Çanakkale Sarraflar ve Kuyumcular Derneği Başkanı Timur Ay, 2019 yılına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Yılın son ayında geçmiş yılı değerlendirerek, 2020 yılı hakkında düşüncelerini dile getiren Ay, şu anda piyasa aktörlerinin dahi kimsenin öngöremediğini belirtti.
2018 yılından bu yana başlayan kur değişimleri ile geçen 2019 yılının son ayında girmişken, Çanakkale Sarraflar ve Kuyumcular Derneği Başkanı Timur Ay, ekonomik değerlendirmelerde bulundu. Ay, “2018 yılının 10 Ağustos’un da başlayan kur operasyonu ile birlikte yukarı giden kurlardan sonra yükselen bir trend ile başladı ancak 2019’un 3-4 ayından sonra stabil hale gelmeye başladı” diyerek, piyasaların çok yavaş hareketlenmeye başladığını söyledi.
Yıl SONUNDA PİYASA KIPIRDANMAYA BAŞLADI
Başkan Ay yaptığı açıklamada, “Neticede fiyatlar belli bir oranda durdu. Bu durağan vaziyet, bin 400 ile bin 500 arası onsun fiyatı, altın gram fiyatı da aşağı yukarı 160 ile 270 arası bir durağanlığı yaşadı. Ama geçen yıldan gelen yükseliş ile birlikte giren yılın ilk 3-4 ayı fiyatların yükselme boyutundaydı. Piyasalar yükselen kurların arından kendini toparlaması biraz zaman aldı ve bununla paralel hükümetin öngördüğü faiz politikaları ve Merkez Bankası’nın faiz indirimi ile birlikte gelen piyasa şartları 2019’un sonuna doğru faizlerin oldukça aşağı indiği bir trend ve yavaş yavaş piyasaların kıpırdanma boyutuna yıl sonu itibari ile geldi” ifadelerini kullandı.
“KİMSE ÖN GÖREMİYOR”
2019’un son ayında, yeni yıl için ekonomi açısından çok fazla belirsizliğin olduğunun altını çizen Ay, “Gelecek ile ilgili ne piyasa aktörlerinin ne de piyasayı kontrol eden, belli şartları oluşturan insanlar tarafından belirsizlik hakim. Bunun sebepleri, birinci olarak, Çin’in ve Amerika’nın kendi içerisindeki ekonomik savaş, ikincisi jeopolitik unsurlar ve bir de bizim ister istemez bulunduğumuz coğrafyanın kendine has özelliklerinin getirdiği unsurlar. Bunların içerisinde Kuzey Suriye’de ve Irak’ta kurmak istenilen bir Kürt devletine karşı yapılan hamle olan Barış Pınarı Hareketi süreci ve Doğu Akdeniz’deki dünyanın petrol devlerinin ve onların devletlerinin buraya karşı bakışı. Zaman içerisinde İsrail, Mısır, Yunanistan üçgenindeki belli bir yapıya da Avrupa Birliği’nin içindeki bazı ülkelerin girdiği bir yapı, buna karşı ülkemizin almış olduğu kıta sahanlığı içerisindeki deniz sınırlarının belirlenmesi ile ilgili almış olduğu önlem. Bu belirsizlikler ve bundan doğacak herhangi bir gelişmenin, piyasa şartlarının nasıl primlendirileceğini kimse ön göremiyor” dedi.
“TEKRAR CANLANABİLME İHTİMALİ BİR KENARDA ÜMİT OLARAK DURUYOR”
“Faizlerin düşerek kredi ons piyasasının canlanması içinde yatırımcıların açıkçası ülkeyi gelecek ile ilgili güvenirliğini, bundan yıllar öncesi yaşadığı güvenirliği, bilebilme boyutunu tahmin edemiyor” diyen Timur Ay, “Dışarıdaki yatırımcının ülkeye karşı olan yatırım düşüncesi ister istemez ülkenin izlediği ekonomik ve jeopolitik sorunlara karşı aldığı önlemlerle paralel gidiyor. Yabancının buraya getirebileceği parayı öngörmek ve bunu tahmin etmek zor. Önemli olan hükümetin almış olduğu ekonomik tedbirleri n yanında yabancı yatırımcıyı yine eskisi gibi ülkemize çekebilecek sıcak parayı tesis etmesi lazım. Bu şartlar dahilinde biraz sıcak para ülkeye girerse, malum faizler düşük olması ile birlikte tekrar canlanabilme ihtimali bir kenarda ümit olarak duruyor. Ama malum yaşadığımız coğrafya ve dünyanın şu anki belirsizlikleri insanları tedirgin ediyor. Yatırımcı tekrar yeni yatırıma girmek veya istihdam yaratma adına korku ile yaklaşıyor. Yarın öbür gün jeopolitik risklerin ön plana çıktığı bir ekonomik dalgalanmadan sonra iflas ederim korkusu da herkesin içinde duruyor” açıklamasını yaptı.
“EMARELER ÇOK YÜKSEK GÖZÜKMÜYOR”
Yılbaşı yaklaşırken şu andaki piyasayı da değerlendiren Ay, “Kışın artık özel günlere doğru giriyoruz. Yılbaşı, Sevgililer Günü, Anneler Günü diyerek geçirdiğimiz bir piyasa var. Yılbaşı için daha açıkçası henüz erken ama yavaş yavaş hediye alma, düğün nezdinde kışa hazırlanan insanlar var onların hazırlıkları oluyor. Hafif bir belirti var ama emareler çok yüksek gözükmüyor. Biz de ister istemez sütten ağzımız yanınca yoğurdu üfleyerek yemek adına temkinli konuşmaya çalışıyoruz. Umuyoruz diyoruz, önümüzdeki yıl hem 2020 adına hem de özel günler adına piyasa şartları da eğer yeteri kadar piyasa belirleyici olan fiyatlamalar ve aktörler doğru yerde durduğu takdirde iç piyasanın da ekonomik yönden dalgalanabilecek veya yukarı doğru gideceğini tahmin ediyoruz” diyerek geçtiğimiz düğün sezonunu hakkında şunları söyledi: “2018’in 10 Ağustos’tan sonraki döneme göre bu sene çok iyi geçti. Ancak bizim yıllar çok göreceli. Bundan 5 sene önceye göre ise daha düşük geçiyor. Ama geçen yılına göre 2019’un düğün sezonu çok daha iyi geçti.”
Gizem Tuğçe BAYHAN