri olmayanları tercih ettik” diye anlattı. 
 
“BU CESARETİ VERENLERİ ŞİDDETLE KINIYORUZ”
Meclis Toplantısı’nda ayrıca geçtiğimiz günlerde Eski Başbakan Necmettin Erbakan'ın AK Partiyi eleştirdiği sözleri içeren bir sosyal medya paylaşımın altına Gelibolu Gazi Süleyman Paşa Camii (Büyük Cami) İmamı Mehmet Mutlu’nun, Mustafa Kemal Atatürk ve sevenlerine hakaret niteliğinde bir yorum yapması da gündeme geldi.  CHP Belediye Meclisi Grup Başkanvekili Erdal Gezen’in gündem dışı konuşmasında konuyu ele alarak, “Gelibolu ilçesinde Cumhuriyetimizin ve partimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’e, Atamızın izinden emin adımlarla yürüyen bizlere bir imam tarafından hakaret çirkin iftira ile hakaret edildi sosyal paylaşımın altına düşürülen bir not ile.  Mustafa Kemal Atatürk sadece bizim partimizin değil,  Türkiye Cumhuriyetinde yaşayan her vatandaşın önderidir. Türkiye Cumhuriyetinde yaşayan her Türk Vatandaşı, onun ilke ve devrimlerinin ışığında bugün varlığını, yaşamlarını devam ettirmektedirler. Bu kişi bir sosyal paylaşımın altına yazdığı çirkin bir yorumla gönüllerde, Çanakkale’mizde ve ülkemizde derin bir infiale neden oldu. Bu cesareti nereden ve nasıl aldığını esasında hepimiz çok iyi biliyoruz.  Bu hakaret sadece bizlere değil. Yani Atamızın izinden emin adımlarla yürüyen, devrimlerini, düşüncelerini, ideallerini takip eden, yaşatan bizlere değil,  Cumhuriyetimize, onun düşüncelerine, devrimlerine ve ilkelerine yapılan bir hakarettir. Biz bunun bir örneğini ne yakın zamanda Ayasofya’da gördük. İktidarın tepki göstermeyen duruşu, devam ettiği sürece de buna benzer söylemleri duyacağımızı maalesef tahmin ediyoruz. Söz konusu hakaret Mustafa Kemal Atatürk’ün siyasi takipçilerine yönelik yapılmış olsa da, aslında Atatürk’ün şahsına ve onun önderliğinde kurulan Cumhuriyet Halk Partisi’ne yönelik bir hakaret olduğunu söyleyebiliriz. Bu kişiyi ve anlayışını, anlayışını besleyenleri, bu cesareti verenleri şiddetle kınıyoruz. Bizler Cumhuriyet Halk Partisi Belediye Meclis Üyeleri olarak, yarın Cumhuriyet Başsavcılığına, bu kişi hakkında Türk Ceza Kanunun 125’inci maddesi gereğince suç duyurusunda bulunacağız” şeklinde konuştu.
 
“ATATÜRK’ÜN SOYADINI SÖYLEYEMEYEN CHP’Lİ İL BAŞKANI HANIMEFENDİYİ KINIYOR MUSUNUZ?”
CHP’li Gezen’in bu sözlerine gündem dışı konuşmasında cevap veren Ak Parti Meclis Grup Başkanvekili Esra Yüksel ise, “Gelibolu’daki imam konusu ile ilgili açıklama yapmak istiyorum. Orada talihsiz bir açıklama yapan bir imam var. İmamın görevi bellidir. Onun görevi belirlenen sınırlar içerisinde güzel hizmet etmektir. Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk ile ilgili bu açıklamayı biz de grup olarak tabi ki kınıyoruz.  Erdal Bey bir cümlesinde ‘nerden alıyor bu gücü’ dedi.  Bu gücü tabi ki kendisinden alıyor. Ben de size soruyorum, bunu kınadığınız gibi Atatürk’ün soyadını söyleyemeyen CHP’li İl Başkanı Hanımefendiyi kınıyor musunuz?  O onu yaparken gücü sizden mi alıyordu” cümlesinin üzerine Ülgür Gökhan araya girdi.
 
“KABAHATİNİZİ ÖRTMEYE ÇALIŞMAYIN”
Gökhan, “Nerden çıkarıyorsunuz bunu? Ne kadar iftiracı bir insan oldunuz.  Ne alakası var bunun? Kim söylemiş onu?  Niye benim İl Başkanım Atatürk’ün adını anmasın?  Nerden çıkarıyorsunuz? Sizin o yandaş medyanın yazdıklarından mı çıkarıyorsunuz?  Bunu şiddetle reddediyorum.  Benim hiçbir İl Başkanı m Atatürk’ün adını anmaktan utanmaz” dedi.
 
Yüksel’in, “O soyadı kullanmam diye beyanı gazetelerde çıktı” demesi üzerine ise Gökhan, “Öyle bir beyanı yok. Defalarca söyledik. Israrla söylüyorsunuz ve kendi kusurunuzu, kabahatinizi örtmeye çalışmayın.  Bütün imamlarınız aynı, yani bütün derken bir sürü imamınız yaptı bunları. Bizim İl Başkanımızın böyle bir beyanı olmadı. Bunu neden iki de bir bunu getiriyorsunuz ayıp değil mi?  Siz imamınıza bakın” diyerek tartışma devam etti.
 
“SİT ALANLARINDA İNŞAİ VE FİZİKİ MÜDAHALEDE BULUNAMAZ”
Mecliste ayrıca Assos Antik Liman’da gerçekleştirilen kaya ıslahı projesi de gündeme geldi. Önce sosyal medyada paylaşılan ve ardından ulusal basında da yer alan kaya ıslahı projesine değinen CHP Belediye Meclisi Grup Başkan Vekili Erdal Gezen, “Assos Antik Kenti birinci derecede arkeoloji ve doğal sit alanı olan bir yer. Ben Ayvacıklıyım benim küçüklüğüm orada geçti.  Deniz tarafından çekilen fotoğrafları görünce insanın içi sızlıyor.  Çünkü orada falez vardı kendine has doğal bir taş yapısı vardı.  Kazıldı ve ucube bir hale getirildi.  Bu fotoğrafla antik limandaki otelin ticari değeri bile düşüyor.  Burada yapılması gereken taşın düşmesine bağlı olan tehlikeyi engellemek.  Kepçeler sokuldu, patlayıcılarla taşların patlatıldığı söyleniyor.  Sümela Manastırında da aynı durum var ve her taraf çelik tellerle bağlanmış.  Burada da öyle bir çözüm yapılabilirdi. Kültür Varlıkları Tabiat Kanunu diye bir kanun var.  Burada Koruma kurullarına verilen yetkiler. 9’uncu Maddede ‘Koruma, Yüksek Kurulun ilke, kuralları çerçevesinde, koruma bölge kurullarınca alınan kararlara aykırı olarak korunması gereken taşınmaz ve tabiat varlıkları ve koruma alanları ile sit alanlarında inşai ve fiziki müdahalede bulunamaz. Bunlar yeniden kullanıma açılamaz. Esaslı onarım, inşaat, sondaj, kısmen veya tamamen yıkma, yakma kazı veya benzeri işler fiziki müdahale sayılır’ diyor.   Şu anda Assos’ta hepsi yapılıyor.   Gökçeada, Bozcaada, Assos yerleşim yerlerinin hepsi sit alanı.  Evinin bakımı için duvarın dibindeki toprağı alan kişiler yargılanıyor.  Yasa öyle diyor çünkü.  Bölgede böyle sayısız dava var.  Eğer yasa herkes için eşit mesafedeyse burada yapılan yargılamalara bağlı olarak Assos’ta yapılan suçtur” diye konuştu.  
 
“BU ASSOS TURİZMİNE ZARAR VERİR”
AK Parti Belediye Meclisi Üyesi Nilgün Cura Gökser, bu projeye gelen tepkilerin bölgenin turizmine zarar verdiğini söyleyerek,  “Assos Antik Limanında yapılan Kaya düşme ıslahı projesi AFAD tarafından hazırlanmıştır. Bunun sebebi de Assos Antik Liman tesislerinin üzerin çok büyük kayalar düşmüştür.  Bunun üzerine de hem tesis sahipleri hem de yerinde incelemeler sonrasında AFAD Tarafından oluşturulmuştur.  Hazırlanan proje Kültür Varlıkları Bölge Kurulu tarafından onaylanmış ve çalışmalara hızlıca başlanmıştır.  Çünkü afet bölgesi ilan edilmiştir.  Assos’u lütfen sosyal Medya üzerinden fotoğraflanan çalışmalarla görmemeliyiz.   Bu Assos turizmine zarar verir.  Projenin bitmesine odaklanmamız gerektiğini düşünüyorum.  Çünkü orada çalışmalar devam etmektedir.    Jeoloji bilgimiz ne kadar bilmiyorum ama raporlar hazırlanıyor.  Bu raporlara dikkat etmemiz gerektiğini düşünüyorum.  Buna Assos Turizmine zarar vermek gibi değil, Assos Turizmine kazandırmak gibi diyebiliriz.  Burada yapılan çalışmalar müzenin de personeli gözetiminde yapılmaktadır.  Üniversitedeki hocalarımız da yer almaktadır. Yapılan çalışmalar tamamen bilim ışığındadır” ifadelerini kullandı.  
 
Gökser, Başkan Gökhan’a bu konuyla ilgili düşüncelerini sorduğunda ise Başkan Gökhan şöyle bir yanıt verdi: “Bilmediğim konuda hiçbir yorum yapmam. İlgili arkadaşımız konuyla ilgili bilgi verecek. Bu konuyu inceleyen arkadaşlarımız var.”
 
“TEKNİK BİR GEZİ DÜZENLEMEK İSTEDİK ANCAK KAPIDAN İÇERİ ALINMADIK”
Çanakkale Belediye Meclisi Çevre Komisyonu Başkanı Deniz Erdem, konuyla ilgili yaptığı araştırmalar sonrasında düşüncelerini söyleyerek, “Kültür Varlıkları Kuruma Kurulu ile görüştüm ben.  Verilen projeden haberdar olduğunu söyledi müdür bey.  Ancak çalışma yapılan alanda bir kültür varlığı olmadığından dolayı çalışmaları takip etmediklerini söyledi.  Çalışmaları Arkeoloji müzesinden arkadaşlar takip ediyorlarmış.  Biz bu alana teknik bir gezi düzenlemek istedik ancak kapıdan içeri alınmadık.  Çünkü Afet bölgesi ilan edilmiş burası. ÇOMÜ Jeoloji Mühendisliği Bölümünden Prof. Dr. Doğan Perinçek hocamız ile görüştük. Taş düşmesi sonucu kendisi geçen senelerde de incelemeler yapmış. Buradaki taş düşmeleri ile ilgili AFAD’A bir proje sunmuş.  Hiçbir işletmenin kapanmayacağı şekilde sadece kış aylarında yapılması planlanan ve elle yapılacak ağır iş makinaları sokulmadan, patlayıcı kullanılmadan yapılacaktı” demesinin ardından Gökhan vurguyla “Burada patlayıcı kullanılıyor mu?” sorusunu yöneltti.  
 
Komisyon Başkanı Erdem’in onaylamasının ardından ise Gökhan, “Orada patlayıcı kullanılamaz, orası sit alanı. Yani kurul ben ona karışmıyorum diyemez.  Biz gitsek oraya bir kulübe koysak bakın bakalım bizim başımıza neler gelecek” dedi. Konuşmalar ise şu şekilde devam etti;
 
Çanakkale Belediye Meclisi Çevre Komisyonu Başkanı Deniz Erdem: “ Hocamızdan aldığım bilgilere göre bu kayaların milyonlarca yıl önce oluştuğu,  orada Assos Antik Kentini ve Assos Antik Limanını ayıran doğal sur görevi gören falezler olduğunu öğrendik. Çalışmaların olduğu alanlar da bu falezler.  Bu falezlerin güzelliğinden dolayı burası doğal sit ilan edildi. Burası hem arkeolojik bir sit hem de doğal bir sit. Burada yapılacak çalışmalar titizlikle yapılmalıydı.”
 
Belediye Başkanı Ülgür Gökhan: “Her türlü tabiat çalışması insan gücü ile yapılabilir yeter ki niyet bu olsun.  Ama buralara otopark yapmak ya da birilerine peşkeş çekmekse o ayrı bir konu.”
 
Erdem: “İş makinası bile girmemesi gereken bu alana ağır iş makinaları, kamyonlar sokulmuş, patlayıcılar kullanılmış. Hiç olmaması gereken düz alanlar yaratılmış. Burada bazı söylentiler var.”
 
Gökhan: “Bir soru sorabilir miyim? Buradan Kadırga Koyu’na da yol açılıyor mu?”
 
Erdem: “Duyum olarak aldık ama oradaki arkadaşların böyle bir bilgisi yoktu.”
 
Gökhan: “Ben sadece sordum.”
 
Erdem: “Bu şekilde düzlüklerin olmaması gerekiyor burada. Böyle bir şeye ihtiyaç yok burada. Bazı videolarda da görülüyor. Özellikle Assos Antik Kenti dünya mirasımızdır. Böyle bir antik kente böyle bir tahribat yakın zamanda hiçbir yerde yapılmadı. Irakta IŞİD yaptı Afganistan’da Taliban yaptı ama ülkemizde bu şekilde bir tahribata daha önce hiç şahit olunmadı.”
 
Gökhan: “Eğer patlayıcı gerçekse bu korkunç bir şey.”
 
AK Parti Belediye Meclisi Üyesi Nilgün Cura Gökser: “Oradaki tesisler hepimizin bildiği insanlar. Bir gün tesise kocaman bir kaya düşüyor. Oranın içerisinde misafire zarar verdiğini düşünsenize.”
 
Gökhan: “Nilgün Hanım, lafı saptırmayın. Hepimiz biliyoruz, bunun yapılması gerek. Ama bunun yeni teknolojiler ile yeni çözümlerle yapılması lazım. Buralar çelik tellerle tutturulur.”
 
Gökser: “Hazırlanan raporda bin tane oynar kayadan bahsediyoruz.”
 
Gökhan: “Bin tane oynar kayaya, bin tane çelik tel koyarsın biter.”
Gökser: “Deprem bölgesi olduğumuz için demek ki çelik teller tutmayacak.”
 
Gökhan: “Nereden biliyorsunuz? Bunun var olduğu söyleniyor, incelenmesi gerekirdi. En azından bu kamuoyuna bildirilirdi. Projeden kimsenin haberi yok.”
 
Konuyla ilgili tartışma uzun süre daha devam etti.
 
Gizem Tuğçe BAYHAN