Çanakkale Ekmek ve Gül kadınları, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında Ekmek ve Gül Dergisi’nin kapaklarını el emekleriyle kırkyama yaptı. 1- 1,5 ay gibi kısa bir sürede tamamlanan eserler, Bursa’dan gelen İranlı sanatçı Termeh Yaghoubi’nin resimleri ile beraber Çanakkale Belediyesi Yazar ve Sanatçı Evi’nde sergileniyor. 23 Kasım’da açılışı yapılan sergiye, Belediye Başkan Vekili İrfan Mutluay, CHP Çanakkale İl Başkanı Metin Ümit Ural, CHP Merkez İlçe Başkanı Süleyman Erte ve davetliler katılım sağladı.
 
Çanakkale Ekmek ve Gül grubu adına, sergi öncesi açıklamayı okuyan Eylül Ayvaz, ”Biz kadınların haklarımızın gasp edilmesine karşı, özgürlükleri için sokağa çıktığı, vazgeçmediği, örgütlediği ve örgütlendiği, dayanışmayı ördüğü, umudu yarınlara taşıdığı çokça örnek var. ‘Yaşamak istiyoruz’ sözünü dünyanın dört bir yanında yükselten, Türkiye’de ve dünyada ayağa kalkan kadınların mücadele şifrelerini biliyoruz. 61 yıl önce Mirabal kardeşler kadınların mücadelesinin şifresiyken bu mücadele bugün İran’da ve dünyanın her yerinde Mahsa’nın saçlarına dönüşüyor. Bu yıl; 25 Kasım, Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele ve Uluslararası Dayanışma Günü’nü, mücadelenin bir alanı olan sanatla buluşturduk. Mücadelemizi, taleplerimizi ve umudumuzu kumaşlara ve tuvallere işledik. Bugün burada bunları sizinle buluşturmanın sevincini ve heyecanını yaşıyoruz. Sergimiz için, eserleriyle aramızda bulunan İranlı ressam Termeh Hanıma, lojistik destek sunan Çanakkale Belediyesine, Meltem Gürses hocamızın önderliğinde bir ay gibi kısa bir zamanda ilmek ilmek emek verip eserleri ortaya çıkaran kız kardeşlerimize, çağrımıza yanıt verip bizi yalnız bırakmayan tüm STK temsilcileri ve dostlarımıza teşekkür ediyoruz. Yaşamak için ekmek, ruhumuz için gül istiyoruz” dedi.
 
MÜCADELE ASLINDA YILLARDIR İRAN’DA SÜRÜYOR
Sözlerine Mahsa Amini’yi anarak başlayan ressam Yaghoubi, “Gökkuşağının sahibi olan Allah’ın adıyla başlamak istiyorum. Bu aslında Allah ve gökkuşağını birleştiren, 10 yaşındaki sözüyle, Mahsa Amini ile başlayan, bir olaydan dolayı gerçekleşen kelimelerle başlamak istiyorum. Son 10 senedir ve bunun ötesinde olan ama gözükmeyen; Mahsa Amini’nin ardından başlayan olayın görünür olmasıyla dünya bizi gördü. Kadınların hayatını kaybetme pahasında başlattıkları mücadele, normalde İran’da yıllardır sürüyor. Kadın ilk defa sizin gözlerinizin önünde öldürülmüş ve başkaldırmış değil. Üstü kapalı olarak devam eden mücadele uzun süredir var. Ama yeni alevlendi. Önemli gelişmelerden biri de İslam’ın dayattığı, erkeğin kadından daha üstün olduğunu bir kez daha yıkmış olduk. İranlı erkeklerden yıllardır saçımızı saklamışız ve örtünmüşüz. Diktatörlerin baskısıyla bu gerçekleşmiş. En çok yanımızda duranların erkeklerin olduğunu, saçımız açık olduğunda utandığımız kişilerin erkekler değil de o diktatörler ve baskı olduğunu söylemek istiyorum. Erkekler, bizim için ön koruma. Canlarını hiçe sayarak bizim için savaşıyorlar. Birçok erkek İran’da ölüyorsa, bizim saçımızın gözükmesi için, kadınların özgür olması için kendini feda ediyor. Erkeklere olan ön yargının da yıkılması gerekiyor. Yaptığım çalışmalarımda kadın, kuş ya da at imgeleriyle kadının özgürlüğü ve hayatını sanatımda göstermeye çalıştım. Bir konu daha var. Irkçılığı bitirmek istedim. Mahsa Amini diye bahsettiğimiz dünyaca ünlü olan kız aslında aslen Kürt’tü. İranlılar, Azeri’si, Kürt’ü, Lor ve diğer kökenler olarak bir Kürt için birleşti. Yıllardır aşağı çekilen insanlar için birleşmişler. Bunu da sanatımda göstermek istedim” şeklinde konuştu.
 
“ŞİDDET YAŞAMIN İÇİNDEN ÇIKMALI”
Mutluay’ın da bir açıklama yaptığı sergi için, ”Ekmek ve Gül’ün sergisindeyiz. Kolektif bir anlayışla bu sergiyi hazırlayan tüm kadınlarımızın emeklerine sağlık. Şiddet yaşamımızın içinden çıkmalı. Kadına, doğaya ve hayvana ve insana her türlü şiddete hayır diyoruz. Bu sergiyi bu anlamda çok anlamlı buluyorum. İran’da yaşanan süreçte gün yüzüne bir kez daha çıktı. Ülkemizde de her gün 3 kadın ölüyor ya da şiddete maruz kalıyor. 25 Kasım özelinde de kadına şiddete hayır diyoruz. Şiddet yaşamın içinden çıkmalı” ifadelerini kullandı.
 
Sevi Gözay UĞURLU
Açılış konuşmalarının ardından davetliler sergiyi gezerek, eserlere ilişkin bilgiler aldı. Çanakkale Belediyesi Yazar ve Sanatçı Evi'ndeki sergi 26 Kasım 2022 Cumartesi gününe kadar ziyaret edilebilir.
 
Sevi Gözay UĞURLU