Hububat üreticisi üretim sezonunun ortasına gelmiş olmasına rağmen bazı bölgelerde bitme aşamasında olduğu, bazı bölgelerde ise bittiği, ancak buna rağmen TMO’nun müdahale alım fiyatlarını açıklamadığı kaydedilen açıklamada şu ifade yer verildi; “Bu durum üreticiyi çıkmaza götürmektedir. Zor şartlar altında üretim yapmaktan vazgeçmeyen bölge üreticimize TMO fiyat açıklamayarak zorda bırakmıştır. Bu yanlış uygulamadan derhal vazgeçilmeli, geçen yılki fiyatların üzerine enflasyon oranları eklenerek üreticiyi memnun edecek şekilde fiyatlar belirlenmeli ve üreticinin önünü görmesi sağlanmalıdır. Yapmış olduğumuz açıklama gerçekten zorda olduğumuz için sesimizin duyulması ve belirsizliğe bir an önce son verilip üreticimizin moralini toplayıp gelecek yılki ekim planlamalarına başlayabilmesi için yapılan bir açıklamadır. Altını çizerek söylüyorum gerekli müdahalenin bölgemizde hububat piyasalarına bir an önce yapılması gerekmektedir. Piyasanın bozuk gitmesinin sebepleri neler olduğu sorulursa; sizlerin de bildiği gibi üretim sezonumuz arpa üretimiyle başlar. Arpa üretiminin başladığı ilk günlerde arpa için fiyatlar piyasa koşullarına göre 87.5 kuruş gibi açılmıştır. Bu fiyat üreticilerimiz tarafından kabul görmüş her şey iyi olacak derken arpa üretim sezonundan 45 gün önce ülkemiz stoklarında kalmadığı için yurt dışından getirilmekteydi. Fiyatı ise 1.10 TL’den alınıp satılırken üretim sezonu yani yerli yeni mahsulün çıkmasıyla birlikte 85 ile 87.5 kuruşlara geriledi. Bu fiyatlar bir ay önceki ithal gelen arpa fiyatlarının çok gerisinde olmasına rağmen üreticilerden kabul gördü. Ancak kamuoyunda tarım ürünlerinin ithalatında vergiler düşürülecek hatta sıfırlanacak söylentileri konuşulmaya başlandı. Biz bu haberlerin gerçek olmayacağını düşünürken bu haberlerin doğru olduğu kamuoyunda duyulmasıyla beraber üretici ve sanayici tedirginliğe düştü. Buğday üreticisi fiyat düşmeden ürününü satmayı düşünürken sanayicide haklı olarak yurt dışından daha ucuz ürün getirmenin hesabını yapmaya başladı. Arpa hemen 80 kuruşa buğday da geçen yılın fiyatlarının gerisine, buğdayına ve un olma özelliğine göre 80 ile 85 kuruş seviyelerinden işlem görmeye başladı. Bu arada da üreticilerin ‘fiyatlar daha da kötüye gider mi?’ endişesi arttı. Özellikle acil nakde ihtiyacı olan üreticilerimiz, ürünlerinin bir kısmını, bazıları da tamamını geçer piyasa koşullarından satıp nakit ihtiyaçlarını karşılamak zorunda kalmışlardır. Ben yetkililere soruyorum;  ‘Sırası mıydı hasat zamanında tarım ürünlerinde vergi indiriminin? Hasattan 1 ay sonra bunlar konuşulmaya başlansa, üreticimiz de korunsa, neşesi kaçırılmasa, kazancı yok edilmese, daha doğru olmaz mıydı? Tekrar söylüyorum bu yanlıştan bir an evvel dönülmeli ve üreticilerimizin moralini yerine getirecek fiyat açıklamalarının bir an önce yapılması gerekmektedir ki üreticilerimiz de kendini üretime versin üretsin, üretsin, üretsin.”
Haber Merkezi
 


Kaynak: Haber Merkezi