Yılın en yağışsız zamanlarında gözler, geçtiğimiz yıllarda kuraklık tehlikesi yaşanan Çanakkale’nin tek içme ve kullanma su kaynağı olan Atikhisar Barajı’na çevrildi. 
 
2020 yılında yağış azlığı nedeniyle kuraklık tehlikesi ile karşı karşıya kalan ve 54 milyon 115 bin metreküp su kapasitesine sahip Atikhisar Barajı'nda su miktarı, 12 milyon metreküpe kadar düşmüştü. Yaklaşık 9 aylık suyu kalan Çanakkale’nin tek içme suyu kaynağını korumak için Belediye Encümen kararı ile su kullanımına ciddi kısıtlamalar getirilmişti. Bu yaşananların ardından Çanakkaleliler, her senenin en kurak zamanı olan bu dönemlerde diken üzerinde duruyor. Çanakkale Belediye Başkan Yardımcısı İrfan Mutluay, şehrin tek içme ve sulama kaynağı olan Atikhisar Barajı’nın güncel doluluk oranının yüzde 48 buçuk olduğunu ifade etti. Mutluay, 2020 yılında yaşanan kuraklığa işaret ederek, benzer durumların yaşanmaması için su tasarrufunun alışkanlığa dönüşmesi gerektiğini söyledi.
 
YAĞIŞ ALMAZSA SU SORUNU YAŞANACAK
Şu an 26 milyon metre küp depolama hacmine sahip olduğumuzu aktaran Mutluay, “Mevsim itibariyle en kurak dönem bu. Her yıl sonbaharla birlikte kışa girerken yağışların azaldığı, depolama tesislerinin yani baraj ve göletlerdeki seviyelerin de minimuma düştüğü bir dönemdeyiz. 2020 yılında bir kuraklık yaşamıştık. O dönemde suyumuz bunun çok daha alt seviyelerindeydi. Yaklaşık yüzde 22 seviyelerindeydik. Şu an bunun 2 katı kadar su rezervimiz var ama sonbaharda çok az yağış aldığımız için Eylül ve Ekim aylarının kurak geçmesi nedeniyle kış döneminde de yağış almamamız halinde bu ciddi bir tehlike olarak değerlendirilebilir. Ama şu an itibariyle düzey olarak olağandışı bir şey olmadığını söyleyebilirim. Ama altını tekrar çiziyorum: Eğer önümüzdeki dönemlerde yağış almazsak, ciddi bir su sıkıntısı yaşayabiliriz” dedi.
 
SU İHTİYAÇLARININ NEREDEYSE TÜMÜ ATİKHİSAR BARAJINDAN KARŞILANIYOR
Atikhisar Barajı içme ve kullanma suyu dışında aynı zamanda tarımsal sulamada kullanılan bir baraj olduğunu belirten Mutluay, ”Mayıs ayından başlamak suretiyle yaz ayında tarımsal sulamalar başlar, yağışların düşmesiyle sonbaharda tarımsal sulamalar sona erer. İçme ve kullanma suyu tüketimi devam eder –ki yaz döneminde içme ve kullanma suyu tüketimi de insani ihtiyaçlardan dolayı daha fazladır. Dolayısıyla tarımsal sulamaların bitmesinin ardından kış döneminde sadece insani ihtiyaçlar, sanayinin su ihtiyaçları var” şeklinde konuştu.
 
SU TÜKETİM ALIŞKANLIĞIMIZI DEĞİŞTİRMEK ZORUNDAYIZ
Çanakkale’nin yılda 12 buçuk milyon metre küp su tükettiğini anlatan Mutluay bu sayının baraj hacminin dörtte biri olduğunu söyledi. Mutluay Atikhisar Barajının kentin tek su kaynağı olduğunu hatırlatarak, “Tarımsal sulamalar var ve insanlar ile sanayinin suya ihtiyacı var. Tabii ki su tüketim alışkanlığımızı değiştirmek zorundayız. Artık tasarruf bir alışkanlık haline dönüşmeli. Böyle olduğu takdirde; aile ve işletme ekonomileri açısından da bir tasarruf olacaktır. Çünkü sonuçta bu suyu da gerek vatandaşlarımız gerek sanayideki işletmelerimiz parayla satın alıyor. Ne kadar tasarruflu kullanırlarsa ne kadar tasarruflu tüketirlerse ekonomik açıdan o kadar katkı sağlayacaktır” dedi.
 
TEHLİKE SİNYALLARI ÇALMAYA BAŞLARSA BENZER KISITLAMALAR UYGULANACAK
2022 yılında yaşanan kuraklığa işaret eden Mutluay, o dönem ciddi önlemler alındığını söyleyerek, ”Çok tehlikeli boyutlara düşmüştü. Bu aylarda, kentin sadece 8-9 aylık içme suyu kalmıştı. Biz şunu yaptık, encümen kararı ile kısıtlamalar getirdik. Oto yıkamalara aylık 10 metreküp su verdik. Çünkü onlar elektronik sayaç kullanıyorlardı. Aylık kotalarını doldurduktan sonra tekrar su vermedik, hizmet veremediler. Merdiven yıkamalar ı, bahçe sulamaları ve benzeri konularda da uyarılarda bulunduk. Çünkü kentte su kesintisi yaşanabilirdi ama daha sonra yağışlar başlayınca risk de ortadan kalktı. Periyodik olarak da o kotaları artırdık” diyerek, şu an bir kota uygulamasının olmadığını ancak yeniden tehlike sinyalleri çalmaya başlarda benzer uygulamalar olacağını aktardı.
 
“SU TASARRUFU ALIŞKANLIĞI DÖNÜŞMELİ”
Su tasarrufunun alışkanlığa dönüşmesinin bir slogan olabileceğini ifade eden Mutluay, kentlilere şu uyarılarda bulundu: “Her noktada gözleri musluklarında olsun. Eğer kaçak var ise, borularda olsun. Barajın önemli bir işlevi de tarımsal sulamalar. Sulama sisteminin işletmesi Devlet Su İşleri tarafından yapılıyor. Ana kanalın, isale hattının ve sekonder kanalların, kapalıya dönüşmesi çok önemli diye düşünüyorum. Şu an da açık sistemde ve hem sızma hem buharlaşma kayıpları var. Kullanılmayan su da denize tahliye oluyor yani boşa akıyor. Dolayısıyla kapalı sisteme dönüşmesi halinde boşa akma, sızma ve buharlaşma kayıpları ortadan kalkacak ve boşa giden su da barajımızda kalacak. Çiftçilerin sulama alışkanlıklarının değişmesi gerekiyor. Çanakkale bu konuda şanslı işlerden biri. Basınçlı su sistemlerinin kullanılması gerekiyor. En modern ve ideal sulama sistemlerinden biri, tasarruflu kullanan ve aynı zamanda bitki ve toprak açısından önereceğimiz bir sistem. Burada salma sulama diye nitelendirdiğimiz, yüzey sulamanın terk edilmesi gerekiyor çünkü burada su kayıpları çok fazla ve aynı zamanda toprağa ve bitkiye de çok zararı var.”
 
Sevi Gözay UĞURLU