Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Çanakkale 1. Sıra Milletvekili Adayı Sıtkı Keçeci, Boğaz Medya canlı yayınına konuk olarak yaklaşan seçimlere ve çalışmalarına ilişkin açıklamalarda bulundu.

14 Mayıs’ta yapılacak seçimlere 10 gün kala heyecan iyice arttı. Partiler ve Meclis’e göndermek istediği adaylar da oylarını arttırmak için sahadaki çalışmalarını iyice hızlandırdı. MHP Çanakkale Milletvekili Adayı Sıtkı Keçeci, seçimlere yönelik değerlendirmelerde bulundu.

Seçim startını en hızlı veren parti olduklarını ifade eden Keçeci,  “8-9 Mart'ta açıklanması gereken Milletvekili Listeleri, bizde 6 Nisan’da ilk listeyi açıklayan bizdik. Listeyi açıkladığımızın hemen ertesi günü seçim startını verdik. Seçim startı bizim için rutin yaptığımız programlardan çok farklı bir şey değildi. Milliyetçi Hareket Partisi çok uzun zamandan beri sahada. Yani seçim dışında da sahada. Genel başkanımızın bununla ilgili çok net direktifleri vardı ‘Hhlkın içinde olun. Halkın yanında olun’ diye seçim süreci için bir genele yayılan bir süreç oldu ve biz onu hiç bozmadık ve o süreç hep devam etti. O yüzden çok rahattık, çok keyifli geçti. Yani biz çok keyif alarak çalışıyoruz” dedi.
Türkiye'yle ilgili ekonomik sıkıntılardan bahsedilmesinin yanı sıra dünyada da ekonomik bir sıkıntı olduğuna değinen Keçeci, “Pandemi dünyanın başına gelmiş belki de son zamandaki en büyük felaketlerden bir tanesi. Bu felaketin sonucu mutlaka bir ekonomik kriz olacaktı. Bunun sadece bizde olduğunu söylemekten çok büyük bir hayal olur. Dünyanın her yerinde bu var. Vatandaş artık şunun farkına varmış. Dünyada bununla ilgili bir sıkıntı var. Biz Türkiye olarak bunun neresindeyiz? Nasıl düzeltebiliriz? Onun derdine düşmüşler. Eve götürdüğünüz ekmekte sıkıntı yaşadığınızı düşünmeye başladığınız anda biraz sorgulamaya başlıyorsunuz bazı şeyleri. Ama bu sürecin içerisine bence ekonomik sıkıntıdan daha büyük problemler girdi.  Ben bu seçim sürecinde keşke sadece ekonomiyi konuşuyor olsaydık. Ekonomiyle ilgili sorunları konuşuyor olabilseydik. Biz o zaman çok memnun olurduk. Ekonomi politikalarımızı, ekonomiyle ilgili sıkıntılarımızı o zaman vatandaşa daha rahat anlatıyor olurduk. Ama işin içine ekonomiden daha büyük dertler girdi bence” ifadelerini kullandı.  

Keçeci açıklamalarını şöyle sürdürdü; “Ülke bütünlüğüyle ilgili bir sıkıntının içine girdik. Bu sıkıntının içine girişimizle ilgili de maalesef karşımızdaki arkadaşlar ısrarla bir bütünlük, bir yapı oluşturup ülkeyi bu dar boğazın içine dış güçlerle beraber sokmaya çalışıyorlar ısrarla. Biz önce millet olarak daha sonra ittifak ortağımızla bunu anlatmaya çalışıyoruz. Hep şunu söylüyoruz abi.   Ekonomiyi de düzeltmek için Seçimden Sonra Oturur konuşuruz. Seçim üstü böyle apar topar verilen lüzumsuz vaatler yerine getiremeyeceğimiz sözlerle yapılacak işler değil. ‘Seçimden sonra  bayramda p şöyle bir para vereceğiz. Çalışana böyle para vereceğiz’ diyorlar  ama ortada bir gerçek yok. Yani bununla ilgili bir proje yok. Bütçeyi nereden sağlayacağıyla ilgili bir şey yok. Sadece vaat var. Ülkenin şu an güvenlikle ilgili bir sorunu var mı? Bence var. Daha önce hiç konuşulmamış. Şimdiye kadar televizyona çıkıp hiç dillendirilemeyen bu konular, bakıyorsunuz artık basında alenen milletvekilleri, genel başkan yardımcıları, genel başkanlar dahil olmak üzere basına çıkıp artık ülkenin genel bütünlüğüyle ilgili resmen tehdit eder söylemleri yapabiliyorlar. Bunlar konuşulurken bana vatandaş ‘ekonomik krizle ilgili sıkıntı var’ diyorsa. Ben de diyorum ki ‘Oturalım şu güvenlikle ilgili sorunumuzu önce bir çözelim’ diyorum. Bizim şu an bir güvenlik sorunumuz var. Güvenliğimizde bir tehdit var. Yani bu güvenlik tehdidi ortadan kaldıralım. Siz seçimde yine gönlünüzden ne istiyorsa ona oyunuzu verin.  Benim ülke bütünlüğümle ilgili bir kaygısı yoksa, ülkeye olan bir bağlılığı yoksa benim olan siyaset halde artık bir vatandaş olarak da dilemiş olarak da görüp bir şey anlatmama gerek yok.  Bizim ülkesine bağlı olan, vatanına bağlı olan insanlarla birlikte siyaset yapma, bu ülkeyi yönetme isteğimiz var.”

Projeleri hakkında da bilgiler veren Keçeci,  “Çanakkale’nin 600 tane köyü var, 12 tane ilçesi. Burası tarım ve hayvancılığın lokomotif olduğu bir il. Çanakkale ile ilgili Türkiye yüzyılında yapılacak, yapılması planlanan ve bizim de Allah nasip ederse meclise gidersek takip edeceğimiz işlerin başında bu lokomotif harekete geçirmek var herhalde. Yani burada tarımı, hayvancılığı gerçekten lokomotif haline getiremezseniz bu lokomotif burada sekte verirse Türkiye'nin geneli sekte verir. Bence Türkiye'yi en önemli etken şu an tarım hayvancılık ve aile işletmelerine olan destek olacaktır, Çanakkale üzerinde de söylüyorum bunu. Ben veteriner hekimim. Aşağı yukarı 20 yıldır veteriner hekimlik yapıyorum. Çanakkale'nin her köyünde aşağı yukarı sigorta eksperi olarak, TARSİM eksperi olarak, serbest veteriner hekim olarak hizmet verdim. Bunları düşündüğümde bence Türkiye yüzyılı bundan sonrası için söylüyorum, kesinlikle Çanakkale üzerinde tarım, hayvancılık üstüne çok kurulu iyi bir sistem olacak. Bir de turizm var. Tarihin,  sanatın, maneviyatın boğazı var. Batık turizmi derseniz, bugün batık turizmi için dünyanın her yerinden buraya bir sürü talep geliyor. İttifak ortağımız sağ olsun son süreçte bununla ilgili çok ileri adımlar attı. Tarihi Alan Başkanlığımız dalış turizmiyle ilgili çalışmalar yapıyor.  Ama turizm ve buradaki aile işletmeleri, tarım işletmeleri şu an bence Çanakkale'nin önümüzdeki bu yüzyılında buradaki bütün ekonomiyi, dengeyi değiştirecek” dedi.

Haber: Veysel Akın Salkın