Üniversite tercih dönemi başlamak üzere ve milyonlarca öğrenci geleceklerine yön verecek önemli kararlar alacak.

Öğrenciler, tercihlerini yaparken gelecekteki eğitim ve kariyer yolculuklarını belirleyecek olan bu süreci büyük bir heyecan ve kararsızlıkla bekliyorlar. Üniversite tercihi yapacak öğrencilere değerli bir tavsiye de Doç. Dr. Hanife Esen Aygün'den geldi. Üniversite eğitiminin sadece akademik bilgilerin ötesinde bir yaşam deneyimi olduğunu vurgulayan Aygün, okulun artık hayatın ta kendisi olduğunu dile getirdi.
 
Okulun Önemi ve Yaşam Deneyimi
Doç. Dr. Hanife Esen Aygün, üniversite tercihi yapacak öğrencilere yönelik önemli bir açıklamada bulundu. Aygün, üniversite eğitiminin sadece derslerden ibaret olmadığını, aynı zamanda hayatın bir parçası olduğunu belirterek, öğrencilerin bu süreci bir yaşam deneyimi olarak görmelerini tavsiye etti. Doç. Dr. Hanife Esen Aygün, öğrencilere geleceğe yatırım yapmalarını ve tercih edecekleri üniversiteyi sadece akademik başarılarına göre değil, aynı zamanda kişisel gelişimlerine, ilgi alanlarına ve kariyer hedeflerine uygun şekilde değerlendirmelerini önerdi. Bu sürecin sadece bir eğitim kurumu seçimi değil, aynı zamanda bir yaşam biçimi seçimi olduğunu vurguladı.
Öğrencilere verdiği değerli tavsiyelerle geleceğe adım atarken özgüvenle ilerlemelerini öneren Doç. Dr. Hanife Esen Aygün, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesinin Televizyonu ÇOMÜ TV’de  Kampüs Özel Programına katılan ve Milyonlarca öğrencinin tercih edeceği süreç hakkında önemli bilgiler verdi. Doç. Dr. Hanife Esen Aygün, “Öğrenciler tam her şeyi geride bıraktık diye rahatlarken yeni bir zorluk onları bekliyor.  Bundan sonraki tüm yaşantısını, belki de yönünü belirleyen seçimi.  Doğru bölüm nasıl belirlenir?  Çünkü doğru bölüm beraberinde doğru iş, doğru  sosyal çevre, hatta doğru eşi de beraberinde getiriyor.  Peki hayalimdeki bölümü nasıl seçeceğim? Çünkü biz  üniversite tercihini yaparken tabi ki  aldığı puan  yüzdelikleri esas alarak tercih yapmalarını söylüyoruz biz öğrencilere . Ama sayılar her zaman  bize tam  doğru olanı göstermeyebiliyor.  Sayıların arkasındaki gizli anlamlara bakmak gerekebiliyor.  Orda da Üniversite tercihi yapacak  kişinin özellikleri devreye giriyor.  Çok iyi bir puan almış olabilirsiniz, toplumda kabul görecek bölümü tercih etmeye yetecek kadar  puan olabilir fakat seçilecek bu bölüm,  sizin hayaliniz olsa bile sizin kişisel özelliklerinize uygun olmayabilir.  Örneğin puanlar tıp bölümünü seçmeye yetiyor olabilir fakat   ancak siz doktor olmak için uygun kişisel özelliklere sahip olmayabilirsiniz. Bu nedenle meslekler hakkında bilgi edinmek,  bu mesleklerin kendi kişisel özellikleri ile örtüşüp örtüşmediğini dikkate alarak  bölüm tercihinde bulunmak son derece önemli” dedi.
 
‘’Doğru Şehirde Doğru Bölüm Okunabilir’’
Tercihlerin önemini vurgulayan Doç. Dr. Hanife Esen Aygün Doç. Dr. Hanife Esen Aygün Eğer öğrenciler bölümüne katkı verecek bir şehir tercih ederse doğru olacağını belirterek “Son yıllarda yapılan tercihlere baktığımızda aslında üniversite ve bölüm seçiminden ziyade şehir seçiminin ön planda olduğunu düşünüyoruz. İkisinin de doğru tarafları olduğu gibi bazen, bazen de dezavantajlı yönleri de olabilir.  Dolayısı ile burada dikkat edilmesi gereken önemli hususlardan bir tanesi de  seçtiği bölümün bulunduğu şehir,  beni mesleki anlamda ne kadar geliştirecek. Yani bulunduğum şehir benim mesleki gelişimine ev sahipliği yapabiliyor mu? Eğer yapabiliyorsa doğru şehirde doğru bölüm okunabilir” dedi.
 “Üniversite hayatı sadece bilgi değil, beraberinde yaşamı da elde ettiğimiz yerler. Geçmişte bi diyorduk ki ‘Okul hayata hazırlıktı’  hayır,  okul artık hayatın ta kendisi.  Üniversite yaşamı boyunca elde ettiği bilgi, beceri ve çevre sonrasında  bilgiyi okulda, beceriyi de şehrin olanakları ile geliştirecek.  Sosyal ağı oluşturma kısmını da burada kendi gibi aynı bölümü tercih eden arkadaşları ile başarı oluşturacak. Bu da son derece önemli bir faktör oluşturuyor aslında.  Göz ardı edilen fakat dikkate almamız gereken bir faktör.  Çünkü aynı bölümden mezun olan kişiler olarak çalışma hayatına atıldıklarında da aynı meslek dalında çalışıyorlar.  Böylece birbirlerini tamamlayıp beraber iyi işler üretiliyor” dedi.

İş Arkadaşları İle Uyumlu Çalışabilen Ve İşbirliğine Dikkat Edilmesi
Doç. Dr. Hanife Esen Aygün “Artık İş Yerleri, fakülte birincilerinden ziyade iş başında problem çözebilen, iş arkadaşları ile uyumlu çalışabilen işbirliği, iletişimi açık bireyleri tercih ediyor.  Bu anlamda da doğru tercihi yapabilmek, bilinçli tercihlerle doğru insanlarla bir araya gelebilmek  bizi hayata da hazırlıyor, mesleğe de hazırlıyor.  Sosyal ağın oluşturulabilmesinin önemli bir yolu bu tercihi yapan aynı insanlarla buluşmakken, diğer bir ayağı ise şehrin ve imkanların birbirini destekler nitelikte olması. Çünkü mezun olup iş hayatına atıldığımızda da aynı network’a ihtiyaç duyuyoruz.  Ben de yıllardır mezun olmama rağmen hala Lisans arkadaşlarımla görüşmeye devam ediyorum” dedi.

‘’Çanakkale, Tarihi, Doğası İle Olağanüstü Muazzam Bir Şehir’’
Şehrin doğası ve tarihi olarak benzersiz bir konuma sahip olduğunu dile getiren Doç. Dr. Hanife Esen Aygün “Öncelikle Çanakkale, tarihi, doğası ile olağanüstü muazzam bir şehir.  Gelenin, görenin hayran olduğu, dönmek istemediği bir şehir.  Bilimin doğa ve tarihle buluştuğu bir şehir. Çok nitelikli bölümlerimiz ve çok nitelikli hocalarımız var.  beraberinde bilimi sevgi ile çoğaltıyoruz. Bu anlamda  üniversite öğrencilerine ciddi anlamda  sosyalleşme olanağı da sunan bir  şehir olarak karşımıza çıkıyor ki  üniversiteye yönelik yaptığımız araştırma da bunu gösteriyor.  Memnuniyet araştırmalarında Çanakkale hem yaşanabilir şehirler kulvarında listenin başlarında yer almakla birlikte Üniversite memnuniyetinde Türkiye’de 4. Sırada yer alıyor.  Bu da çok ciddi ve önemsenmesi gereken bir rakam” şeklinde konuştu.
 
Haber: Şahver Banu Çağlak