Açıklamada; ''Yaşanan bu gelişmeler bu ülkede yaşayan kadınları ve gençleri umutsuzluğa ve ayrışmaya sürüklemektedir. Bu nedenle yetkilileri Anayasamıza ve yasalara aykırı tüm bu cinsiyetçi, baskıcı ve ayrımcı uygulamalara son vermeye çağırıyoruz. Şiddeti besleyen bu cinsiyetçi dil karşısında hesap soruyoruz'' ifadelerine yer verildi.
 
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın AK Parti Grup Toplantısındaki konuşmasından Gezi eylemcileri için kullandığı ‘Sürtük’ kelimesi dolayısı ile özür beklediklerin dile getirdiler.  15 grup adına Açıklamayı yapan  Ayşegül Sandıkçıoğlu,  Erdoğan’ın çürük’ ve ‘sürtük’ diyerek halka hakaret ettiğini belirterek “Cumhurbaşkanı Erdoğan, grup konuşmasında sarf ettiği hakaretler nedeniyle başta kadınlar olmak üzere, Gezi'ye katılan milyonlardan özür dilemelidir” dedi. Sivil Toplum Kuruluşu ve siyasi partilerin Kadın  topluluklarından oluşan 15 topluluk ortak basın açıklaması yaparak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın  ‘Sürtük’ dediği sözlerine tepki gösterdi.  Tüm ülkede olduğu gibi Çanakkale’de de 15 kadın topluluğunun katıldığı kınama basın açıklamasını Ayşegül Sandıkçıoğlu gerçekleştirdi.  Sandıkçıoğlu  yaptığı açıklamasında “Ülkemizde son günlerde giyim, kültür, yaşam tarzı, cinsiyetlere yönelik ayrımcı ve çağ dışı uygulamaları yaşıyor ve bunlara direniyoruz. Kadın sanatçıların sahne kıyafetleri, şarkılarını söylediği dil vs üzerinden bir takım grupların toplumu kin, nefret, ötekileştirme, cinsiyetçi yaklaşım gibi söylemlerle hedef haline getirildiğini görüyoruz. Bu gibi söylemler neticesinde sanatçıların konserlerinin iptal edilmesi gerekçelerinin kişiliklerine kimliklerine hakarete varan boyutlara ulaşması bizleri huzursuz etmektedir” dedi.
 
Sivil Toplum Kuruluşu Kadın temsilcilerinin de katılımı ile gerçekleştirilen basın açıklamasının devamında,  Gezi olaylarına ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Grup toplantısında gerçekleştirdiği konuşmaya da değinen  Ayşegül Sandıkçıoğlu  “Bununla birlikte 1 Haziran Çarşamba günü Türkiye Büyük Millet Meclisi AKP grup toplantısında konuşan parti başkanı ve 12. Cumhurbaşkanı Erdoğan, yine bize, milyonlarca yurttaşa, Gezi eylemlerine katılanlara hakaretlerle dolu bir konuşma gerçekleştirdi. Gezi Direnişine katılanlara ve bugün bu isyanı sahiplenerek sokağa çıkanlara ‘çürük’ ve ‘sürtük’ diyen Erdoğan, kürsülerden halka hakaret etmekte ve aşağılamakta herhangi bir beis görmemektedir. Halk içerisinde cinsiyetçi bir anlam ifade eden ‘sürtük’ kelimesini Meclis kürsüsünden kullanarak milyonlarca kişiye ulaştırmış ve erkek egemen sistemin kadınları aşağılamak ve kısıtlamak için oluşturduğu ayrımcılık ve nefret içeren dili bir kez daha üretmiştir. Bunu üretirken de Gezi'de onuruna, geleceğine, ülkesine sahip çıkan milyonlara ve özellikle de kadınlara karşı düşmanca tutumu pekiştirmektedir. Ancak kadınlar hayatlarının güvende olmadığı bu ülkede; dilediği gibi gezebilmek,  özgürce ve bir erkek tarafından şiddete uğramadan yaşayabilmeyi mücadele ederek kazanmanın ne demek olduğunu biliyor. Ayrımcılık ve nefret içeren bu şiddet dilini tersine çevirmeyi, makbul kadın normlarına hapsolmamayı da gayet iyi biliyor” dedi.
 
''Gezi'ye katılan milyonlardan özür dilemelidir''
 
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sarf ettiği bu sözlerden dolayı Gezi eylemlerine katılan ve kadınlarla birlikte milyonlara ulaşan kitleden özür dilemesi gerekir diyen  Ayşegül Sandıkçıoğlu “Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı, Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşayan herkesin Cumhurbaşkanıdır. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlarının bağlı kalmak için yemin ettikleri Anayasamızın 10. Maddesi  ‘Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefî inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir’  demektedir. Yaşanan bu gelişmeler bu ülkede yaşayan kadınları ve gençleri umutsuzluğa ve ayrışmaya sürüklemektedir. Bu nedenle yetkilileri Anayasamıza ve yasalara aykırı tüm bu cinsiyetçi, baskıcı ve ayrımcı uygulamalara son vermeye çağırıyoruz. Şiddeti besleyen bu cinsiyetçi dil karşısında hesap soruyoruz. Cumhurbaşkanı Erdoğan, grup konuşmasında sarf ettiği hakaretler nedeniyle başta kadınlar olmak üzere, Gezi'ye katılan milyonlardan özür dilemelidir. Türkiye Cumhuriyeti'nde yaşayan kadınlar olarak temel hak ve özgürlüklerimizin korunmasının anayasal hakkımız olduğunun bilinciyle özgürlüklerimizin ihlaline yol açan baskıcı, ötekileştirici, cinsiyetçi, kısıtlayıcı her durumun karşısında olduğumuzu kesin bir kararlılıkla bildiriyoruz” dedi.
 
Gülçin AKIN