Merkez Valiliği’ne atanan Hamza Erkal için bir otelde veda yemeği düzenlendi. Düzenlenen Veda Yemeğine AK Parti Grup Başkanvekili Çanakkale Milletvekili Bülent Turan, CHP Çanakkale Milletvekili Muharrem Erkek, Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, AK Parti İl Başkanı Yeşim Karadağ, Boğaz ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Mithat Kemal Algül’ün yanı sıra kamu kurum ve kuruluşlarının müdürleri ve daire amirleri katıldı.
 
Düzenlenen veda gecesinde bir konuşma yapan Vali Hamza Erkal, ” Bir yıl önce buraya atamamız oldu. Ondan önceki süreçte Siverek ta kaymakamdım biliyorsunuz ve İçişleri Bakanlığına atanmıştım. İller idaresi genel müdür yardımcısı olarak orada henüz bir ay çalışmışken o bir aylık süre bile o kadar yoğunken ben doğrusu burada ne kadar kalacağım bu iş bu kadar uzun sürecek diye düşünürken pat diye kararnamemiz çıktı ve Çanakkale’ye geldik. Doğrusu ilk atama olarak Çanakkale bizler için inanılmaz bir mükâfat. Çünkü Çanakkale Türkiye’nin her şeyden önce en nadide şehirlerinden biridir. Türkiye’nin manevi başkentidir ve ilk duyduğum da doğrusunu isterseniz çok mutlu oldum ama şaşırmıştım da açıkçası. Bana Bitlis denmişti. Aklımda öyle kalmıştı. Fakat son anda Cumhurbaşkanımızın işaretiyle buraya gönderildim. Kararnamede Cumhurbaşkanımıza kadar Bitlis olarak gitmişti. Orda değiştirildi. Kaderimiz de bu varmış. Geldik eşim, çocuklarımla beraber bu güzel şehre yerleştik. Sizler beraber aynı mekânı paylaştık, aynı havayı teneffüs ettik, aynı sahiller de gezdik ve hepimizin kalbi Çanakkale için attı ve bu uğurda hep gayret ettik. Tabi ilk etap da İlimizi tanımaya gayret ettim. Bütün her köşesini gezmeye, problemlerini öğrenmeye ve ileriye dönük yapabileceğimiz adım atabileceğimiz her konuyu öncelikle en ince ayrıntılarına kadar tetkik edip öğrenmek ve ondan sonra da bu uğurda projeler geliştirip adımlar atmaktı ilk hedefimiz ve bunları yapmaya çalıştım. Tabi Çanakkale’nin en güzide iki kurumu GESTAŞ ve Terzioğlu Vakfı ile ilgili ilk geldiğim günden itibaren kamuoyunda yansıyan olumsuz eleştiriler vardı ve ilk oralara neşter attım. Hepiniz bunu takip ettiniz. Çok şükür şimdi hem GESTAŞ’ ın, hem Terzioğlu Vakfını da düzlüğe çıkardığımızı düşünüyorum. Ufak tefek eksikliklerimiz olabilir ama kervan yolda düzelir. Bu kurumlarda yeni attıkları adımlarla kendilerinin eksikliklerini bu yol üzerinde düzeltiyorlar. Terzioğlu Vakfı biliyorsunuz 46 Milyon gibi bir rakamla bir yurt yapmıştı ve birçok müteahhit e borcunu dahi ödeyemez hale gelmişti ve asıl amacı olan öğrencilere burs vermek görevini dahi ifade edemiyordu. Çok şükür onu düzelttik. Adil beyin bunda çok büyük emeği olduğunu söyleyebilirim. Vali yardımcımız Adil Bey ve tabi ki diğer arkadaşlarımız da görev verdiğimiz. Saim Bey olsun, Ömer bey olsun onlarında büyük katkıları oldu ve çok şükür iyi duruma geldi. GESTAŞ ile ilgili bir yönetim değişikliği yaptık. Orada da düzelmeler oldu. Tabi tek sorunlarımız bunlar değildi. Birçok konuya el attık ve hepsini tek tek çözmek üzere yola çıktık bunların hepsini yaparken iletişim, yönetişimi, sizlerle olan diyaloğu hep açık tuttum. Elimi uzattığım her yerden karşılık buldum. Bu karşılıkla beraber ben bu şehrin halkıyla bu problemlerin hepsini çözmeye gayret ettim. Onlarda bunu hissettiler diye düşünüyorum. Gittiğim her yerde, gezdiğim her yerde onlarla kucaklaştık. Onlarla iletişim içerisinde olduk. Hiç kimseyi ötelemedik herkesi kucakladım. Sanırım yelpazenin a sından, z sine kadar herkes bunu kalbinin en ücra köşesine kadar hissetmiştir diye düşünüyorum. Çünkü ben işimde samimiyim, iletişimim de samimiyim, ilişkilerimde samimiyim kalbimde ne varsa dışımda da o vardır. Bunu sanırım bütün Çanakkale halkı görmüştür. Bu yüzden de bu samimiyet karşısında herkes bizleri de kucakladı. Sadece beni değil ailemi, eşimi, çocukları mı hepsini bu şehrin fahri hemşerisi olarak gördüler. Şunu da ifade etmek istiyorum. Birçok zaman mesaiyim yetişmediği için köyleri gezme fırsatım olmamıştı. Fakir fukaraya, garibanlara ihtiyacı olan her kim varsa gidemediğim yerlere eşim el attı. Köyleri gezmeye gayret etmeye çalıştı. Yanın ada gönüllü hanımefendileri alarak oda bir kısım yükü benim üzerimden almış oldu. Tabi Çanakkale’nin lokomotifi özelliklede şehitliklerimiz ve şehitlerimizle ilgili düzenlediğimiz 18 Mart bunlarla ilgili de biliyorsunuz biz bu yıl güzel bir tören tertipledik ve bu tören esnasında yolları daha kapatmadan insanımıza rahatsızlık vermeden bu işi başarıyla yürüttüğümüz düşünüyorum. Tabi bunda emeği geçen gayreti olan başta Bekir Bey olmak üzere bütün Özel kalem personeli ve konuyla ilgili görevlendirilen Spor İl Müdürlüğü dâhil birçok kurumumuz bu etkinlikte bize destek oldular. Ben onlarda huzurlarınız da teşekkür ediyorum. Tabi yaz ayı gelince Özel İdare ile ilgili yollar, kanalizasyon ve sularla ile ilgili çalışmalarımız oldu. Onları hepsini Kaymakam arkadaşlarımızla beraber yürüttük onlar İnisiyatif alma ve bu konuyla ilgili sorumluluğu üstlenme görevi verdik. Tek tek ilçelerdeki işleri oradaki İl Genel Meclisi Üyeleri ile beraber yapmaya çalıştılar. Bütün kurumlarımızı ilimizin sorunları ile ilgili beraber koordineli bir şekilde hareket edebilmeleri için özelliklede biz onlara hep bu konuda orkestra şefliği yapmaya gayret ettik. Çünkü ben şuna inanıyorum ki orkestranın bir enstrümanı bile yanlış çalsa orada ki o müzik atmosferi bozulur. O yüzden de hepsini bu ilin hedefleri geleceği için koordine etmeye çalıştım. Bunda da başarılı olduğumuzu düşünüyorum. Dışardan nasıl görünüyor bilmiyorum ama biz içeride bu işin iyi yürüdüğünü görüyoruz. Tabi bunların hepsi yürürken malumunuz olduğu üzere 15 Temmuz hain darbe girişimiyle karşı karşıya kaldık. Ogün bütün Çanakkale olarak biz duruşumuzu ilk andan itibaren gösterdik. Veda mesajım da dediğim gibi biz sağımıza solumuza bakmadan biz varız ve buna karşı duracağız diye kendimizi ortaya koyduk. İlk dakikalardan itibaren tabi bunun yanında halkımızın o gece gösterdiği dirayet her ilçede ayrı ayrı bunları unutmak mümkün değildir. Ben Çanakkale ruhunun o gün canlı bir şekilde tezahür ettiğini bu halkın içinde yürürken özelliklede gördüm. Ogün milletvekillerimiz başta Bülent Bey olmak üzere, siyasi parti temsilcileri bütün daire amirleriniz hep beraber tavrımızı, tarzımızı ortaya koyarak Vatanın bölünmemesi için elimizden geleni yaptık. Ondan sonraki süreçte de üzerimize düşen görevimizi yaptık. Hâsılı hepimizin gayreti Çanakkale içindi, Vatan içindi, Türkiye içindi. Bunu özelliklede görmek, bütün kurumlarda bunu müşahede etmek bizim için hakikaten büyük mutluluk. Bizde bu memleketin birer evladı olarak üzerimize düşeni yapmakla beraber, bütün halkımızla beraber bu işe el koymaktan gerçek söylüyorum inanılmaz mutluluk yaşadık. Böyle bir atmosferi de sanırım çok nadir görebilirsiniz bütün diğer illerde de. Ama şunu da ifade edeyim. Ogün vatan uğruna şehit düşen insanlar vardı. Tankların önüne kendilerini seren, topları uçakların, helikopterlerin karşısında duran insanlar vardı. Onların bir kısmı orada şehit oldu, bir kısmı yaralandı. Şehitliğin hükme nedir biliyor musunuz? Canıyla, malıyla vatanı için Allah rızası için savaşmaktır ve orada ölmektir. Ben şunu gördüm o gün insanımızın yüzde ellisinden fazla yani bunu kaba bir tahminle söylüyorum canını ve malını o gün feda etmek üzere, o sokaklardaydılar. Şehit olmamış olabilirle ama hükmen şehittirler. Çanakkale insanımızın da o gün bu uğurda bu sokakları doldurduğunu biliyorum. Onlarda aynı sevabı alacaklardır diye ümit ediyorum. Bunu neden özellikle ifade ediyorum. Biz Çanakkaleliyiz, Çanakkale ruhu Çanakkale’ de metfun olan bizim iki yüz elli üç bin şehidimizi hepimiz çok iyi biliyoruz. Bunun ülkenin acaba diğer bölgelerinde sirayet ediyor mu, aynı his var mı diye çoğunlukla hep böyle şüphe ile karşıladık. Ama o gün gördük ki Çanakkale ruhu yaşıyor ve bu vatan evlatları üzerlerine böyle bir görev düştüğü zaman hiç çekinmeden canlarını da, mallarını da ortaya koyarak şehit olmak uğruna bu vatanı kurtaramaya her zaman hazım edeceklerdir diye hepimiz müşahede ettik. O yüzden bizim her yıl, bundan sonra ki süreçte de ümit ederim ki aynı şekilde devam eder. Bu törenleri daha üst seviyede da ha güzel bir şekilde tertiplememiz ve bu Çanakkale ruhunun da devam etmek için gayret göstermemiz lazım. Bundan sonra gelecek arkadaşımız da kıymetli bir validir. Daha önce teftiş kurulu başkanlığımızı yapıyordu İçişleri Bakanlığının. Benden önceki Valilerde hakikaten bu ili çok hizmetleri oldu. Onlara nasıl çok teşekkürlerle başladıysak, yeni arkadaşımıza da hayırlı olması dilekleriyle ben buradan ayrılacağım inşallah başarılı olur, inşallah da sizlerin gönlünde taht kurar diye ümit ediyorum. Bu görevler arkadaşlar gelip geçicidir hiç kimse baki olarak koltuklarda kalamaz. Mahkeme kadıya mülk değildir. Dolaysıyla da kamu görevlileri devamlı değişir ama bunun süresi bir yıldır veya daha uzun süredir. Bize kısmet bir yılmış, bir yılda da biz eğer bu gök kubbede bu Çanakkale semalarında bir hoş seda bırakmışsak bizim için en büyük mutluluktur. O yüzdende ben hiç üzülmüyorum. Ayrılıyorum, kırıldığım olmuştur ilk etapta ama inan o ilk etabın, şokun etkileridir. Oysa gayet tabi olarak biliyoruz ki hepimiz, birçoğumuz memur, memuriyette bu tür şeyler normaldir. Beni atayan siyasi irade nasıl ki bir sınavdan geçirip beni buraya göndermediyse, aynı irade buradan da alma yetkisine sahiptir. Valilik öncelikle siyasi bir atamadır. Bunu herkesin bilmesi lazım, Kânunda valinin görevleri sayılırken tek tek cumhurbaşkanından başlar, Bakanlara ilgili kurumlara temsilen hem siyasi hem idari temsilcisidir der. Dolaysıyla da istisnai bir memuriyet olduğunu bizler biliyoruz. Herkesin de bunu bildiğini düşünüyorum. Dolasıyla da bunu gayet normal bir süreç olduğunu bilmenizi isterim. Sadece yaşadığımız bir sıkıntıdan dolayı dinlenmemiz gerektiğini ifade ettiler. Sonradan biz sizi değerlendireceğiz dediler. Bunların hepsi bir yana. Bir yıl dahi olsa benim için Çanakkale de görev yapmak büyük bir onurdu ve bu onuru bana tattırdıkları için başta Cumhurbaşkanımız, Hükümetimiz ve ayrı ayrı her bakanımız için hakikaten şükranlarımı sunuyorum. Ümit ediyorum ki bu güzel hissi gelen arkadaşımız da tadar ve bu yola baş koymuş olan diğer bütün mülki idare amirlerini de böyle güzel bir güzelliği tatmalarını arzu ederim. Bizim meslekte hepimizin hedefi Vali olmaktır. Ben mesleğimin ilk dönemlerinde şunu derdim. Hanımda hatta kızardın niye öyle diyorsun diye derdim ki bana yapacakları en büyük iyilik beni Vali olarak atamak üç gün sonra almak. Bunu söylediğim dönemlerde hep yorulduğum çok koşturduğum dönemler oldu istirahat edeyim diye. Herhalde bunu çok kalbi söylemişim ki bunu duymuşlar ve şimdi neticesini almış olduk. Ama bunun inşallah hayırlı sonuçları olur. Her musibet olarak gördüğümüz şeyin arkasında muhakkak ki bir hayır vardır. Belik çocuklarımla daha çok vakit geçirme şansı bulacağım ve istirahatten sonra belki tekrar yeni göreveler verilebilir, verilmese de emin olun ben mutluyum, hiç kimseye de kırgın değilim ama bir başka memleketim daha oldu Çanakkale belki de biz bu mekândan göçüp gideceğiz, başka yere yerleşeceğiz ama gönlümüz hep burada, hep Çanakkalelilerle beraber ve sık sıkta gezmeye geleceğiz. Bülent beyinde dediği gibi bu kordan da belki beraber yürüyüp, çay da içeceğiz kısmet olursa. Dolayasıyla da ben tüm Çanakkale halkına bizi çok sıcak şekilde karşıladıkları, kabullendikleri ve sahiplendikleri için Teşekkürlerimi ifade ediyorum. Gideceğimiz yerde kapımız sizlere her zaman açık olacak. Çanakkale bizim için çok önemli, kıymetli bir nokta oldu. Hayatımızda Çanakkale’nin var olmasından dolayı ben gerçekten çok mutluyum. Çocuklarım da, eşim de her seferinde ifade ediyorlar, Çanakkale’yi çok sevdiklerini söylüyorlar. Ben istesem de istemesem de onları zoruyla mutlaka geleceğim. Böyle bilinmesini istiyorum. Başta biz bu yola çıktığımız da özelliklede en yakın desteğini gördüğüm mülki idare amir arkadaşlarım. Başta vali yardımcı arkadaşlarım, Kaymakamlar ve Belediye başkanlarımız, Özel Kalem müdürlerimiz, Özel kalem personelimiz, Yazı işleri ve diğer bütün kurumlar, Spor müdürlüğünden Milli eğitim müdürlüğüne Bütün kurumlar bizlerle bu yolu yürümeye gayret etti. Eş güdüm içerisinde bu işi yapmaya gayret ettik. Hepsine Tek tek Teşekkür ediyorum ve yine de bu bir yıllık süre içerisinde, bizlere destekleri olan, hep yanımız da olan başta Sayın Bülent Turan olmak üzere diğer bütün Milletvekillerimiz Ayhan Gider, Muharrem bey, Bülent bey hepsine tek tek teşekkür ediyorum. Belediye Başkanımıza, İl Başkanımıza ve beni burada yalnız bırakmayan sizlere sonsuz teşekkürler. Hepinizi saygıyla sevgiyle selamlıyorum” dedi.
 


Kaynak: Haber Merkezi