Yıllardır binlerce Biga fotoğrafı çeken ve internette yayınlayan, Biga Fotoğraf Topluluğu BİFOT'un kurucusu, Diş Hekimi Hüseyin Başaoğlu, Biga Araştırmaları Merkezi BİGAM tarafından yapılan söyleşiye katılarak fotoğrafçılığa başlama hikayesini ve Biga’daki etkinliklerini anlattı.
 
Biga Araştırmaları Merkezi BİGAM, Zoom üzerinden gerçekleştirdikleri söyleşiler ile Biga’nın tarihine ışık tutmaya devam ediyor. Biga’nın amatör fotoğrafçıları için önemli bir isim olan Hüseyin Başaoğlu ile düzenledikleri söyleşide fotoğrafçılık merakının hikayesini, Biga Fotoğraf Topluluğu (BİFOT)'un kurulmasını anlattı. Başaoğlu, ayrıca ilk fotoğraf sergisinin öyküsünü de izleyicilerle paylaştı.
 
Hüseyin Başaoğlu, üniversite zamanlarında fotoğraf çekmeye ilgisinin başladığını söyleyerek, “Üniversitede bir arkadaştan fotoğraf konusunda ne öğrenebilirim diye bakarken 1981 yılında ailenin, eşin, dostun fotoğraflarını çekiyordum. Makine elimdeydi de filmleri yıkattırmak kolay değildi. Öğrenci bütçesine göre zordu. Üniversite son sınıfta rahmetli babam İzmir’e götürmemi istedi Dokuz Eylül zamanıydı ve kalabalıktı. Babam da Efes taraflarını gezmek istedi. Benim makine ilk kez o zaman dışarı çıktı. Aileden başkalarının fotoğraflarını çekmek yani.  Bir iki gezilerde fotoğraf çektim. Sonra okula bitirdim. Sonra Biga’ya döndüm. Aradan bir zaman geçince bilgisayar aldım ve fotoğraf dünyasında ne var ne yok daha iyi görmeye başladım. Elektronik makineler çoğalmaya başlamıştı. Ben de almak istedim ve İstanbul’dan bir makine aldım. O dönemlerde cepte taşınabilecek fotoğraf makinalarının çıkmış olması birçok kişiye fotoğrafı kolaylaştırdı” diye anlattı.
 
“ANIN DURAĞAN OLARAK KAYDEDİLDİĞİ ARAÇTIR”
Başaoğlu, “Benim için fotoğrafçı Allah’ın yeryüzündeki şahitlerinden biridir. Resmen anı kaydeder. Anın durağan olarak kaydedildiği araçtır. O anı kaydediyorsun ve başkaları ile paylaşıyorsun. O anı belki başkasının yaşamasının şansı yok ama sen gösteriyorsun. Fotoğrafçılık işim asıl daha iyi bir makine almamla başladı. Ben bu fotoğrafları çekerek internette yayınlamaya başladım.  Bir müddet sonra çektiğim fotoğraflarda sadece Bigalı’yı ilgilendirecek fotolar var bir de benim fotoğraf sanatımla ilgili söyleyebilecek, fotoğraf bilgimi anlatacak fotoğraflar var ve bunları ayırmam lazım. Daha sonra BİGAM adıyla internette adresler almaya başladım. Biga’da gezdiğim yerleri, yollarda gördüğüm şeylerin fotoğraflarını çektim” dedi.
 
“KURS VERDİK”
Biga Fotoğraf Topluluğu BİFOT’un kuruluşunu anlatan Hüseyin Başaoğlu, “2009’da kurdum BİFOT’u sanal ortamda. O sıralarda yanımda başka kimse de yok. Biga’da kimler fotoğraf çekiyor araştırmaya başladım. Şu anda Biga’da hala çalışan Doktor Suat Apuşoğlu bence Türkiye’nin önemli sualtı fotoğrafçılarından biridir ve Suat Bey ile konuştuk. Dernek prosedürleri çok fazlaydı. Suat Bey’e Biga’yla ilgili bir şey yapalım dedim. Kent Konseyleri ile ilgili yeni çıkmıştı o zamanlar. Komisyonlar kurulacaktı ve biz de bu şekilde kuralım diye karar verdik. Konsey Başkanına gittik ve o zaman seçimler oldu. Kurs falan düzenlemek istiyoruz diye konuştuk ama öğrendik ki bu kursları düzenlemesi gereken yer Halk Eğitim Merkezi. Müdüre gittik ve düzenlemek istediğimizi söyledik. Onlar da düzenlemek istediklerini ama hoca bulamadıklarını söylediler. Ben de resmi olarak prosedüre uymayabilirim çünkü fotoğrafla ilgili diplomam yok. Ben ancak bildiklerimi aktarabilirim. Biz 40’a yakın öğrenci kaydettik sen onlara ders ver dediler ve bize yer ayarladılar. Orada kursu vermeye başladık” şeklinde konuştu.
 
İLK SERGİYİ KENT KONSEYİ MÜZESİNDE AÇTILAR
“Biz 6-8 ay arası kursa devam ettik. Sene sonu bitiyor ve dediler ki, hocam ne yapacağız. Biz de belediye bize destek olursa sergi açabiliriz dedik” şeklinde anlatmaya devam eden Başaoğlu, ilk fotoğraf sergisini şu şekilde anlattı: “Kültür Müdürlüğü’nden telefon geldi bir gün ve Halimbey Konağı’nı Kent Müzesi olarak hizmete açtık, ilk defa sergi düzenlenecek siz yapar mısınız teklifi geldi. Benim için tarihi bir şeydi bu. Öğrencilerin çektiği fotoğraflara bakıyoruz. Çocuklara dedik ki, Biga’da tek katlı eski ev fotoğrafı bulun çekin. Araştırma sonucu gördüm ki Biga bir yangın geçirmiş, tarihi bina kalmamış. 3 tane tarihi bina bulduk ikisi restore edilmiş. Biga’da şu anda tarihi aşkın bir tane bina var. Bu serginin ardından ikinci sergiyi de açtık” ifadelerini kullandı.
 
İkinci sergiyi kendilerinin açtıklarını söyleyen Hüseyin Başaoğlu, “Artık çok fazla fotoğraf çeken insanlardır. Eski Kapalı Çarşı’nın içerisinde sergimizi açıktı.  Buradaki bütün şövaleler bizim imalatımızdır. Arkadaşlarla beraber düzenledik ve şahane bir sergi düzenlendik. Çocuklar çok fazla geçiyordu orada ve ben fotoğrafları orada halkın ayağına indirdim. Diğer türlü kapalı salonların arkasında kalıyor. Serbest konulu bir sergi oldu” diye anlattı.
 
Hüseyin Başaoğlu, hala daha fotoğraf çekmeye devam ettiğini söyleyerek, Facebook’ta ve başka internet sitelerinde paylaştığını belirtti.
                                                                                                                            
Gülçin AKIN