Çanakkale’de yaşayan 37 yaşındaki Amerikalı Mark Mellon, 20 yıldır Kübik sanatı üzerine tablolar yapıyor. Çalışmalarını 1,5 yıldır Çanakkale’de devam eden Mark Mellon’un Çanakkale’den Meksika’daki Soho isimli kişisel sanat galerisine gönderdiği Kübik Sanatı eserleri sanatseverler ile buluşuyor. Meksika’daki galeride sergilenen eserler sanatseverler tarafından 150 ile 3 bin Dolar arasında alıcı buluyor.
17 yaşından bu yana Kübik sanatıyla uğraşan Mellon çocukluk yıllarında kardeşinin boyalarıyla oynarken çizime merak sardı ve bunu sanata dönüştürdü. Mellon, 20 yılda kübik sanatından binlerce eser yaptı. Eşi Çanakkaleli olduğu için 1,5 yıl önce Çanakkale’ye yerleşen Mark Mellon, evinin bir odasını resim atölyesine dönüştürdü. Burada Kübik sanatı üzerine tablolar yapan Mark Mellon, bir eserini resminin boyutu büyüklüğü ve şekline göre 3 saat ile 3 hafta içinde yapıyor.
Mark Mellon’un 4 yıldır Meksika’da faaliyet gösteren Soho isimli sanat galerisinde şuanda kübik sanatından yapılmış 12 tane eseri sergileniyor. 4 yıl içerisinde ise 15 eser sanatseverler tarafından alıcı buldu. Mark Mellon’un Çanakkale’den Meksika’daki kişisel sanat galerisine gönderdiği ve burada sergilenen kübik sanatı eserleri 150 ile 3 bin Dolar arasında alıcı buluyor.
Amerikalı Mark Mellon, 20 yıldır kübik sanatı üzerine eserler yaptığını söyledi. Kübik sanatı üzerine yaptığı eserler için eğitim almadığını belirten Mark Mellon, sözlerine şöyle devam etti:
“Bu işi seyahat ederek, gözlem yaparak öğrendim. Meksika’da 2013 yılında açtığım Soho isimli bir sanat galerim var. Şuanda 12 adet eserim Meksika’daki galerimde sergileniyor. Sergilenen eserlerim 150 dolar ile 3 bin dolar arasında bir fiyat aralığında alıcı buluyor”
İlk defa Türkiye ve Çanakkale’de bulunduğunu ve eşinin Çanakkaleli olması nedeniyle burada yaşamaya karar verdiklerini kaydeden Mark Mellon, “Sanat dünyada popülerliğini kaybetmekte. Sanata bakış açısı çok farklı. İnsanlar bunu anlamak istemiyor. Özellikle benim yaptığım kübik çalışmalarında bunu söyleyebilirim. Amerika’da sanatın çok çeşitli kolları uygulanıyor. Amerika’da yenilikçi, farklı çalışmalar var. Türkiye’de ise geleneksel çalışmalar ön planda. Eğer bir imkanım olsaydı İstanbul, Ankara yada İzmir’de sanat galerilerini gezip oraları gözlemlemek isterdim. Bunun için bir fırsatımın olmasını çok isterim. Ama işlerimin yoğunluğundan dolayı bunu gerçekleştiremiyorum. Eserlerimde kendi sanat stilimi 5 yılda yansıtmaya başladım. Eserlerimde insanlık, aile, aşk ve sevgiyi daha çok yansıtmaya çalışıyorum. Bunlar yapmamdaki asıl etmenleri, aslına bakarsanız bende keşfedebilmiş değilim. Bunu sadece çok sevdiğim için yapıyorum” dedi.
Kübik sanatından da bahseden Mellon sözlerini şöyle sürdürdü: “Kübik stilde çalışmak bir portre çizmek gibi değil. Özellikle geçmişteki kübik çalışan insanlara baktığımız zaman asıl görünen şeyin arkasında onu oluşturan şeyleri yansıtmaya çalışıyoruz. Yani bir yüz çiziyorsak o yüzü tekrar oluşturuyoruz. Yer yer kendim ile bir rekabet halindeyim. Bunu yapıp yapamayacağımı, nasıl yapacağımı, nasıl farklı bir bakış açısı ile ona yaklaşabileceğimi, onun arkasındaki bir yüzün arkasındaki yapı taşları neler onları yansıtmayı biraz amaç edindim. Bu gerçekten çok zorlayıcı olsa da bunu başardım. Aslında sanat bir şeyleri feda etmek gerektiriyor. Bende önüme gelen bir çok fırsatı sanat için feda ettim” diye konuştu.
Picasso, Kübizm'in Önemli Temsilcilerinden
Kübizm; 20. yüzyılda ortaya çıkarak sanatta köklü değişimler meydana getirmiştir. Kübizm, sanatta eskiye dayalı tüm fikirleri yerle bir ederek bambaşka bir sanat anlayışı ortaya çıkarmıştır. Kübizm, empresyonizm/ izlenimcilik akımına bir tepki olarak ortaya çıkmıştır. Resim ve heykel dallarında fazlasıyla kendisini hissettiren kübizm, zamanla edebiyatta da varlığını göstermiştir. Resimle, vücut bulan kübizm, geometrik şekillerle kendisini tanıtmaktadır. Kübist sanatçılara göre dış dünyanın nesneleri sadece göründükleri yanıyla değil görünmeyen tüm yanları ile ele alınmalıdır. Kübizmin resimdeki en önemli isimlerinden biri Pablo Ruiz Picasso'dur.
Haber: Fehmi ŞENYİĞİT
