Çanakkaleli yazar Muhammed Yavaş, 6’ncı kitabı olan ‘Güzel Günler Göreceğiz’i yayımladı. Henüz 28 yaşında olan Yavaş, ‘30 yaşına gelmeden on kitap yazma’ hayali için üretime devam edeceğini söyledi.
 
Uzun bir süre gazeteci kimliğiyle ön planda olan ve Çan ilçesinde mesleğini sürdüren Muhammed Yavaş, Ben Dünyaya Kanka Olarak Gelmişim, Enişte Bey Diyeceksiniz ve Bu Da Mı Gol Değil isimli anlatı türündeki mizah kitapları yazdıktan sonra, kadına yönelik şiddeti ele aldığı ‘Adı Zeynep Öldürülen Tüm Kadınların’ı çıkardı. Yavaş, en son geçtiğimiz yıllarda Her Şey Çok Güzel Olacak isimli şiir kitabını yayımladı. Beş kitabının ardından Muhammed Yavaş’ın 6’ncı kitabı Güzel Günler Göreceğiz’i okurlarının beğenisine sundu.
 
Yavaş, ilk üç kitabında kendi hayatını mizah ile harmanlayarak anlattığını söyleyerek, “Sonra ise daha nitelikli daha edebi bir eser çıkartmak istedim ve bana göre ülkemizin en büyük sorunu olan kadına yönelik şiddet konusuna değinerek bir farkındalık oluşturmak istedim. Keşke bu ülkede hiçbir kadın ölmeseydi, keşke şort giyen hiçbir kadın tacize uğramasaydı, keşke kadınların haklarını koruyup gözeten İstanbul Sözleşmesi uygulansaydı, keşke gökkuşağının tüm renkleri için hiçbir ayrım yapılmadan mücadele edilseydi, keşke kadın öldüren cani bir katil mahkemede tahrik indirimi almasaydı, keşke kadın cinayetleri politik olmasaydı da ben bu kitabı hiç yazmak zorunda kalmasaydım. O kitabımın ardından şiir kitabımı yayınladım ve şimdi de köşe yazılarımı derledim” dedi.
 
“HEDEF ÜRETMEYE DEVAM ETMEK”
Yeni kitabı Güzel Günler Göreceğiz’in bugüne kadar yazdığı köşe yazılarından oluştuğunu ifade eden Yavaş, “Okura güzel günleri vaat ediyoruz. 20 yıldır bıktık usandık. Artık kadınların – çocukların ölmediği, insanların geçim sıkıntısından dolayı intihar etmediği güzel günler hepimizin hayali. Türkiye’de maalesef kötü günler geçiriyoruz. Basına sansür uygulanıyor, yurttaşlar sıkıntılar yaşıyor, kadınları öldüren failler ceza indirimleri alıyor, siyasetçiler gazeteci tehdit ediyor, bir gecede yasa kaldırılıp, bir gecede yasa getiriliyor, her şey bir kişinin keyfine bağlı hale geldi. Adeta bir Dostoyevski romanı gibi günler yaşıyoruz, bir distopya içerisindeyiz. Ben bir gazeteciyim ve ülkemizde yaşanan olayları kendi araştırmalarımla yorumlayıp yazıyorum. Bu kitabımda da köşe yazılarımı bir bütün haline getirip gelecek nesillere neler yaşadığımızı göstermek amaçlı bir hatıra bırakmak istedim. Gezi Parkı’nı, Ali İsmail Korkmaz’ı, Berkin Elvan’ı, Uludere’de bombalanan çocukları, öldürülen kadınları, Rabia Naz Vatan’ı, Eren Bülbül’ü, Aybüke Yalçın'ı, şehitlerimizi, Ergenekon sürecini, 15 Temmuz’u, Soma’yı, 10 Ekim’de Ankara’da kaybettiğimiz canları, Dilek Doğan’ı, Suruç’u, pandemi döneminde yapılanları yapılmayanları halkımıza hatırlatmak istedim. Kitabımı tüm yitirdiklerimize armağan ediyorum, hayırlı uğurlu olsun, okuru bol olsun. Hız kesmeden yeni kitap çalışmalarına başladım. Hedef üretmeye devam etmek ve 30 yaşında 10 kitap hayalimi gerçekleştirmek’’ dedi.
 
Sevi Gözay UĞURLU