Koronavirüs salgını sonrasında yaklaşık iki sene boyunca evlerinde uzaktan eğitim gören çocuklar, tekrar okulların açılmasıyla uyum sürecine başladı. Sosyal yaşama tekrar adapte olmaya çalışan çocukların beslenme düzenleri de hem evde kalma döneminde hem de tekrar okula dönüşte değişti. Çocukların beslenmesinde kahvaltının çok önemli olduğunu vurgulayan Uzman Diyetisyen Merve Güçyetmez, çocukların klasik kahvaltı yapmak zorunda olmadığını, bunu meyveler ve yulaf ezmeleri ile çeşitlendirebileceklerini yönünde tavsiyelerde bulundu.
 
Çanakkale’de yetişkinlerin yanı sıra çocuk grubu ile de çalışan Uzman Diyetisyen Merve Güçyetmez, çocukların bu uyum sürecinde beslenme düzenleri yönünde tavsiyelerde bulundu. Güçyetmez, “Covid salgınının ardından evde kapanma sürecinde en çok etkilenen yaş grubu küçük yaş gruplarıydı. Bir anda hareketli yaşamları, okulları, sosyallikleri, yeme içme düzenleri değişti. Büyükler de çok zorlandı tabi ama bizim bunu kabul edebilmemiz daha çabuk oldu. Çocuklar da bunu anlaması ve idrak etmesi güç bir durum. Çocuklar sosyal yaşantıdan bir anda eve kapandı ve mutfak diplerinde olacak şekilde yaklaşık 2 yıl boyunca bir süreç geçirdiler. Pandemi sürecinde çocuklarda ciddi bir obezite sıkıntısı ortaya çıktı. Neredeyse artık yetişkinlerle, genç ve çocuk kategorisindekiler aynı seviyeye ulaştı. Yetişkinlerde karşılaştığımız obeziteye çocuklarda da karşılaşmaya başladık. Çünkü beslenme düzenleri değişti” ifadelerini kullandı.
 
“BUZDOLABINDAN ATIŞTIRMALIK ALMAYA ALIŞTILAR”
Bu değişimi daha ayrıntılı bir şekilde paylaşan Güçyetmez, “Kahvaltı saatleri gecikebildi, saatleri kaçırmalar oldu. Çünkü belli bir saatte kalkıp, kahvaltıyı yapıp okula gitmek, yani hareket etmek var. Bir de ekran karşısında oturup yemek var. Bu noktada, kahvaltı yemeden öğle yemeği yemek, ekran başında bir şeyler atıştırmak gibi alışkanlıklar ortaya çıktı. Bunun takibinde bir de gün içerisinde en ufak bir acıkmada mutfağa gidildi. Çalışan anne babaların çocuklarında en çok görülen, buzdolabından atıştırmalık almaya alıştılar. Çocuk okuldayken bunlar bir düzen içerisindeydi. Ama eve gelince düzen komple değişti” dedi.
 
“ ‘SANA YASAK’ DEMEK DOĞRU DEĞİL”
Merve Güçyetmez, eski düzeni sağlamak için çeşitli tavsiyelerde bulunarak, “Pandemi sürecinn ardından, tekrar sosyal yaşantılarına ve okullarına geri dönüyorlar. Şu anda danışanlarım olan çocuklara belli listeler oluşturuyorum ama yüzde yüz uyum beklemiyorum. Bu dönemde bir-iki haftada anca adapte olabiliyor. Bundan sonraki dönemde gitgide oturmaya başlıyor. Neticede bazıları kantinden yiyecek alıyor bazıları evlerinden getiriyor. Çocuklar birbirlerine ikramda bulunuyor. Bunları tamamen sıfırlayamayız. Çocuklara ‘sana yasak’ demek de doğru değil. Bu çocuklara beslenme eğitimi veriyorsunuz ve ne kadar eğitimi bu çocuklara hissettirebilirseniz, o da size geri dönüş olarak, ‘Bunu yedim, bunu dengeledim’ diyerek size söyleyebilir” ifadelerini kullandı.
 
“PANDEMİ DÖNEMİ ÖNCESİNDE DE İLERİ SEVİYEDEYDİK”
“Çocuk obezitesinde, pandemi dönemi öncesinde de ileri seviyedeydik. Yetişkin ve çocuk profilinde obezite tablosunda Avrupa’da iyi bir yerde değildik” diyen Güçyetmez, “Pandemi döneminde ise herkes bu durumun içerisine girdi ve evlerde ekmek, makarna, börek, poğaça devamlı yapıldı ama hareket edilmedi. Devamlı tüketim içerisinde olundu. Yemek yemenin motive edici bir tarafı var. Endüstriyel olarak tüketimi arttıracak kimyasallar atıştırmalıkların içerisinde olacak. Ama bunu sık tüketen çocuklarda, beslenme düzeni buna yönelik oldu” diye detaylandırdı.
 
“HER ÇOCUĞUN KAHVALTISI KLASİK KAHVALTI OLMAK ZORUNDA DEĞİL”
Ebveynlere yönelik önerilerini sıralayan Uzman Diyetisyen Güçyetmez, “Çocuklar mutlaka kahvaltılarını edip evden çıkmalılar. Her çocuğun kahvaltısı yumurta, peynir içeren klasik kahvaltı olmak zorunda değil. Bazen sütün yanına ceviz, badem, meyve yiyebilir. Bazen gronala veya yulaf ezmesi tarzında, üzerine meyve doğrayıp yiyebilir. Bazı çocuklar milkshake seviyor ve sağlıklı evde hazırlanan milkshake yapılanabilir. Akşamdan hazırlanan, mevsim meyvesi, yulaf, süt blenderdan geçirilip verilebilir. Yulaflı lapalar olabilir puding gibi. Bir grup tost seviyorsa sağlıklı tost veya sandviçler yapılabilir. Aç okula gitmeleri demek, 2’nci ders gibi kantine gidip bir şeyler almak demek. Bu yüzden ev sandviçi bile yapılsa daha sağlıklı olur. Bunu yanına da koyabilir. En azından daha sağlıklı olur, o zaman kantinden ayran alır destekler” şeklinde belirtti.
 
“TABLDOTUN ANA GRUBUNU TERCİH ETMELERİNİ ÖNERİRİM”
Ergenlik dönemindeki çocukların evden yemek götürmek istemedikleri için daha zor olduğunu söyleyen Güçyetmez, onlara da genellikle tabldot seçenek varsa veya okul kantininden alabilecek sağlıklı bir seçenek varsa onları seçmeye çalıştıklarını söyledi: “Bu grup eğer tabldot yemek yiyorsa, yoğurt, cacık kaçırmasınlar, okuldaki tatlıyı, ekmeği abartmasınlar, evde yapılan tatlıları tercih etsinler. Tabldotun ana grubunu tercih etmelerini öneririm. Anneler çocukların yanına atıştırmalık ceviz, badem, kuru kayısı gibi yiyecekler koyabilirler. Bu tarzda atıştırmalıklar kurtarıcı olabiliyor. Böylece çocuk eve aç gelmiyor. Eve aç gelen çocuklar bu sefer yemek saati gelene kadar dolaptan sürekli bir şeyler atıştırıyor” dedi.
 
Büyüme gelişme döneminde olan çocukların eğer bir spora ilgisi varsa yönlendirmeleri konusunda tavsiyede bulunan Güçyetmez, aynı zamanda doğa yürüyüşleri yapılabilir. Tedbirlerini alıp bu dönemi hareket etmeye yönlendirebilirler dedi.
 
Gizem Tuğçe BAYHAN