Pandemiden dolayı uzun bir dönem boyunca online olarak gerçekleştirilen Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası(ÇTSO) Ekim ayı Olağan Meclis Toplantısı, ÇTSO Kongre Fuar Merkezi İÇDAŞ Toplantı salonunda yüz yüze gerçekleştirildi. Yapılan toplantıda çeşitli konulara değinilmesinin yanı sıra, ÇTSO binasının sürdürülebilir bir gelecek için ‘güneş enerjili’ çalışması yolundaki ilk adımın atıldığı vurgulandı.
 
ÇTSO Ekim ayı Olağan Meclis Toplantısı’nın açılış konuşmasını Meclis Başkan Yardımcısı Turgay Kılıç yaptı. Kılıç, konuşmasında ulusal başlıklara değinerek, “Ülkemizde dolar kurunun stabil olmaması ve Ortadoğu hattında ki istikrarsızlıklardan dolayı yerli ve yabancı yatırımcıların, yatırım kararlarında çekimser kalmalarına sebep oluyor. Bu da üretimin azalmasına ve dolasıyla işsizlik oranların yükselmesine sebep oluyor. Merkez bankamız 1.5 yıl aradan sonra ilk kez faiz indirimine gitti. Bu sermaye grupları tarafından piyasada negatif karşılanmış olup dövizin daha da yükselmesine sebep olmuştur. Ancak bizler için dolaylı olarak faydalı oldu. Pandemi döneminde artan finansman ihtiyacımız için yüksek maliyetli borçlanmalar yaptık. Artık ihtiyacımız olan finansmana daha da uygun maliyetlerle ulaşabilmeliyiz, işlerimizin sürdürebilirliğini sağlamalıyız.  Ekonomiye ve istihdama daha fazla katkı sunmamız için ucuz finansman şart. Çanakkale’mizin gelişmesi için ÇTSO olarak ciddi çalışmalar yapıldığını hepimiz görüyoruz. Bu çalışmalarımız ile birçok Oda ve Borsalara örnek olduğumuzu düşünüyorum. Şehrimizde turizm alanında çok önemli bir gelişme oldu. ÇTSO turizm komitemizde dillendirilen, olgunlaştırılan ve çeşitli kurumlardan destek istenerek proje kapsamına alınan Gelibolu Yarımadası Tarihi Alanı, Su Altı Milli Parkı ilan edildi, tüm ülkelere duyuruldu. Çok kıymetli bir proje başta Çanakkale’mize ve Ülkemize ciddi katkıları olacak” vurgusunda bulundu.
 
“ÖDÜL ALARAK BİZİ GURURLANDIRDILAR”
Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Semizoğlu ise yaptığı konuşmada, “Gençlerimizin ileri teknoloji ile meşgul olmaları bizleri umutlandırıyor. Çanakkale’de de bir grup liseli öğrenci elektrikli araç üreterek TÜBİTAK’ın Liselerarası Elektrikli Araç Yarışmasına katıldı ve 40 araç arasında 7.oldular. Araç TEKNOFEST’te sergilendi. Kendilerini biz de oda olarak desteklemiştik, hepsini gönülden tebrik ediyorum. Çanakkale Koleji Lise Müdürü Sayın Aynur İmre hanımefendi ilk destek isteme amaçlı ziyaretinde gerçekten Yönetim Kurulu olarak heyecanlandık ve destek kararı aldık. Arkadaşlar bunlar çok sembolik rakamlar yani destek derken bir araba parası ödedik değil. Sadece moral ve motivasyon için bunu yaptık ve TEKNOFEST’te liseli gençlerimiz Çanakkale’mizin adını duyurdular. Gelişme amaçlı moral oldu. Onlar da sağ olsunlar ödül alarak bizi gururlandırdılar” dedi.
 
“BU KAYA ELLE KALDIRILIRSA BAŞKA ŞEY, KEPÇEYLE KALDIRILIRSA BAŞKA ŞEY Mİ OLACAK?”
Son haftalarda Assos Antik Limanı’nda gerçekleştirilen ‘kaya ıslahı projesi’ ile ilgili çıkan haberler ile ilgili olarak düşüncelerini açıklayan Semizoğlu, “Şimdi Assos Antik Limanı’ndaki olaya ben başından beri dahilim. Olay şu; geçen sene bir kaya düşüyor ve Assos Antik Limanı altını çizerek söylüyorum Assos kapatılmadı, Assos Antik Limanı kapatıldı. Orada küçüklü, büyüklü 19 tane işletme var ve bunların bir derneği var. Dernek Başkanı da bizim aynı zamanda Komite Başkanımız Erdal Çakır. Burası Afet Bölgesi ilan edildi. Afet Bölgesi ilan edildiği an oraya giriş çıkış kesinlikle yok. Biz ne yaptık? Afet Bölgesi ilan edilmesi kararı Cumhurbaşkanımızın önündeydi. Bu kararı geciktirdiğimiz kadar geciktirmeye çalıştık. Buna oradaki 19 tane işletme sahibi arkadaşımız da şahit. Sayın Valimiz de şahit. Sayın Bülent Turan da şahit. Sayın Jülide İskenderoğlu da şahit. Bunu geciktirdik ondan sonra da söz konusu ihalenin yapılması için bütçenin aktarılmasını çok sağ olsunlar Milletvekillerimiz sağladı. Şu anda bizim Babakale civarında 80 tane afet konutu bekleyen, hak kazanmış vatandaşımız var. Bütçesizlikten dolayı afet konutları yapılamıyor” diyen Semizoğlu, “Ona rağmen aynı kurum oraya gerekli parayı çıkarttı ve 26 Mart’ta bu ihale yapıldı. İhale şartnamesinde işin bitme süresi 500 gün. Yine toplantılar yaptık. Müteahhitle Vali Beyimizin Başkanlığında toplandık. Bu 500 gün olmaz çünkü Nisan ayında işi teslim alıyor. 500 gün olursa oradaki işletmeler 2 sezon kaybediyor. Bunu 300 güne çekeceğiz. Bakıyorum hep aynı insanlar zaten her şeyde kavga ediyorlar. Bu kaya elle kaldırılırsa başka şey olacak, kepçeyle kaldırılırsa başka şey mi olacak? Sonra ihale geçen sene 26 Mart’ta yapıldı. Eğer bunu siyaset malzemesi yapacaklarsa bunun şartnamesi de açıktı. Gidip o zaman bu makine ile olmaz bu şöyle olmaz diye. 60 metreküp hafriyat olduğunu ben Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı olarak biliyorum. İl Genel Meclis Üyelerimiz var. İl Başkanlarımız var. Çanakkale’nin siyasete, Çanakkale turizminin, benim, arkadaşlarımın tanıtmaya reklamını yapmaya çalıştığı Çanakkale turizminin böyle ufak tefek şeylere malzeme yapılmasını kınıyorum” diye belirtti.
 
“SOFYA VE BALKAN ÜLKELERİNDEKİ FUARLARA KATILMAYI UYGUN GÖRDÜK”
“Sayın Valimiz başkanlığında turizmciler ile kahvaltılı toplantıda bir araya geldik. Sağ olsun Armağan Aydeğer arkadışımız bizi kendi otelinde ağırladı” diyen Semizoğlu gerçekleştirilen toplantı ile ilgili bilgiler verdi: “Bu toplantıların her birinde ortak akıllar ortaya çıkıyor. Dediğim gibi biz Çanakkale’yi tanıtmak için çalışıyoruz, bu çalışmalarımıza da devam edeceğiz. En çok katkı vermemiz gereken sektör arkadaşlar şuanda ben aşağı yukarı herkesle diyalog halindeyim. Hepimizin işleri iyi, açık söyleyeyim yani işim kötü diyen aramızda kimsenin olduğunu düşünmüyorum. Ama turizm gerçekten çok ciddi yara aldı. Yani 1,5 yıl hizmet sektöründe turizm gelirsiz devam etti. Bunun için bu dönemde turizme en fazla katkı vermemiz gerektiğine inanıyorum. Bunun için turizmci arkadaşlarımızla da konuştuk. Kur farkından dolayı Yunanistan, Bulgaristan daha doğrusu Balkan ülkelerine çok da yakınız. Balkan ülkelerine tanıtım biraz daha fazla yapmayı düşünüyoruz. Onlarla ilgili önceki yıllara Sofya Fuarına kendi imkanlarıyla katılan turizmci arkadaşlarımıza bir nebze olsun, bütçemiz el verdiği sürece Sofya ve Balkan Ülkelerindeki fuarlara katılmayı Yönetim Kurulu olarak uygun gördük. Zamanı gelince size de sunacağız bunları.”
 
 “ODAMIZIN DA KULLANDIĞI ELEKTRİĞİ KENDİ PANELLERİMİZLE ELDE EDECEĞİZ”
“Paris İklim Anlaşması 07 Ekim’de Resmi Gazetede yayımlanarak Ülkemiz tarafından da onaylanmış oldu. Arkadaşlar Paris İklim Anlaşması gerçekten birçoğumuzun farkında olmadığı ve birden önümüze duvar gibi çıkacak bir anlaşma. Bunu incelemenizi öneriyorum” diyen Semizoğlu bir müjdeyi de paylaşarak, “Biz de bu bağlamda odamızın enerji ihtiyacını karşılamak için Güneş Enerji Sisteminin satın alınma işlemini gerçekleştirdik. İhaleyi yaptık. Çok kısa bir sürede artık Odamızın da kullandığı elektriği kendi panellerimizle elde edeceğiz” şeklinde duyurdu.
 
“ÇOK KIYMETLİ VE ÖRNEK BİR ÇALIŞMA”
Bu konudaki fikirlerini beyan eden Meclis Üyesi Ferdi Erdoğan, “Odamız enerji ihtiyacının çok büyük bir kısmını güneş enerjisi ile karşılayacak olması yenilenebilir enerji kaynağı kullanımının bu kadar gündemde olduğu bir dönemde hayata geçirilmesi çok kıymetli ve örnek bir çalışma. Ana eleman tedarikinde çok önemli bir dişli olan Meslek Liselerinin özendirilmesi için Meclis üyelerimizden okullarımıza hami atayabiliriz. Bu sayede staj başta olmak üzere diğer öncelikli ihtiyaçlarını belirleyebilir, aile ve öğrenci motivasyonunu arttırabiliriz” ifadelerini belirtti.
 
“TÜRKİYE’DE YATIRIM YAPMAK LOTO OYNAMAK GİBİ OLDU”
Meclis Üyesi Burak Kunt ise farklı bir konuyu ele alarak  “Odamızın yenilebilir enerji kaynağı kullanımı için yaptığı güneş enerjisi yatırımında emeği geçen herkesi kutluyorum. İşveren olarak yaşadığımız sıkıntılar var. Kurda yaşanan dalgalanmalar ve yüksek enflasyon bizleri karar almakta zorluyor. Aldığımız malı yerine koyamıyoruz. Türkiye’de yatırım yapmak loto oynamak gibi oldu. Geceden sabaha değişen ve zorlaşan mevzuatlar işimizi daha da zorlaştırıyor. K Belgesi’nin KOBİ’lere avantajlar sağlaması lazım. Stopaj da tabiri caiz ise vezne gibi çalışıyoruz. Bu yükü hafifletmek lazım, kalifiye personel eksikliği ortak sorunumuz. Asgari ücretin vergi yükü azaltılmalı. Sermayedarı mutlu edemezsen kimseyi mutlu edemezsin. Dünya değişiyor. Ana iki grup sermayedar ve emekçiye üçüncü sınıf eklendi. 20’li yaşlardaki yazılımcılar. Bu noktada biz ÇTSO olarak katkı sağlamalıyız. Geleceğin dili bilgisayar dili. ÇTSO olarak Dijital Akademi kurarak, ev hanımlarına destek vererek ekonomide daha aktif olmalarını sağlayacak projeler üretebiliriz” diye anlattı.
 
 
Gülçin AKIN