UCİM Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği Bilimsel Araştırmalar Kurulu Başkanı Sergen Irmak, çocukların ‘gelişim alanı’ kavramı ile ilgili ebeveynlere bilgilendirmede bulundu. Irmak, çocukların gelişim alanına saygı duyulmasının önemine dikkat çekerek, çocukların istismar edilmesinin önüne geçilmesinde bunun çok mühim olduğunu vurguladı.
 
UCİM Bilimsel Araştırmalar Kurulu Başkanı Sergen Irmak, çocukların istismardan korunmasının temel adımının, gelişim alanlarına saygı göstermek olduğunu söyledi. ‘Gelişim alanı’ kavramı ile ilgili bilgilendirmede bulunan Irmak, “Gelişim Alanı, kavramı üç çeşittir. Bunlar;  fiziksel, zihinsel ve duygusal gelişim alanlarıdır” diyerek bu kavramı detaylı bir şekilde anlattı.
 
“ÇOCUK OYUN OYNARKEN KENDİNE BİR ALAN YARATIR”
Fiziksel gelişim alanı ile açıklamasına başlayan Sergen Irmak, “Çocuğun kendisine birinin izinsiz yaklaşması durumunda çocuğun bu durumdan rahatsız olduğu hissine kapılıp tepki vermesi durumudur. Bu durum, çocukta doğal olarak var olan bir savunma mekanizması gibidir. Çocuk oyun oynarken kendine bir alan yaratır ve o alanı ihlal edilmemesi için, yastıklar, oyuncaklar gibi eşyalar ile çevreler. Dağınıklık olması gibi çeşitli gerekçelerle çocuğun çizdiği sınırlar ebeveynler ya da başka yetişkinler tarafından bozulabilir. Bu durumda çocuğun gelişim alanına saygı duyulmamış ve var olan savunma mekanizmasını zedelenmiş olur. Çocuk da bu durum karşısında yetişkine kızgınlığını ağlayarak, bağırarak dile getirir ve onun alanının ihlal edilmesinden dolayı kendini yetişkine karşı savunur. Bu durum öncesinde sadece bir oyun olarak görünse de, çocuğun yetişkine vermek istediği mesaj, ‘Bana ve koyduğum sınırlarıma saygı duy’ dur. Ebeveyn bunu sürekli yaptığı zaman sınırlarını bilmeyen ve başkalarının sınırlarına saygı duymayan gün sonunda hem istismar edilmeye hem de istismar etmeye açık çocuklar yetiştirmiş olur” dedi.
 
ÇOCUK KENDİNİ RAHATÇA İFADE EDEBİLME ÖZGÜRLÜĞÜNE SAHİP OLMALI
Irmak, zihinsel gelişim alanı ile ilgili olarak ise, “Çocuğun söylemek istediğini korkmadan (annem-babam olduğu için hayır diyemedim) söylemesi, kendini rahatça ifade edebilme özgürlüğüne sahip olduğunu bilmesidir. Çocuğa ifade özgürlüğü tanınmadığını sürece yetişkinden korkacak ve çekinecektir. Başına bir şey geldiği durumlarda saklayacaktır” ifadelerini kullandı.
 
“ÇOCUK ENGELLENİRSE ONAYLANMAK ADINA İNSANLARIN İSTEDİĞİ GİBİ DAVRANMAYA BAŞLAR”
Son olarak ise duygusal gelişim alanına değinen Irmak şunları belirtti: “Duygusal gelişim alanı ise, çocuğun duygularına önem verilmesi, saygı duyulması, ifade etme özgürlüğü tanınması durumlarında oluşur. Çocuk engellendiği sürece kabul görmek veya onaylanmak adına karşısındaki insanların istediği gibi davranmaya başlar. Bu sürecin sonunda çocukta sahte benlik oluşumu görülür. Her 3 durum ise çocuğun istismara uğraması konusunda riskler oluşturabilmektedir.”
 
Gizem Tuğçe BAYHAN