Gündem

Çanakkale giderek yaşlanıyor!

Çanakkale Belediye Meclisi'nin Mayıs Ayı toplantısında, kentteki yaşlı nüfusun durumuyla ilgili olarak Kent Konseyi tarafından hazırlanan bir rapor sunuldu. Rapor, Prof. Dr. Coşkun Bakar tarafından TÜİK verilerine dayanarak yapılan bir sunumla desteklendi.

Prof. Dr. Coşkun Bakar'ın sunumunda, yaşlanma sürecine dair çarpıcı veriler paylaşıldı. Bakar, yaşlı nüfusun artışının 20. yüzyılın en belirgin eğilimlerinden biri olduğunu belirterek, bu durumun aslında bir sorun olmadığını, ancak modern toplumun bu gerçeğe stresle yaklaştığını vurguladı. Çanakkale'nin yaşlı nüfusunun giderek arttığını ve bunun nedenlerinden birinin azalan doğum oranları olduğunu açıkladı.

Çanakkale'nin yaşlanma sürecine 1970'lerde girdiğini ve bu eğilimin devam ettiğini belirten Bakar, 1990'lara gelindiğinde ise doğurganlık oranlarının düştüğünü ve nüfusun yaşlanmaya başladığını ifade etti. Bu durumun farkına varılması gerektiğini belirten Bakar, gelecek planlamalarının bu gerçeği göz önünde bulundurarak yapılması gerektiğini vurguladı.

Özellikle Çanakkale merkezinin genç nüfusa sahip olduğunu ancak kırsal kesimde yaşlı nüfusun arttığını belirten Bakar, bu durumun gelecekte kırsal yaşlılık gibi bir sorunla karşılaşabileceklerini öne sürdü. Bununla birlikte, yaşlı nüfusu destekleyen politikaların ve altyapının oluşturulması gerektiğini ve Çanakkale'nin bu konuda öncü olabileceğini ifade etti.

Bakar, Çanakkale'nin yaşlı nüfusu destekleyen bir kent olması gerektiğini ve bu doğrultuda Dünya Sağlık Örgütü'nün "Yaşlı Dostu Şehirler" çerçevesini gündemlerine almaları gerektiğini belirtti. Son olarak, yaşlı nüfusun sosyal katılımını sağlayacak merkezlerin güçlendirilmesi ve arttırılması gerektiğini vurguladı.

“2040 yılında yaşlı nüfusun Çanakkale’de ciddi oranda artacağı görülüyor”

Prof. Dr. Coşkun Bakar yaptığı sunumda şu cümleleri kurdu; “Yaşlanıyoruz ve bu da 20. Yüzyılda en çok görülen durumlardan bir tanesi.  Bu bir sorun değil aslında. Bu insan olarak yıllarca hayal ettiğimiz bir konu. Buna bu kadar stresle yaklaşan bir kuşakla da karşı karşıyayız.  Bundan 100 yıl önce bir kuşağın bu kadar büyük bir oranda yaşlanabileceğini hayal etmek bile mümkün değildi.  Ancak giderek daha fazla insanların yaşlanması ile karşı karşıya geliyoruz.  Çanakkale’ye baktığımızda da yaşatan beklentilerin 80’lere ulaştığını görüyoruz.  Bu kadınlarda 82 erkeklerde 77 olduğunu görüyoruz.  Bunun sebeplerinden bir tanesi de az doğuruyoruz.  Artık doğum oranlarımız ciddi anlamda düştü. Doğum oranlarının düşmesinin sebebi de  gençleşme büyük oranda arttı. Bebek ve çocuk ölümlerini nerdeyse duymaz olduk. Bebek ölümleri azalınca doğurganlık oranı da düştü yaşam beklentilerine de büyük bir oranda yansıdı. Çanakkale yaşlanma sürecine 1970’li yıllarda girmeye başladı ve genç nüfus giderek azalıyor. Kentte yaşlılık devam ediyor. Çanakkale yaşanan bu sürece 70’li yıllarla birlikte girmişti.  72 yıllarının nüfus pramidine baktığınızda Türkiye ile birlikte tabanının geniş ve genç ölümlerinin ise çok olduğunu görebiliriz. Ancak  90’lı yıllara gelmeye başladıktan sonra da bu piramitte doğurganlık oranının düştüğünü, ölüm oranlarının azalmaya başladığını ve yavaş yavaş nüfusun yaşlanmaya başladığını görüyoruz. Aslında bu konuşmanın 1990’lı yıllarda farkına varıp yapılıyor olması lazımdı. Ancak yine de geç değil. Biz 2040-2050’li yıllarını planlayacak bir bakış açısına sahip olmamız gerekiyor.  Çünkü giderek yaşlanıyoruz. Orta yaş 2020 yılında yaşlı nüfusa dahil oldu. 2021 yılına gelindiğinde ve nüfus piramidinin Çanakkale çapına bakıldığında  orta  yaş grubu giderek artıyor.  Bu da bir avantaj çünkü orta yaş grubu ekonomik yaş grubuna giriyor.  Ancak bu böyle devam etmeyecek. Bir fırsat penceresi olarak görülen bu pencere  suratımıza kapanacak ve elimizde büyük bir yaşlı grupla  kalacağız. Bahsettiğimiz grup 40 ve 60 yaş arasındaki grup.  Bu grup da yaklaşık 20 yıl içerisinde yaşlı grup arasına girecek.  Biz 2040 yılı prodüksiyonu de yaptığımızda, 2040 yılında yaşlı nüfusun Çanakkale’de ciddi oranda artacağı görülüyor. 

“Nüfusun yüzde 16’sı  65 yaş üzerinde”
Çanakkale merkez ilçede diğer beldelere oranla genç nüfus fazla. Bunun nedeni ise öğrenci ve askeri birlikler. Çanakkale il geneline baktığımızda nüfusun yüzde 16’sı  65 yaş üzerinde. Biz 65 yaş üzeri vatandaşlara bir grup olarak bakıyoruz.  65 yaş ülkemizde aynı zamanda emeklilik için bir sınır yaştır.  Fizyolojik ve biyolojik bazı ihtiyaçlar için de sınır yaş olarak kabul ediliyor. Çanakkale merkez ilçeye baktığımızda yaşlı nüfusun yüzde 12’lerde olduğunu görüyoruz.  İl geneline göre merkez ilçedeki yaşlı nüfus biraz daha düşüktür. Bunun sebebi de üniversitemizde okuyan öğrencilerin büyük bir kısmının merkezde olması  ve askeri birliklerin yarattığı genç nüfus.  Tabloda  80-85 yaş  grupları da dikkat çekmek isterim ki bu da bir grup ve  ileri yaş denen gruptur. Çanakkale’de bunların sayısı giderek artan gruptur ve yerel yönetimlerin gelecek planlanmasında bunları göz önünde bulundurması gerekir.

“Her 4 kişiden biri 65 yaş üzerinde olacak”
Kentsel alan ise tamamen Çanakkale Belediyesinin sorumluluğunda olan bir alan. Bu kentsel alanda da sadece yüzde 11’lk nüfus 65 yaş üstünde görülmektedir.  Nüfus piramidine baktığımızda yine benzer bir şekilde 40-60 yaş arasında birikme var. Bu da ilerleyen dönem içerisinde, yani 2040-2050’ye kadarki dönemde Çanakkale’de her 4 kişiden birinin 65 yaş üzerinde olacağı, belki de daha fazla olacağını beklemek mümkündür. Çanakkale kırsal kesimlerinde ciddi bir yaşlı birikimi var.  Bunların da ihtiyaçları göz önünde bulundurulması gerekiyor. Özellikle şu anda  45-50 yaş grubundaki birikimin kırsalda kalacağını var sayarsak, ilerleyen yıllarda Çanakkale’nin kırsal yaşlılığı gibi bir sorunla karşı karşıya geleceğini tahmin ediyoruz. Bunun için de her kesimde yaşanabilir bir kent planlamamız gerekiyor.  Ama demografik özellikleri göz önünde bulundurmamız lazım.  Bu şehir üniversite nüfusuna rağmen  gençlerin öncelikte olduğu bir şehir değildir.  Bu şehir 65 yaş üzeri kesimin öncelikte olduğu bir şehirdir.  Dolayısı ile bütün planlamaları bu yaşlı nüfusu gözeterek yapmak gerekiyor.  Çanakkale insanların sağlıklı yaşam için destek aldığı bir kent olması gerekiyor. Yaşlı nüfusu destekleyen kentlerin yaratılması gerekiyor. Bunun için de Dünya Sağlık Örgütünün Yaşlı Dostu Şehirler çerçevesini gündemimize almamız gerekiyor.  Yaşlı dostu şehirler ver ve 8’e yakın belediye de bunu gündemine almış. 65 yaş üzerindeki yaşlı nüfus ile ilgili şu anda  gerek belediyeler, gerek Sağlık Bakanlığı, gerek Aile ve Sosyal Politikalar Müdürlüğü  bir çok şey yapıyor.  Bu konunun bir çok kurum ve STK farkında ama bundan daha fazlasına ihtiyaç var.  Çanakkale’de Belediye buna öncü olabilir hatta Türkiye’de model olabilir. Çünkü Çanakkale Türkiye’nin önünde yaşlanan bir kent.  O yüzden Çanakkale’de yapılacak her politika Türkiye’ye bir model sunma şansına sahip olacak. Dünya Sağlık Örgütü yaşlı dostu şehir olmak için 8 başlığı göz önünde bulundurulmasını istiyor. Toplum ve sağlık hizmetleri, toplu taşımadaki olanaklar, konut ki deprem nedeni ile  nümüzdeki 100 yılın konutları yapılıyor.  Bu 100 yıla varmadan o konutlarda yaşayan insanların üçte biri 65 yaş üzerinde olacak.  Şunu düşünerek imar planlamalarının tartışılması gerekiyor.  O konutların 5. Katında kalan insanlar yardım almadan nasıl rahat inebilecekler.  Bunların hepsinin düşünülmesi gerekiyor.  Sosyal katılım çok önemli ki Çanakkale bu konuda çok şanslı çünkü Çanakkale’de 2013 yılından beri Altın Yılla Yaşam Merkezi var.  Bu merkezlerin güçlendirilmesi ve sayısal olarak arttırılması gerekiyor.  Çünkü bu merkezler sosyal katılım ve sağlıklı yaşlanmak için ciddi anlamda sağlık hizmeti sunuyor.”