Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Koronavirüs vaka ve ölüm sayılarındaki azalma neticesinde normalleşme sürecini başlatmasının ardından, ülke çapında yeni uygulamalar ve çalışmalar yapılmaya başladı. ‘Normalleşme’ nin ne demek olduğunu kavramaya çalışan vatandaşların aklına, bu yeni düzen birçok farklı soruyu da beraberinde getirdi. Çanakkale Tabipler Odası Başkanı Eftal Yıldırım, normalleş sürecini değerlendirerek, verilere dikkat edilmesi gerektiğini dile getirdi. Yıldırım, “Gözümüz sürekli günlük verilerde. Koronavirüs salgın sürecinde veriler ve istatistikler arasındaki orantıyı kurmamız için günlük vaka sayısı önemli. Koronavirüs pik yaptıktan sonra uzun bir süre plato dediğimiz günlük hasta sayısı bin 500- 2 bin seviyesinde uzunca bir süredir böyle gidiyor. Aslınca içimizin rahatlaması için günlük hasta sayısının bin hastadan aşağıya bir sürece girmesi hatta bu hasta sayınının 500’ün altına düşmesini  bekliyoruz. Ancak en rahat olacağımız zaman, günlük Koronavirüs vaka sayısının 100’ün altına düştüğü zaman olacak. Bu sayılara biz ne kadar erken ulaşabilirsek o kadar rahat edeceğiz. Bizim Koronavirüs vaka sayımız binli rakamlarda gidiyor ve binli rakamların altına düşmedi. Bu nedenle bizi kaygılandıran konu, hastalığın plato evresinin uzun sürmesi” dedi.
 
“AVM’ LERİN AÇILMASI BU SÜREÇTE İYİ BİR ÖRNEK OLMADI”
“Aslında Koronavirüs kısıtlamaların daha sıkı olur gevşemelerde olmazsa günlük vaka sayıları 500’ün altına, hatta 100’ün altına iner” diyen Yıldırım, “Biz bu vaka sayılarının düşmesini bekliyoruz ama AVM’lerin açılması, tedbirlerde biraz daha gevşemelerin olması, vatandaşlarında bu yeniden normalleşme sürecinde havalarında ısınması ile kendilerini dışarıya atmak istemeleri, AVM’ lere gitmek istemesi ile beraber vakaların artmasına yönelik risklerin olması bizi de endişelendiriyor. Biz ne zaman Koronavirüs vakalarını günlük 100 vaka sayısının altına indirirsek o zaman yeni normal denilen evreye geçebiliriz. AVM’ lerin açılması bu süreçte iyi bir örnek olmadı. Birincisi AVM’ler kapalı ortamlar ve AVM’ ler içerideki havayı döndürüyor. Tabi bu Çanakkale’ deki gibi büyük bir bölümü açık olan AVM’ leri kastetmiyorum. Zaten Çanakkale’ deki AVM henüz açılmadı. Kapalı ortamda Koronavirüs ün bulaşma ihtimali çok çok yüksek ve bu tür AVM’lerde sosyal mesafeyi korumakta daha zor. Dışarıda ise bu çok daha kolay. AVM’lerin bu dönemde açılmasına izin verilmesi mantıksızlık” ifadelerini kullandı.
 
“SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI UYGULANMASI ÇOK İYİ OLDU”
 Bu kararların alınmasında ticari kaygıların olduğunu dile getiren Yıldırım, “Bir de futbol liglerinin başlaması kararı var, bu da çok büyük bir yanlış. Bu kararında akılla mantıkla bir alakası yok. Bizim için yeni normal dediğimiz durum, bizlerin eskisi gibi bir masada oturup eskisi gibi çok sayıda arkadaş ya da aile dostu ile karışık bir şekilde yemek yemek, yüksek sesle konuşarak ve birbirimize temas ederek, sarılmak ve benzeri hareketleri yapmak. Düğündür, nişandır ve sosyal birliktelikler için çok çok erken. Bizim bu süreci biraz nefes alacak, biraz parkta dolaşacak boyuta getirebilirsek insanları bu çok önemli. Bunları Haziran ayı içerisinde görebiliriz. Ramazan bayramında iyi bir gelişme oldu tüm illerde sokağa çıkma yasağı uygulanması çok iyi oldu. Bu karar günlük vaka sayısını düşürecek” şeklinde konuştu.
 
“ELİMİZDEKİ VERİLERİ DEĞERLENDİREREK RİSK VAR DİYORUZ”
Yıldırım, şu anda vaka sayılarının hala daha yüksek olduğunu söyleyerek, “Sağlık Bakanlığının ilan ettiği vaka sayılarına ve bilgilerine güvenmek durumundayız. Bizim burada hedefimiz günlük vaka sayınının 500’ün altına hatta daha da iyi bir hedef, günlük 100 vakanın altına düşürebilmek. Kordonda sosyal mesafeye dikkat edilerek ve maske takılarak gezilebilmesi, kafelerin, restoranların tedbirlere uyularak yeniden açılması gibi bir rahatlığa ancak dediğim vaka sayılarına inebilirsek yapılabilir. Şu an günlük vaka sayılarında binli rakamlar varken tedbirleri gevşetmek riskli. Tabi ki biz elimizdeki verileri değerlendirerek risk var diyoruz tabi ki son karar siyasi iktidarın. AVM’ lerin açılmasının ardından bir hafta on gün süre geçtikten sonra, biliyorsunuz vakaların görülmesi ile ilgili süre 14 gün, eğer bu AVM’lerin bulunduğu bölgelerde bir vaka artışı olursa ileriki günlerde o zaman AVM’ lerin açılması konusunda yanlış bir karar verildiği anlaşılmış olacak” ifadelerini kullandı.
 
“BÜYÜKŞEHİRLERİN ULAŞIM OLARAK ÇANAKKALE’ YE AÇILMASI CİDDİ BİR RİSK”
Çanakkale’ye dışarıdan gelenlerin risk taşıyacağını belirten Yıldırım, “Çanakkale’ deki Koronavirüs vaka sayıları Salgının başından beri Türkiye ortalamalarının altında seyretti. Çanakkale’ deki pandemi hastaneleri kapasitesinin yarısını ancak kullanmıştır. Çanakkale’ de Koronavirüs vaka sayılarında anormal bir yoğunluk yaşamadık.  Tabi burada çok iyi ve tecrübeli bir sağlık ekibinin de olması çok önemliydi. Bu anlamda Çanakkale’yi Koronavirüse karşı koruduğumuzu söyleyebiliriz. Çanakkale fiziksel olarak ulaşması zor bir yer. Tabi Çanakkale’nin etrafındaki tüm iller büyükşehir olduğundan dolayı hep kısıtlaması olan illerdi. Tekirdağ, Bursa, Balıkesir, İzmir gibi illerin seyahat kısıtlamaları olması, Çanakkale’ ye dışarıdan gelişleri imkansız hale getirdi. Çanakkale bu konumu nedeni ile dışarıdan giriş olmadığı için dışarıdan herhangi bir giriş ile virüsün yayılmasının önüne geçildi. Bu saydığım büyükşehirlerin ulaşım olarak Çanakkale’ ye açılması Çanakkale için ciddi bir risk. Hızlı bir şekilde İstanbul, Tekirdağ, Bursa, Balıkesir ve İzmir’in seyahat kısıtlamaları kaldırılırsa Çanakkale bu büyükşehirler açısından tarih ve doğa güzellikleri açısından büyük bir cazibe yeri olacaktır. Bir de zaten Çanakkale’ de yazlığı bulunan tatilcilerde var bunlar da Çanakkale’ ye gelecek. Çanakkale’nin çevresinde bulunan büyükşehirlerdeki insanların Çanakkale’ ye gelmesi hele hele kısa dönem içerisinde bu kısıtlamalar kaldırılırsa Çanakkale için çok büyük risk” dedi.
 
“ENDİŞEMİZ YAZLIKÇI OLARAK TABİR ETTİĞİMİZ VATANDAŞLARIN SAHİLLERE AKIN ETMESİ”
“Çanakkale olarak dışarıdan Çanakkale’ ye gelecek olan insanların sağlık sorunlarını çözmek için Gerekli altyapımızı zorlayacak ve yetmeyecek bir durum olabilir” diyen Yıldırım, şu şekilde anlattı: “Bir de Çanakkale’ ye büyük oranda ortalama bir yaş grubu gelecek yani yaşlı ağırlıklı bir tatilci gelecek. Bu nedenle yerel nüfuzda riske girecek. Mayıs sonuna kadar bu büyükşehirler ile herhangi bir seyahat giriş çıkış sorunu yaşanmayacak. Bizim Çanakkale olarak Haziran ayında da buna dikkat etmemiz lazım. Bizim endişemiz Çanakkale’ye dışarıdan, özelliklede büyük şehirlerden, yazlıkçı olarak tabir ettiğimiz vatandaşların sahillere akın etmesi. Bir de kontrollü bir şekilde turizm sezonunun açılması ile sahillerde şezlongların arası gibi fiziksel temasın gibi dikkat edilmesi gereken kurallar var zaten sahilde denize girerken maske takılması gibi bir durumda söz konusu değil. Ayrıca sahillerde metrekareye düşen insan sayısı da denize girmek isteyenler güneşlenmek isteyenler nedeni ile de artacak. Bu nedenle sahiller riskli. Bu durumu bizler ‘hava ısındı hemen sahillere inelim’ gibi değerlendirmememiz lazım. Bizim önce şehir içindeki parklarımızda mesela Özgürlük Parkı, Kordon, Halk Bahçesi gibi yerlerde sosyal mesafeyi koruyarak biraz insanların rahatlamasını sağlamamız lazım. Deniz kıyısı için sahiller şu an için vatandaşı rahatlatacak alanlar değil. Şu an Koronavirüs ile ilgili veriler tam ve net olarak elimde değil ancak kabaca baktığımızda Çanakkale’ nin kıyıları özellikle Assos, Küçükkuyu sahillerinin açılmasının erken olduğunu düşünüyorum. Ancak Türkiye genelinde günlük Koronavirüs vaka sayısı 100’ün altına düşer o zaman yine önlemleri almaya devam ederek, küçük gruplar halinde böyle çok çok kalabalık olmadan yeni normalleşme sürecine geçebilir sahilleri kullanabiliriz.”
 
“ ‘MASKENİZ NERDE’ DİYE SORULMALI”
Eftal Yıldırım, tedbirlerin uygulanmaya devam etmesi gerektiğini söyleyerek, “Koronavirüs ile ilgili kişisel olarak aldığımız tedbirler ile en az 6 ay daha yaşamamız gerekiyor. Yani Eylül ve Ekimi de zaten fiziksel temastan uzak maske ile zaten geçirmemiz kesin bunu unutmayalım. Şu anki hedef Koronavirüs ile mücadelede elimizdeki kazanımı ve başarıyı sürdürmek olmalı. Çünkü özellikle yurt dışında ve Türkiye’de de örnekler var. Koronavirüs kendine bir fırsat bulursa hemen, mesela bir nişan töreni, bir düğünlerden çok hızlı bir şekilde yayılıyor.  Bu durum artık matematiksel bir veri. Dolayısı ile bunlara çok dikkat etmemiz gerekiyor. Özellikle burada vatandaşlarımıza büyük bir iş düşüyor. Vatandaşlar Koronavirüse karşı duyarlılıklarını ve tedbirleri elden bırakmamaları gerekiyor. Özellikle maske takılmasına devam edilmeli ve yolda sokakta maskesi biri görüldüğünde uyarılmalı. Maskesiz olanlara ‘maskeniz nerde’ diye sorulmalı. Dikkati elden bırakmamamız lazım. Koronavirüs sürecinde iyi bir sınav verdik, bunu heba etmeyelim. Bu arada yeri gelmişken tüm sağlık çalışanlarımıza, canla başla çalıştılar, çok büyük risk aldılar, aralarında Koronavirüs kaparak hasta olanlar da var. Bir kez da tüm sağlık çalışanlarına emeklerinden dolayı teşekkür ediyorum” diye belirtti.
 
Sevi Gözay UĞURLU