Oda olarak, Çanakkale’nin geleceğini şekillendiren, geleceğe yön veren ve iz bırakmak isteyen bir görev anlayışıyla çalışıldığı belirtilirken, “İş dünyasının önünü açan projeler geliştiriyoruz. Çanakkale’nin imrenilen bir şehir olmasını arzuluyoruz. Üreterek büyüyeceğiz. Tüketim ve kaynak israfından uzak duracağız. Çanakkale’nin geleceğine ipotek koyan iktisadi anlayışa teslim olmadık, olmayacağız. Büyük Önderimiz Atatürk’ün ve atalarımızın bu topraklarda verdiği bağımsızlık mücadelesi, iktisadi zaferle gerçek anlamına kavuşacaktır. Bu da bizim görevimizdir” ifadelerine yer verildi.
17 Maddede ‘İstiyoruz’ dediler
ÇTSO’dan ‘Çanakkale kazansın, ülkemiz kazansın’ başlığı adı atında yapılan açıklamada, çeşitli proje ve çalışmalara ilişkin istekler 17 madde halinde aktarıldı. İlk sırada ‘öncelikle istikrar istiyoruz’ denilen diğer talepler açıklamada şöyle sıralandı; “Çanakkale Belediyesi’nin, 3 adet AVM yapımına olumlu görüş verdiği alanda, hava mania hattında kaldığı ve Atatürk Caddesi trafiğini olumsuz etkileyeceği gerekçesi üreterek Yat Limanı hakkında Bakanlığa olumsuz görüş bildirdiğini hatırlatıyor; ÇTSO tarafından hazırlanan ve ÇED Olumlu Belgesi alınan Çanakkale Yat Limanı Projesi’nin önüne koydukları bu engelin kaldırılmasını, Çanakkale Yat Limanının bir önce hayata geçirilmesini istiyoruz. Diğer bir projemiz olan Lapseki Balıkçı Barınağı ve Yat Limanı Projesinde ise Lapseki Belediyesinin sahiplenmesi, Sayın Vekillerimizin ve Bakanlığın desteği ile sondaj çalışmaları başladı. Yakında yapım ihalesi gerçekleştirilecek. Emeği geçenlere çok teşekkür ediyoruz. Kruvaziyer iskeleleri yatırım maliyetlerini kısa sürede çıkarmaktadır. Çanakkale’de 10 km duble yol yatırım maliyetine eşdeğer bir bütçeyle kruvaziyer iskelesi yapmak mümkündür. 365 gün Turizm kenti olmak için, Boğazdan geçen kruvaziyer gemilerini seyretmek yerine, kentimizde misafir etmek için Çanakkale’ye Kruvaziyer iskelesinin yapılmasını istiyoruz. ÇTSO olarak İstanbul Haliç merkezli deniz uçağı seferleri için önemli adımlar atılmıştır. Seferlerin başlamasına az bir süre kala Temmuz 2013'te çıkarılan bir yönetmelikle maalesef bu uçuşlar gerçekleşememiştir. Çanakkale Boğazı iniş ve kalkış için yasaklanmıştır. Bunun üzerine farklı yerler aranmış ancak uygun bir yer bulunamamıştır. Çanakkale kolaylıkla ulaşılan bir kent olmalıdır. Bu yaklaşımla Çanakkale’ye deniz uçağı seferlerinin başlaması için yasal düzenleme yapılmasını, bu ulaşım alternatifinin hayata geçirilmesini istiyoruz. Hava yolu ulaşımının istikrarlı yapılmasını istiyoruz. Bandırma’ya kadar gelen demiryolu hattının ihalesi yapılmış olan 1915 Çanakkale Köprüsü ile bağlantısını istiyoruz. Yıllardır bir çözüm üretilemeyen şehir içi trafik ve otopark sorununa bir nebze katkı sunmak için, Çanakkale’de ticaretin nefes alması için Çanakkale Ticaret Sitesi Projemizin yeriyle ilgili yasal düzenlemenin yapılmasını istiyoruz. Bilindiği üzere Ezine Gıda İhtisas OSB yer seçimi kesinleşti, tüzel kişiliği oluşturuldu ve 2017 Yatırım Programı’na alındı. Emeği geçenlere çok teşekkür ediyoruz. Çalışmaların hızlandırılıp Çan Dr. İbrahim Bodur Karma OSB’nin de bir an önce Çan’a kazandırılmasını istiyoruz. Eski teknolojilerle hesaplanarak yapılan ve halen uygulamada olan Çanakkale hava mania planları yatırımlara ve yapılaşmaya engeldir. Mevcut OSB bile hava alanı mania kısıtlaması altında bırakılmıştır. Çanakkale’de var olan ve anlaşılmaz bir şekilde, birbirinden değişik mania alanı haritalarının tekilleşmesini, popülist uygulamaların ortadan kaldırılmasını istiyoruz. Tarihi, doğası, bereketli toprakları, stratejik konumu, sosyal hayatı ile Türkiye’nin gözbebeği olan Çanakkale’nin, yaşanabilir ve sürdürülebilir özelliklerini tehlikeye sokacak proje ve yatırımların dikkatle ele alınmasını, izinlerinde daha fazla hassasiyet gösterilmesini istiyoruz. Kamu kurumları ve özellikle ilimizin en büyük fabrikası konumundaki Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’nin mal ve hizmet alımlarında kanunlar çerçevesinde yerel esnafın tercih edilmesini istiyoruz. Kent ekonomisini canlandıracağına ve yeni yatırımlara vesile olacağını düşündüğümüz yabancılara konut satışı için gerekli yasal düzenlemeyi istiyoruz. Bir anlamda vitrinimiz olan Çanakkale 15 Temmuz Demokrasi Otogarı’nın ara yol ile Çan yoluna bağlanmasını ve kentimize yakışır fiziki koşullara kavuşmasını istiyoruz. Çanakkale 1915 Köprüsü’nün temelinin atılması ile birlikte ilimize ilginin arttığı görülmüştür. Yaşanacak göç ve nüfus artışına hazırlıklı olmak için şehrimizin alt yapı ve üst yapı çalışma planlarının tüm STK’lar, ilgili kurumlar ile birlikte ortak akıl ile yapılmasını istiyoruz. Ülkemizde parsel bazında imar uygulaması yapılan tek kent Çanakkale’dir. Çanakkale’yi geleceğe taşıyacak imar planlarının ada bazında yapılmasını, kişisel rantlar sağlamak için değil kentin gelişimi için yapılmasını, sahıs veya tüzel kişi arazilerine de popülist uygulamalardan uzak, eşitlik ilkesi ve hakkaniyetle uygun imar planlarının yapılmasını, üzerinde yapı olan veya olmayan tüm kamu arazilerinin imara değil halkın kullanımına açılmasını, yeşil alan olmasını istiyoruz. Cumhurbaşkanımız Türkiye'ye yönelik saldırıların en önemli araçlarından birinin ekonomi olduğunu belirterek; ‘Finans sektörünün sahibi durumunda olanlar, eğer bu ülkede girişimciye, yatırımcıya gerekli kredi musluklarını açmıyorsa, kim ne derse desin karşısında bizi, hükümeti bulacaktır’ ifadeleri ile de bankaların iş dünyasının finans sorununun çözümünde gerekli kolaylığı göstermesi konusunda desteğini vurgulamıştır. Milli İstihdam Seferberliği ile hem devletimiz hem iş dünyası olarak bizler elimizi taşın altına koyduk, taahhütlerde bulunduk. Türkiye'nin gelişmesi ve büyümesi için cansiperane çalışırken bankaların da yapıcı ve destekleyici bir şekilde yanımızda olması gerekmektedir. Ancak bu desteği görememekteyiz. Bankaların; kredi kullandırma kriterlerinin adil ve yapıcı olmasını, kredi kullanımında teminata alınan gayrimenkullerin gerçek değeri üzerinden işleme alınmasını, kısacası bankaların kolaylaştırıcı ve çözüm ortağımız olmasını istiyoruz. 2023 hedeflerine ulaşacak güçlü bir ekonominin güçlü bir Çanakkale ile mümkün olacağına inanıyoruz. Çanakkale’nin gelişimine yıllardır engel olan, yatırımlara set vuran, mevcut potansiyeli atıl tutan ve ekonomisine zarar veren anlayışın, ‘küçük olsun benim olsun’ zihniyetinin Çanakkale’de artık olmamasını istiyoruz. Onların yeri tarihin çöplüğü olacaktır.”
Kaynak: Haber Merkezi
