Ülke çapında ev internetinin kullanım oranının yüzde 94,1 olduğu ve internete erişimin önemi göz önüne alınırsa Kunt’un, “Dünyada hız konusunda en gerilerde, fiyat konusunda ise en ilerilerdeyiz” ifadelerini değerlendirerek, dünyanın geri kalanına yetişme durumumuzu sorgulamalıyız.
 
TÜİK tarafından yapılan Hanehalkı Bilişim Teknolojileri (BT) Kullanım Araştırması’nın 2022 yılında ülke genelindeki verilerine göre; Hanehalkı bilişim teknolojileri kullanım araştırması sonuçlarına göre; 2022 yılında hanelerin yüzde 94,1'inin evden internete erişim imkânına sahip olduğu gözlendi. Bu oran, geçen yıl yüzde 92,0 olarak gerçekleşti. İnternet kullanım oranı, 16-74 yaş grubundaki bireylerde 2021 yılında yüzde 82,6 iken 2022 yılında yüzde 85,0 oldu. Yayımlanan nicel veriler ışığında, internet kullanımının her geçen gün yaygınlaştığı görülebilmektedir.
 
Çanakkale’de ise uzun zamandır tartışılagelen bir konu olan internet problemi varlığını korumaya devam ediyor. Şehirde yaşayan sabit internet kullanıcıları, sağlayıcılar ile anlaşılan internet hızına erişemediklerini ifade ediyorlar. Merkezdeki pek çok yerleşim yerinde fiber altyapı bulunmazken, nispeten yeni yerleşim sayılan bölgelerde ise vaat edilen maksimum hıza ulaşım sağlanılamıyor. Şehirdeki internete ilişkin temel sorunlardan biri ise, veri eksikliği olarak kendini gösteriyor. Hangi bölgede, hangi altyapının var olduğunu öğrenebilmek için internet sağlayıcıyı arayıp özel olarak kapı numarası sorgulatmanız gerekiyor. İnternet kullanımının bu denli yaygınlaştığı bir toplumda İYİ Partili Burak Kunt, altyapıdaki eksikliğe ve erişimin önemine işaret etti.
 
Çanakkale’nin en büyük probleminin bakış açısı olduğunu ifade eden Kunt, şehirdeki iş yapma-hizmet verme şeklinin 30-40 önceki sisteme dayandığını söyledi. İnternet altyapısında da benzer problemin devam ettiğini ileri süren Kunt, sorunun temel olarak devletin lisans verdiği şirketlere ait olduğunu da ekledi. Kunt, “Maalesef şirketlerde de bir tekelleşme yaşanmış ve herkes halinden memnun, hiç kimse de bir fazlasını yapmak için uğraşmıyor. Dünyada hız konusunda en gerilerde, fiyat konusunda ise en ilerilerdeyiz” dedi.
 
“İNTERNET ALTYAPISI YETERSİZ”
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin iki internet altyapısı sağlayıcısıyla anlaştıklarını ve kurulan bir iştirak şirketiyle de altyapı döşenmesi işini belediyenin kontrolüyle yapıldığını aktaran Kunt, “Buradaki sorun altyapıyı yaptırmak. Buradaki mahalleye daha yeni 50 MB geldi ve dünya GB konuşuyor. Yapılan yatırımın 50 MB olmaması gerekiyor. Bunu sağlamak için de bir kere kazı izni vermek ve ‘burayı 10 yıl daha kazamazsın’ demek gerekiyor. ‘Bir daha kazarsan, bu kadar harç bedeli talep ederim’ derseniz o zaman bu arkadaşlar bunu 10 senelik planlamak zorundalar. Tamam, merkez bölgesinin ciddi bir kısmı eski yapılardan oluşuyor ama Tekzen gibi yeni yerleşim yerlerinde yapılabilir. Peki, oralarda nasıl durum? En fazla 100 MB’e kadar çıkabiliyor. Bu da maksimum değer, aynı anda girildiği takdirde dağılma yapıyor. Ben yeni bölgelere yüksek hızlı hatların döşendiğine inanmıyorum. Eminim ki 3-5 sene sonra biraz rekabet geldiğinde tekrar tekrar kazı işlemleri yapılacak. Benim bir üretim tesisim var ve devlet Endüstri 4,0’a geçmemi istiyor. Biz de istiyoruz ama OSB bölgesine 100 MB daha bu sene geldi. Nasıl olacak, bu hız da bana yetmiyor ki” ifadelerini kullandı.
 
“TEK BAŞINA BAŞKAN HİÇBİR SORUNU ÇÖZEMEZ”
5 Eylül’de gerçekleşen Çanakkale Belediye Meclis Toplantısı’nın 2. Bileşiminde; internet altyapısı konusuna değindiğini hatırlatan Kunt, “Meclis’teki konuya ilişkin konuşmamda da söylemiştim, bizim kurucularımız ilk 10 yılda demir ağlarla ördüler bu yurdu. Bizim de bugün fiber ağlarla, veri hatlarıyla örmemiz gerekiyor. Sizin bununla ilgili hangi vizyonunuz var Çanakkale’de? Ben pek çok sistematik toplantıda bulundum şehirde ve hiçbirinde bu konunun üzerine eğinildiğini görmedim. Tek başına başkan, hiçbir sorunu çözemez. Onun bir ekibi vardır ve o ekibi organizasyon sağlar. Oradan bilgi gelmeyince adam ne yapsın?” şeklinde konuştu.
 
“ELEKTRİKLİ OTOBÜS ALIRSAK, 7 YIL SONRA BİLETLER 1 TL!”
Belediye Meclisi’nde daha önce 3 kez sözlü olarak elektrikli otobüs önerisini dile getirdiğinin altını çizen Kunt, “Dördüncüye fizibilite çalışmasıyla çıktım. Elektrikli otobüsün ilk ne kadar yatırım maliyeti var, yılda ne kadar elektrik tüketiyor, mazotlu bir araç ne kadar tüketiyor, kendini amorti etmesi ne kadar sürecek? İYİ Parti olarak bizim bir iddiamız var: Belediyeyi alacak olursak, 7 yılda otobüs biletlerinin 1 TL olacağını söyleyebiliriz. Çünkü 7’nci yıldan sonra elektrikli otobüs kendini amorti ediyor. Elektrikli otobüsü kullanan şehirler var ama her gün gelişiyor. Siz bugün başlayacaksınız -ki 112 otobüsü değiştirmeniz 10-15 yılı alır. O zamana kadar pil ve araba fiyatları, belki vergisi düşer. Yerli otomobil TOGG için ÖTV yüzde 10’a çekildi, benzer şey elektrikli otobüs için de geçerli. Bugün bunu organize etmez, gündeme almazsanız nasıl olacak? Bir tane alalım deneyelim en azından. Dünyanın en güncel sorunu enerji ve fosil yakıtlar iken biz belediye olarak, daha elektrikli araçlar konusunda hiçbir şey yapmamışız” dedi.
 
DEVRİMLERİ GENÇLER YAPAR
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’ni yeni kazanan ve hali hazırda okuyan öğrencilere seslenen Kunt, “Öğrencilerle ilgili hem bir sitemim hem de hayal kırıklıklarım var. İlki, bu şehrin çok güzel olmasıyla ilgili. Kim ayak atsa unutamıyor, hepsinin hayalinde bir şekilde buraya yerleşmek var. Onlara yerleşebilecekleri bir ortam sağlayamıyoruz. Gerek iş olanaklarıyla gerek konut yetersizliğiyle gerekse ulaşımıyla… Bu bizim beceremediğimiz bir durum. Bu benim hayal kırıklığım, keşke daha iyisini yapabilsek onlar adına. Çünkü bu şehre bir göç oluyor, olacak da. Göç olacak ise onlar gibi okumuş, genç ve vizyoner arkadaşlar gelsin. Bizim talep ettiğimiz, hayalini kurduğumuz Çanakkale onlarla güzel. Hayal kırıklığıma gelince, genç arkadaşlar bir şeylerin değişmesini istiyorlar ve haklılar bu ülkede çok şey değişmeli, biz siyaset yapanlar da değişmeli. Ama o arkadaşlar hiç ellerini taşın altına koymuyorlar. Çoğunluğu bir şey yapmak için uğraşmıyorlar. Gelsinler, hangi parti olduğuna bakmaksızın, iş bulmak için değil kendi geleceklerinde yaşayacakları şehir ve ülke için siyaset yapmaya çalışsınlar. Siyaset yapmak demek, illa bir partiye gitmek demek değil. STK’da görev almak, hatalı olduğunda korkmadan, ‘biz bunu istiyoruz’ demek. Çünkü devrimleri gençler yapar. Siz devrim yapmak istiyorsunuz ama gençler yok, olmaz. Sosyal medya üzerinden örgütlenerek istedikleri her şeyi yapan bir kitleden bahsediyoruz ama yeterli değil. Bir şeyleri değiştirmek için muhakkak siyasetin içinde bulunmaları gerekiyor. Bu her şey olabilir. Köy okullarında klasik kitap okumak da, kendi yetkinliğini aktarmak da olabilir” ifadeleriyle gençlerden beklentilerini ifade etti.
 
Sevi Gözay UĞURLU