Kandemir adaylığını, bir otelde düzenlenen, 200’den fazla sivil toplum kuruluşunun başkan ve temsilcilerinin katıldığı toplantıda ilan etti. Toplantında mevcut yönetimi eleştiren ve bazı sivil toplum kuruluşlarının oy kullanamayacağı yönündeki karar ilişkin konuşan Engin Kandemir, “Bazıları var ya ağızlarından demokrasiyi eksik etmiyorlar. Ama baktığınızda görüyorsunuz ki demokrasi fakirleri, demokrasi katliamı gibi sivil toplum örgütlerinin seçimlere katılmasını engellemeye çalışıyorlar. Bunlar diyor ki; ‘biz karar aldık.’ Sen almış olduğun kararla sadece oradaki temsilciyi yok edebilirsin. Ama bir derneği yok edemezsin. Biz bunları kendimiz hukukumuza göre değil, biz bunları sorarak, hukuka danışarak söylüyoruz. 8’nci maddeye bunların hepsi aykırıdır. Bunlar, şehrimizin sivil toplum örgütlerine hakaret edici, ifadeler kullanmaktan çekinmemektedir. Biz onların seviyesine inmeyeceğiz. Biz her zaman güvenmiş olduğumuz dostlarımız, çevremiz, büyüklerimiz, kardeşimiz ve bizim memleketimizi seven, bu kenti hep birlikte yönetmek isteyen yüreği güzel insanlarla birlikte olacağız” dedi.
“Maalesef zavallılar”
Kent Konseyi mevcut yönetiminin şehrin ne kadar az kitlesine ulaştıklarını hep birlikte gördüklerini ifade eden Engin sözlerini şöyle sürdürdü; “Şehrimizde yıllardır bir iki konu dışında, sivil toplum örgütlerine, oda başkanlarıma, muhtarlarıma, sendikalarıma ya da üniversiteye hangisi ulaştı. Hiçbirisi ulaşmadı. Bunların dediği tek şey ‘küçük olsun, benim olsun’. Bunlar kendi fikrinden, kendi zikrinden olmayan ama sadece tek bir tip insan modeli olarak düşünen ve katkı verecek hiçbir fikri kabul etmeyen insanlar. Bende onlara diyorum ki maalesef zavallılar. Bizim ağzımıza yakışmaz, söylemek istemiyorum ama hani onlar diyor ya ‘ibiş’ gibi. Bu adam tiyatroya çok meraklı. Çok iyi yapsaydın, salonlarını sen yönetiyordun. Kapattın beceremedin. Neyi becerdin? Becerdiğin bir şey yok. İyi ki beceremediler ki, buradaki toplulukla birlikte bu şehri Allah’ımızın izniyle hep birlikte, beraber yöneteceğiz.”
Mevlana’nın sözüyle gönderme yaptı
Toplantıda söz alan Çanakkale Sarraflar ve Kuyumcular Derneği Başkanı Timur Ay, böyle bir akşamda herkesi bir araya getiren sebebin Çanakkale aşkı ve sevdası ile en önemlisi vatan sevgisi olduğunu söyledi. Toplumların en önemli dinamiklerinin sivil toplum kuruluşları olduğunu kaydeden Ay, sivil toplum kavramının gelişen ve büyüyen ülke ekonomilerinde önemli bir yer aldığını ifade etti. Ayrıca, gelişen kentlerin, kent yaşamında, kent vizyonunda ve en önemlisi hemşerilik bilincinde kent konseylerinin önemli rol aldığına da değinen Timur Ay, “Ancak doğru ve adaletli bir şekilde yönetildiği takdirde” dedi.
Ay toplantıdaki konuşmasına şunları söyledi; “Yasaya ve yönetmeliğe aykırı uygulamalar, kentin içindeki dinamikleri yok sayma arzusu kabul edilebilir olmadığı gibi, demokrasi hemşerilik bilinciyle bağdaşamaz. Birbirimizi sevmeyebiliriz. Birbirimizde hoşlanmayabiliriz. Ama hiçbir zaman birbirimize, ‘ibiş ve ibişler’ demek hakkını kimseye vermez. Vermediği gibi de saygısızlık etme hakkını doğurmaz. Sivil toplam temsilcilerine, hemşerilerine özellikle bütün yetkililerine ‘ibiş ve ibişleri’ diye nitelendirme yapan bir zihniyete bu argo tavrın ve seviyeden yoksun bir açıklama yapan beyefendiye aslında cevap vermek çok kolay. Ancak bizim düsturumuz da ve aldığımız terbiyemiz de buna müsait değil. Ama Hz. Mevlana’nın bir sözünü de hatırlamadan geçmeyelim; ‘Her lafa verilecek bir cevabım var. Lakin bir lafa bakarım laf mı diye, bir de söyleyene bakarım adam mı diye.’
“Hukukun vereceği kararı beklemekteyiz”
Yaklaşık iki buçuk aydır bu oluşumun içerisinde dönemsel olarak, bir küçük halkadan başlayıp, en sonunda bu toplantıdaki gibi 220 kişiye ulaşan bir bölüme geldiklerini belirten Ay, “Hatırlatmak gerekir ki, demokrasiyi çok savunduğumuz şu dönemlerde, en çok da bu zamanlarda lazım olduğuna inandığımız bu anlarda biraz daha saygı çerçevesine ilişkilerimizi yürütmemiz gerekir. Kaldı ki seçim dışına atmak için aldıkları kararın hiçbir yanı demokratik değildir. Tam tersine anti demokratik bir uygulamadır. Genel kurula katılmak kadar, katılmamak da demokrasi için bir tavırdır. Siz buna gayri hukuki bir anlayış ile oy hakkını kısıtlamak suretiyle cezalandırma metotlarıyla karşılık veremezsiniz. Hiç kimsenin demokratik hakkı olan temsil etme ve edilme hakkını elinden alamazsınız. Daha önce de ifade ettiğimiz gibi gayri nizami genel kurul kararı ve halkın görüşleri alınmadan kentimizde faaliyet yürüten birçok vakıf ve dernekleri dışlayarak alınan bu karar hukuk değildir. Biz de buna istinaden hukukun vereceği kararı beklemekteyiz. Gerçekleşecek olan seçimlerde, yönetmelikte düzenlemeye gidilmezse, şaibeli bir seçim olacağı ve çok sayıda sivil toplum kuruluşunun dışarıda bırakılacağı muhakkaktır. Yanlıştan bir an evvel dönülmesi şarttır” dedi.
Ersan KÜÇÜKKURU
Kaynak: Haber Merkezi
