Çelik, koronavirüs salgını sonraki seyahat acentalarının çok büyük bir iş kaybı yaşadığını söyleyerek, Çanakkale turizminin gelişmenin bir kapısının deniz olduğunu ve Marina Yat Limanı’nın geliştirilmesine bağlı olduğunu belirtti.
TÜRSAB Balıkesir Çanakkale Bölge Başkanı Ahmet Çelik, sezonu değerlendirerek, sadece Kurban Bayramı’nda ivme kazandıklarını söyledi. Ekim ayı itibariyle tamamen duracaklarını söyleyen Çelik, şunları belirtti: “Ağustos ayını bitirdik Eylül ayına giriyoruz ve ilk günlerde söylediğimiz ve beklentimiz doğrultusunda bir süreç yaşadık. Bayram sürecinde işlerimiz biraz daha iyiydi. Biraz daha hareket yaşadık. Ağustos ayında olabileceğinin en iyisini yaşadık. Geçen sene ve bu seneyi karşılaştırırsak, geçen senenin yüzde 20’sine ulaştık. Seyahat acentaları olarak maksimumu olduğunu düşünüyoruz. Haziran, Temmuz aylarında ise geçen senenin ancak yüzde 10’una ulaşabilmiştik. Ağustos ayında devletimizin bayramda verdiği seyahat izni ile ulaşabilecek en üst seviyeye ulaştı. Biz de yüzde 25-30 bandına çıkabildik geçtiğimiz seneyle karşılaştırırsak. Son 1 haftadır bu yine düşmeye başladı. Eylül ayında ise Ağustos’ta yakaladığımız potansiyelin yüzde 10’u kadar bir potansiyele ulaşabileceğimizi düşünüyoruz. Ekim itibari ile aşıda veya ilaçta gelişme olmazsa, turizmin seyahat kısmının, seyahat acentaların icra ettiği hizmet kısmının tamamen duracağını öngörüyoruz. Bu durağanlık, kışın ilaç veya aşı bulunursa Mart ayında sona ereceğini ve 18 Mart’ta Çanakkale’nin eski günlerine ulaşacağını düşünüyoruz. Yakın tarihte bir gelişme olursa ise kış turizmi ile ilgili de Çanakkale’de yaşayan vatandaşlarımızın Uludağ gibi kış turizmi icra edebilecekleri noktalara Çanakkale çıkışlı turlar olabileceğini düşünüyoruz. Hepsini olumlu gelişmeler olmasına bağlıyoruz.”
“MARİNA’NIN GENİŞLETİLMESİ İLE DAHA FAZLA VERİM SAĞLAYACAĞIMIZI DÜŞÜNÜYORUZ”
Çelik, Çanakkale’nin turizminin geleceğine önem vermeye devam edilmesi gerektiğini vurgulayarak, “Bu dönemde herkes canının derdine düşmüş vaziyette. Turizmi üç ana başlıkta inceleyebiliriz; rehberlik faaliyetleri, seyahat hizmetleri ve konaklama. Konaklama konusunda oteller son dönemde bize göre verimli bir Ağustos ayı geçirdiler. Bu anlamda mutluyuz çünkü seyahat acentaları olarak otel satışlarımız bizim için önemli bir gelir kaynağı. Sonbaharda bunun düşeceğini varsayıyoruz. Malum vaka sayıları da ülke çapında yükseldiği için ve havaların da serinlemeye başlamasından dolayı kişilerin evlerine geri döneceğini düşünüyoruz. Bu süreçte aslında gelecekle ilgili çalışmaları devam ettirmemiz gerektiğini düşünüyoruz. Çanakkale’nin geleceğinin denizde olduğunu düşünüyoruz. Alan Başkanı İsmail Kaşdemir’in dalış turizmi ile çok güzel çalışmaları var. Kendisinden iyi haberler bekliyoruz. Mayıs ayında onların da güzel bir faaliyeti olacaktı ama pandemi nedeniyle ertelendi. Yine valiliğimizin ve GESTAŞ’ın Marina Yat Limanı ile ilgili çalışmaları vardı. Marina’nın Çanakkale için çok önemli bir gelecek olduğunu düşünüyoruz. Marina’nın genişletilmesi ile Cruise gemilerinin de durabileceği bir limana kavuşursa daha fazla verim sağlayacağımızı düşünüyoruz. Bunun en yakın örneği Ayvalık ve Ayvalık’ta altyapı olmasından dolayı yatların çoğu orada, ihtiyaçlarını gidermek için demirliyorlar ve bu demirleme sırasında şehir çok ciddi bir ekonomik katkı alıyor. Bizim bölgemize baktığımızda birçok yerli ve yabancı yatırımın boğazdan geçtiğini görüyoruz. Bu potansiyelden mutlaka nemalanmamız gerekiyor. Marina Yat Limanı ile ilgili projeleri destekliyoruz ve bu konuyla ilgili bir vaat bekliyoruz” ifadelerini kullandı.
“ÇANAKKALE İLE İLGİLİ ÇALIŞMALAR DEVAM ETMELİ”
Cruise gemilerinin Çanakkale limanında demirlemesi ile ilgili de beklenti içinde olduklarını söyleyen Çelik, “Çanakkale Savaşları’nın 100.yılında Kepez Limanı’na irili ufaklı birçok Cruise gemisi durmuştu ve büyük bir potansiyel Çanakkale şehrine, Truva Antik Kentine, Gelibolu Yarımadasına ziyarette bulunmuşlardı. Çok ciddi bir ekonomik hareketi beraberinde getirmişlerdi. Bunu mutlaka sürdürmek gerekir. 2018 Truva Yılı sonunda Troya Antik Kentindeki Troya Müzesi’nden tutun da Karanlık Liman Yolu’na kadar birçok noktada altyapı eksikliklerimizi tamamladık. Bundan sonra bölgemizin daha fazla tanıtımı ile ilgili yapmamız gerekenleri 2020 yılına kadar yaptık. Bundan sonra aslında daha fazla potansiyelin Çanakkale’ye geldiğine şahit olacaktık ama maalesef koronavirüs salgınının ortaya çıkması sebebiyle bu potansiyeli kaybettik. Yine Assos’un UNESCO’nun listesine girecek olması da bizim için güzel bir gelişme. Son verilere baktığımızda Assos bölgesinin, Sivrice Koyu’nun çok ciddi bir talebin olduğunu gördük. Valiliğin yol yapım çalışmalarının devam etmesini istiyoruz, özellikle büyük otobüslerimizin Sivrice Koyu, Assos bölgesine ulaşması ile ilgili eksikliklerin giderilmesini istiyoruz. Yine Bozcaada, Gökçeada’ya yapılan talepten memnunduk. Tabi insanlar haklı olarak seyahat acentaların faaliyetteki otobüslerine binmek istemiyorlar her ne kadar yarı kapasite ile çalışsak bile. Bunun biz 1 Ekim’de yüzde 50 taşıma kapasitesinin vakaların düşmesi sonucunda Bilim Kurulu Kararı ile kalkmasını temenni ediyoruz. Araçlarımızda tam kapasiteye ulaşmak istiyoruz çünkü yarı kapasiteye düşünce, tur fiyatlarımızda yükselme oldu. Bu sefer de tercih edilmemeye sebep oldu. Çanakkale tanıtımı ile ilgili valiliğimiz öncülüğünde çalışan ‘Bir Nefes Çanakkale’ projesinin mutlaka desteklenmesi gerekir. Çanakkale’nin iç pazarda isminin duyurulması ile ilgili çok kıymetli bir çalışma” diye belirtti.
“EYLÜL AYINDAN SONRA BİZ HİÇBİR HAREKET BEKLEMİYORUZ”
Acentaların ekonomik yönden geçtikleri zor süreci belirten Ahmet Çelik, şunları söyledi: “Açıkçası acentalar bu geçen süreçte iş yaparak, borçlarını karşılayamasalar da bir nebze olsun hareket yaşadılar. Eylül ayından sonra biz hiçbir hareket beklemiyoruz. Bu sebeple devletimizden teşvik paketi, yeni bir desteğin çıkarılmasını bekliyoruz KGF kredileri gibi. Fakat bunların 1 yıl ödemesiz şekilde kapsamasını istiyoruz. Çünkü salgın ile ilgili hiçbir öngörüde bulunamıyoruz. Seyahat acentalarının çalışanlarını da düşünecek olursak Balıkesir ve Çanakkale’deki firmalar ciddi bir personel barındırmakta. Bu yüzden teşvik paketine ihtiyacımız var. bu konuda çalışmaların en yakın zamanda başlamasını bekliyoruz.”
Gizem Tuğçe BAYHAN
