Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Alper Şener, geçtiğimiz yıl ve bu yılki vaka sayılarını değerlendirerek, neden hala düşmediğine yönelik açıklamada bulundu. Bunun varyantlar dolayısıyla olduğunu aktaran Şener, “Eğer pik görmüyor isek; bunu Aşılı nüfusa borçluyuz. Eğer düşmesini istiyorsak; hala aşılanmamış kişilerin aşılanmasına ihtiyacımız var” dedi.
Koronavirüs salgını kış ayına girdiğimiz dönemde etkisini sürdürmeye ve yayılmaya devam ediyor. Dünya genelinde ve Avrupa’da vaka sayıları kış etkisiyle artarken, ülkemizde de aynı durum gözlenmeye başladı. Günlük vaka sayıları 30 bin civarında yaşanırken, vefat sayıları da 200 kişiye yakın gerçekleşmeye devam ediyor. Başta Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca olmak üzere, Koronavirüs Bilim Kurulu üyeleri ve ilgililer de aşı çağrılarını yenilemeye devam ediyor. Türkiye genelinde 2’nci doz aşılama oranı yüzde 79’un üzerine çıkarken, toplamda 3 doz aşı yaptıranların sayısı de 117,5 milyona yaklaştı. Bakan Koca, riske karşı ideal sonucun tam doz aşı ile elde edilebileceğine dikkat çekerek, gebelerin, kronik hastalığı olanların ve 60 yaş üzerindekilerin tam aşılı olmaları son derece önemli olduğunu vurguladı. İki doz mRNA aşısı olanlardan şu an öncelik grubundakiler de zaman kaybetmeden randevu alabileceğini aktaran Koca, “Aşı ertelemeye gelmez” ifadelerini tekrarladı.
“EĞER DÜŞMESİNİ İSTİYORSAK; HALA AŞILANMAMIŞ KİŞİLERİN AŞILANMASINA İHTİYACIMIZ VAR!”
Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Alper Şener de vaka sayısının neden hala düşmediğine yönelik akıllara takılan sorulara grafikler üzerinden cevap verdi. Şener “2020 Ekim ayında 7 günlük ortalama vaka 6 bin. Sonraki pik, alfa varyant etkisi. 2021 Ekim ayında 7 günlük ortalama vaka 26 bin. Delta ve Delta Plus baskın iken. Dipnot; Delta varyant, Alfaya göre yaklaşık dört kat daha bulaşıcı. Eğer pik görmüyor isek; bunu Aşılı nüfusa borçluyuz. Eğer düşmesini istiyorsak; hala aşılanmamış kişilerin aşılanmasına ihtiyacımız var!”
“AŞILANMA ORANI ARTTIKÇA…”
Covid 19 aşıları ile ilgili çok yanlış olduğunu düşündüğü bir tartışmanın devam ettiğine dikkat Çeken Şener, “Bulaşı önler mi? Önlemez mi? Bulaş; contagion/ transmission aslında daha çok temas, contact ilişkili bir terminoloji. Anlam olarak da bir enfeksiyon etkeninin bir kişiden diğerine geçişidir. Yani mekanik bir durum. Bunu önlemenin yolu; yine mekaniktir; maske, mesafe, hijyen… Aslında kast edilen hastalığın yaygınlaşması ise bunu kesinlikle önlediğini biliyoruz. Çünkü aşılanma oranı arttıkça yeni olgu, ağır olgu, yoğun bakıma yatış, ölüm azalıyor” ifadelerini kullandı.
Şener, ‘aşılılar ile aşısızlar aynı oranda virüsü bulaştırır mı?’ soruna ise şu cevabı verdi; “Hayır; çünkü virüs yükü aşılılarda daha erken negatif olur! Ev içi bulaş çalışmalarını bu konuda çok dikkate almak doğru olmaz. Temas süresi ve sıklığı ev içinde çok farklı.”
Gülçin AKIN
