Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Ahmet Misbah Demircan, Vali İlhami Aktaş, Gelibolu 2. Kolordu Komutanı Tümgeneral Rasim Yaldız, Boğaz ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Mustafa Turhan Ecevit, Eceabat Kaymakamı Mustafa Çiftçiler, Çanakkale Belediye Başkanvekili Süleyman Canpolat, İl Emniyet Müdürü Faruk Karaduman, İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay Sadi Akman, Sahil Güvenlik Batı Marmara Grup Komutanı SG.Yb. Ercan Oran, Eceabat Belediye Başkanı Saim Zileli, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Okhan Akdur, muharip gaziler, siyasi parti temsilcileri, öğrenciler ve vatandaşların katıldığı tören köye meydanında gerçekleşti.
 
Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan törende,  Şehitler için Kur-an'ı Kerim Tilaveti okunması ardından dualar edildi. Günün anlam ve önemine ilişkin konuşmasını ise Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir gerçekleştirdi. 107 yıl önce bu topraklara haksızca saldıranların; 8,5 ay süren Türk milletinin şanlı ve şerefli savunmasının sonucunda girdiği topraklardan geri çıkmasıyla sonuçlandığını aktaran Kaşdemir, “Türk milleti çok açık ve net bir zafer kazanmıştır. Zaferleri ve mazisi insanlık tarihinde başlayan kahraman Türk ordusu, Mehmetçik, tarih yolculuğuna altın sayfalarla bir zafer, bir destan daha yazmıştır ve Çanakkale Geçilememiştir. Bugün gelecek nesiller için canlarını feda eden o büyük kahramanların aziz hatıraları bizlere emanettir. Onlara bizler için, bugünler için inandıkları kutsalların tehlikeye düşüklerini hissettikleri için canlarını seve seve ortaya koymuşlardır. Bizler de onları anlayan ve onları idrak eden torunları olarak onların hatıralarını her daim canlı tutmak onları hatırlatmak hepimizin görevi, borcudur. Çünkü unutmak, kaybetmektir. Unutmak, eksilmektir. Biz onları hatırlayarak bugünü dünle besleyeceğiz. Biz de Tarihi Alan Başkanlığı olarak böyle törenlerle bir araya gelerek onların hatıralarına sahip çıkıyoruz ve bugünü dünle besliyoruz. İnşallah bu topraklarda Çanakkale ruhu her daim hakim olacak. İnşallah bu topraklarda her zaman Çanakkale ruhu yani vatan, millet, memleket, kutsal değerler söz konusu olduğu zaman en zirveye çıkmış hal olan Çanakkale ruhu, bu topraklarda her zaman baki olacak, Türk bayrağı semalarda özgürce dalgalanacak ve Çanakkale Boğazı özgürce akıp gidecek. Çanakkale bu yıl daha önemli ve anlamlı hale geldi. Çünkü Cumhuriyet yani büyük gözyaşları, büyük fedakarlıklar, büyük özverilerin sonucunda kavuştuğumuz, beraberce kurduğumuz cumhuriyetimizin yüzüncü doğum yıl dönümü, doğum günü. Yüzüncü yılında büyük bir gururla ve sevinçle kutlayacağız. Ama Çanakkale'den haykırıyoruz ve söylüyoruz ki Çanakkale'nin Cumhuriyete giden yolda çok anlamlı ve önemli bir yeri vardır. Cumhuriyete olan inanç, Kurtuluş Savaşı’na olan inanç işte bu topraklarda ortaya çıkmıştır. Cumhuriyete giden yolların başlangıcı Çanakkale’de ortaya çıkmıştır” diye konuştu.
 
“TÜRK MİLLETİNİ BÜTÜN DÜNYA MİLLETLERİNDEN AYIRAN EN ÖNEMLİ HUSUSİYETİ İSTİKLALİDİR”
Daha sonra kürsüye gelen  Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Ahmet Misbah Demircan ise, dünyanın her yerinde her topluluğun bir yaşam tarzı olduğunu ifade ederek, “Yemesi, içmesi, oturması, kalkması buna kültürü diyoruz. Ama her Milleti birbirinden ayıran farklı tavırları ve yaşam tarzları var. Türk Milletini bütün dünya milletlerinden ayıran en önemli hususiyeti istiklalidir. Bu vatanın evlatları hiçbir zaman istiklalini ve istikbalini bir başka otoritenin altına bırakmamıştır. İşte bu topraklar istiklalimizin ve istikbalimizin en önemli, en mukaddes topraklarıdır. Bu topraklarda bulunmaktan duyduğum mutluluğu özellikle ifade etmek istiyorum. Onlar geri dönmeyi asla düşünmeden vatan, millet ve bayrak aşkıyla siperden sipere yiğitçe şahlandılar. Onlar kadim tarihimizi dünyada eşi ve benzeri görülmemiş bir zaferle şad ederek bizleri bugünlere kavuşturanlardır. Onlar isimleri ne olursa olsun, daima Mehmet diye dillenenlerdi yüreklerde. Kurşun kurşuna geçse de Geçilmeyen Çanakkale’de bir ölür, bin dirilenlerdi. Küçücük yaşlarında, ana kucaklarından sıyrılıp, cephelerin kahramanı olan kınalı kuzulardı onlar, yaraları kabuk bağlar bağlamaz, tekrar cepheye koşanlardı. Tarihin satırlarına döküldü kan, bir asır boyu toprağında tüttü barut kokusu. Esaret cesaretle zafere dönüşürken, küllerinden yeniden doğdu vatanın bağımsızlık öyküsü. Düşman Devletleri Şubat‘ın 19’unda donanma ile boğazı zorlama hayali 18 Mart‘ta sulara gömülürken, bu kez kötülük karadan ilerlemeyi aklına koymuştu. 9 Ocak 1916’da Seddülbahir’in ateş hattında, topların, tüfeklerin karşısında galip olansa aziz milletimizin, azmin ve cesareti oldu. Böylece Çanakkale Cephesi kapanırken, vatanın kurtuluşu, tarihin altın sayfalarına nakş oldu. İtilaf Devletleri’nin Gelibolu Yarımadası’ndan Tahliyelerinin 107. yıldönümü olan bugünde vazifemiz bastığımız yeri toprak diyerek geçme. Bu vatanın birliği ve dirliği adına bir an bile tereddüt etmeden canını vermiş atalarımızın emanetini, yarınlara taşımayı bilmektir. Bu duygu ve düşüncelerle başta Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere Çanakkale cephesinin tüm kahramanlarını rahmet ve minnetle anıyorum” dedi. Konuşmaların sonrasında tören, İstanbul Tarihi Türk Topluluğu Mehteran gösterisiyle son buldu.
 
Mehtap ŞAHİN