Geçtiğimiz akşam Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kabine toplantısı sonrasında Haziran ayı için alınan normalleşme kararları kapsamında eğitim ile ilgili olan kararlar de belirtildi. İçişleri Bakanlığı tarafından yayınlanan genelgenin ardından Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk da alınan kararları sosyal medya hesabında paylaştı. Konuyla ilgili açıklamada bulunan Eğitim-Sen Çanakkale Şubesi Başkanı Yasin Hacımusalar, ‘telafi eğitimi’ konusunda, “Telafi eğitiminin çok fazla sisteme katkısı yok. Bizim önerimiz, okulların bugünden itibaren kapanması ve eğitim-öğretim yılına bütün öğretmenler aşılandıktan sonra tüm öğrencilerin zorunlu olarak okula devam etmesi” dedi.
 
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Cumhurbaşkanlığı Kabine toplantısının ardından sosyal  medya hesabından okullarda uygulanacak yüz yüze eğitim takvimini şu şekilde açıkladı: “Ülkemiz genelinde Kovid-19 salgın tedbirleri çerçevesindeki kademeli normalleşme kapsamında, 1 Haziran Salı gününden itibaren tüm ilkokullarda ve okul bünyesindeki ana sınıflarında haftada 2 gün yüz yüze eğitime başlanacaktır. Diğer okul öncesi eğitim kurumlan mevcut durumda olduğu gibi tam zamanlı olarak yüz yüze eğitime devam edecektir. 7 Haziran Pazartesi günü ise tüm ortaokul ve liselerimizde haftada 2 gün yüz yüze eğitime geçilecektir. Köy ve seyrek nüfuslu yerleşim yerlerindeki okullarımızda yüz yüze eğitime 1 Haziran Salı gününden itibaren haftanın 5 günü tam zamanlı olarak başlanacaktır. Okullarımızdaki yüz yüze eğitimlere katılım, isteğe bağlı olup Eğitim Kurumlarında Hijyen Şartlarının Geliştirilmesi ve Enfeksiyon Önleme Kontrol Kılavuzumdaki koşullar doğrultusunda gerçekleştirilecektir. 2020-2021 eğitim öğretim yılı 2 Temmuz Cuma günü sona erecektir.”
 
Alınan kararlarla ilgili bilgi veren Eğitim-Sen Çanakkale Şubesi Başkanı Yasin Hacımusalar, “İki hafta sonra karnelerin verileceği ifade edildi. Fakat okula devam oranı gönüllülüğe bağlı olduğu için çok düşük düzeyde. Bu telafi eğitimi adı altında yapılacak olan bir eğitim olacağı için, Milli Eğitim Bakanlığı şunu hesaplayamadı anladığım kadarıyla; zaten çocuklar şu anda ailesine işlerde yardım etmek için tarlaya ya da başka işlere gidiyor ve bu eğitime gidemeyecek. Telafi eğitiminin çok fazla sisteme katkısı yok. Bizim önerimiz, okulların bugünden itibaren kapanması ve eğitim-öğretim yılına bütün öğretmenler aşılandıktan sonra tüm öğrencilerin zorunlu olarak okula devam etmesi. Diğer türlü öğrenciye ve veliye bıraktığın zaman amacına ulaşmayan eğitim hizmeti olacak diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
 
“ORTAK ÇÖZÜM, ORTAK KARAR”
“Milli Eğitim Bakanlığı ve karar alıcılar aslında, olayın muhatapları ile bir araya gelse, sorunların tespitleri yapılsa, ileriye dönük daha sağlıklı kararlar alınır” diyen Hacımusalar, “Bugüne kadar sürekli aç-kapa alınan kararlar ile hem öğrencide hem velide hem öğretmende güvensizlik yarattı. Bunu ortadan kaldırmanın tek yolu muhatapları, sivil toplum kuruluşları ile birlikte bir araya gelecekler ve ortak çözüm, ortak karar alacaklar” dedi.
 
“ÜNİVERSİTE ÇALIŞANLARININ AŞI SIKINTISI DEVAM EDİYOR”
Aşılama ile ilgili ise şu bilgileri veren Yasin Hacımusalar, “40 yaş üzere 850 bin sisteme tanımlanmış eğitimci çalışan var fakat kaç kişinin aşılandığı ile ilgili net bir sayı yok. 40 yaş altı var ve onların da aşılanmasını Haziran ayında bekliyoruz. Sıkıntı şu; üniversiteler şu zamana kadar hala aşılanmadı. Onlar yaş grubuna bağlı olarak aşılanıyor. Diğer türlü üniversite çalışanlarının aşı sıkıntısı devam ediyor” şeklinde konuştu.
 
Sevi Gözay UĞURLU